Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Almanya Savunma Bakanı Annegret Kramp-Karrenbauer ile yaptığı görüşmede "PKK eşittir YPG. Bunun her türlü delille ortada olduğunu Sayın Bakan'a ifade ettim" dedi.
Abone olMilli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Almanya Savunma Bakanı Annegret Kramp-Karrenbauer ile bir araya geldi.
Milli Savunma Bakanı Akar'ın askeri törenle karşıladığı Karrenbauer, tören kıtasını selamlamasının ardından Şeref Defteri'ni imzaladı. İki Bakan baş başa gerçekleştirdikleri görüşmenin ardından açıklamalarda bulundu.
"PKK eşittir YPG"
Türkiye'nin mücadelesinin her türlü terör ve teröristle olduğunu vurgulayan Akar, "Bizim Kürt kardeşlerimizle, herhangi bir etnik, dini yapı ile asla mücadelemizin söz konusu olmadığını, Kürtlerin bizim kardeşimiz olduğunu gündeme getirdik" dedi. "PKK eşittir YPG" diyen Akar, şöyle konuştu:
"Bunun her türlü açık delille ortada olduğunu sayın Bakan'a ifade ettim"
"Bunun her türlü açık delille ortada olduğunu, gerçek olduğunu ve buna göre hareket etmemiz gerektiğini de Sayın Bakan'a ifade ettim. Türkiye'nin mülteci konusunda büyük fedakarlıklar, büyük çalışmalar yaptığını da görüşme sırasında gündeme getirdik. 4 milyonu ülkemizde, 5 milyon Suriye'nin kuzeyinde olmak üzere toplam 9 milyon Suriyeli kardeşimizin güvenliğini ve insani ihtiyaçlarını karşılamak durumunda olduğumuzu görüştük. 5 milyon Suriyeli kardeşimizin herhangi bir şekilde Suriye'nin kuzeyinde güvenliği ve insani ihtiyaçları sağlanamazsa yeni bir mülteci akımına sebep olacağına ve bunun da hem Türkiye hem Avrupa için ciddi sıkıntılar doğuracağında da karşılıklı olarak mutabık kaldık."
Savunma ve güvenlik alanında da görüştüler
Akar, görüşmede savunma sanayi ile askeri eğitim, iş birliği konularında da yapılanların gözden geçirildiğini belirterek, savunma ve güvenlik alanında ilave somut olarak neler yapılabileceğini de görüştüklerini söyledi.
Türkiye ve Almanya arasındaki savunma sanayi alanındaki yakın iş birliğine dikkati çeken Akar, şu açıklamalarda bulundu:
"Kısıtlamaların kaldırılması gerektiğini söyledim"
"Birçok silah, araç, gereç konusunda ortak çalışmalarımız var. Önümüzdeki dönemde bu yaptığımız faaliyetlerin, ortak çalışmaların daha da gelişebilmesi için bazı konularda, özellikle kısıtlamalar konusunda bazı somut adımlar atılması gerektiğini kendilerine ifade ettim. Kısıtlamaların kaldırılması gerektiğini Sayın Bakan'a söyledik. NATO'nun bir müttefiki olarak, NATO'nun içinde, merkezinde görev yapmakta, kendisine düşen gerekli sorumlulukları, karada, denizde, havadaki faaliyetleri çalışan, tatbikatlarda, operasyonlarda her türlü katkıyı sağlayan Türkiye'ye karşı lisans ihraç kısıtlamalarının sadece Türkiye'nin değil, aynı zamanda ittifakın da bir takım sıkıntılar yaşamasına sebep olduğunu da Sayın Bakan'la görüşme, konuşma, izah etme fırsatı bulduk. Belirli ölçülerde de olsa, bu tür kısıtlamaların ülkemizin ve dolayısıyla NATO'nun da etkinliği ve caydırıcılığı bakımından çok ciddi, olumsuz etkiler yaptığını söylemek yanlış olmayacak. TSK sadece kendi ülkesinin değil aynı zamanda NATO'nun AB'nin ve Avrupa'nın 70 yıldan beri güney ve güneydoğu sınırlarını korumaktadır. TSK aynı zamanda NATO'da tatbikatlara, kuvvet yapısına ve diğer kadrolara da ciddi şekilde katkı sağlamaktadır. Herhangi bir kısıtlama Türkiye'nin dolayısıyla da İttifak'ın bir takım zaaflara düşmesine sebebiyet verebilir."