BIST 9.550
DOLAR 34,52
EURO 36,12
ALTIN 3.011,72
HABER /  GÜNCEL

Hulusi Akar’ın eski Başdanışmandan bomba iddialar

Genelkurmay karargahının işgal edilmesine ilişkin davada Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın eski başdanışmanı Albay Orhan Yıkılkan savunmasında çarpıcı iddialarda bulundu. Çatı davasının 10. günündekin en flaş ifade.

Abone ol

Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın eski başdanışmanı Albay Orhan Yıkılkan, Kasım 2015 ve Şubat 2016 tarihinde “darbe girişimi olabileceği” konusunda iki ciddi ihbar geldiğini ve bunu Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’a bildirdiğini söyledi.

“Referansım Hulusi Akar’dır” diyen, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın eski başdanışmanı Albay Orhan Yıkılkan savunmasında şu çarpıcı açıklamalarda bulundu:

DARBE RAPORU BİR KENARA KONULDU

“Kasım 2015'de bir rapor geldi. O da 15 Temmuz benzeri bir darbe girişiminin olacağı ile ilgili bir rapordu. Yaşar Güler çalışma yaptırdı. Böyle bir ihtimal var mı, yok mu? En sonunda bu çapta böyle bir şey olamaz diye karar verildi. Bir kenara konuldu.

"MİT DAVUTOĞLU'NA RAPOR VERDİ"

Şubat 2016 da o zamanlar ciddiye aldığım, ciddi olduğunu düşündüğüm bir konu olduğu için komutana arz ettim. 4 havacı generalle bir karacı generallin darbe hazırlığı içinde olduğu raporu, MİT müsteşarı tarafında dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’na sunulduğu bilgisi geldi. Özel Kuvvetlerden bir Albayın bilgisi idi. Sonra bunu komutana arz ettik. Ondan sonra benim açımdan ciddi bir konuya dönüştü.”

KORKUYOR MUSUNUZ?

Yıkılkan, "FETÖ üyesi misiniz, korkuyor musunuz?" sorularına ise "Hayır, değilim. Niye korkacağım?" karşılığını verdi.

DARBE GİRİŞİNİN İÇİNDE KİMLER VAR?
Yıkılkan, "Darbe girişimini sizce kim yaptı?" sorusuna, "Bence bunu karışık gruplar yaptı." yanıtını verdi. Bu yanıt üzerine salondan "FETÖ, FETÖ" sesleri yükseldi. Bunun üzerine Yıkılkan, "Bunun içinde FETÖ de olabilir, başkası da olabilir." ifadelerini kullandı.

"Benim el yazım değil" : Mahkeme Başkanı Oğuz Dik'in, odasında yapılan aramada darbeye ilişkin notlar bulunduğunu hatırlatması üzerine Yıkılkan, not üzerindeki yazının kendisine ait olmadığını savundu. Dik'in, "Ben sizin yazınız demiyorum, sizin odanızda bulunmuş." demesine karşılık Yıkılkan, "Olabilir. Odamda kar başlığı da çıktı. Benim kar başlığım yok." diye konuştu. 

Sıkı yönetim bildirisini sordular : Ümit Gencer ile telefon görüşmeleri sorulan Yıkılkan, "Doğrudur, aradı. Bir sıkıyönetim bildirisi diye bir şey okuyacağını söyledi. Ben de ona okuma dedim." savunmasını yaptı.

Duruşma Savcısı Aytekin Cenikli de "Ümit Gencer, darbe bildirisini okuma konusunu size sorduğunu, sizin de spikere okutmasını söylediğinizi belirtiyor. Başkaları da böyle beyanlarda bulunuyorlar." demesi üzerine Yıkılkan, "Benim söylediğim şu: 'Eğer böyle bir şey varsa sen bir yarbaysın, sen bir yarbay olarak niye böyle bir şey okuyasın?' Benim de tereddüdüm var. Böyle bir şey normal değil. Yurtta Sulh Konseyi varsa yetkili, etkili ismi konuşması gerekirken, niye sen okuyasın? Beni arıyor, ben de diyorum ki: 'Ümit okuma.' Bunun lehime delil olması gerekirken, bu şekilde önüme geliyor." şeklinde konuştu.

Savcı Cenikli ise "Ümit Gencer, talimat verdiğinizi söylüyor, tanıklar da bunu doğruluyor. Bunun nesi lehinize delil olacak anlamadım." diye konuştu. Yıkılkan, "Belli ki talimat almış, bana danışıyor, ben de 'Okuma' dedim." beyanında bulundu.

Erdoğan'ın otelini niye aradı : Sanık Yıkılkan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatı Aydın'ın, "Darbe girişiminden önce bilgisayarınızda, Cumhurbaşkanımızın kaldığı otelle ilgili arama yapılmış, bilgi toplanmış, neden böyle bir arama yaptınız?" sorusuna, böyle bir arama yapmadığını, bilgisayarının Genelkurmay Başkanlığının ortak ağına bağlı olduğunu, söz konusu aramanın başka bir bilgisayardan yapılmış olabileceğini iddia etti.

Öldürülen Terzi'nin isimini verebildi : Yıkılkan'a beş generalin darbe hazırlığında olduğuna dair savunmasında yaptığı açıklaması hatırlatılarak, söz konusu generallerin kimler olduğu soruldu.

Bu konuda kendisine bilgi veren kişinin karacı bir asker olduğunu, bu generallerden sadece Özel Kuvvetler Komutanlığını ele geçirmek istediği sırada kahraman Astsubay Ömer Halisdemir tarafından vurulan Semih Terzi'nin ismini verdiğini aktaran Yıkılkan, bu bilgiyi Genelkurmay Başkanı'na sunmadığını öne sürerek, "Bu bilgi şüpheden ibaretti. Genelkurmay Başkanı'yla görüşeceğimiz sırada söylerim diye düşündüm. Böyle bir bilgi MİT'te de vardı diye düşündük." ifadelerini kullandı.

Sanık Yıkılkan, hazırlık aşamasında verdiği ifadelerde etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istemediğini belirtmesine rağmen zabıtlara, "Yararlanmak istiyorum." şeklinde geçirildiğini iddia etti.