Türk Hükümeti Strasbourg'daki duruşmada, AİHM'in türban davasında aldığı kararı onaylamasını istedi. Ankara böylece türban yasağını pasif de olsa onaylamış oldu.
Abone olTürk hükümeti bu sabah Strasbourg’daki duruşmada, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) türban davasında geçen yıl aldığı kararı onaylamasını isteyen bir savunma yaptı.
Ankara böylelikle, üniversitelerdeki türban yasağını onaylayan kararın tekrarını istemiş oldu. Mahkeme, kararını daha sonraki bir tarihte verecek.
AİHM 29 Haziran 2004 tarihinde açıkladığı ilk kararında Leyla Şahin adlı davacıya İstanbul Üniversitesi tarafından getirilen türban yasağının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olmadığı sonucuna varmıştı.
Türk hükümetinin avukatı 1 saat 15 dakikalık duruşmada sadece 9 dakika konuştu. Bu savunma bugüne kadar AİHM önündeki bir duruşmada Ankara tarafından yapılan en kısa süreli savunma olarak da tarihe geçmiş oldu.
Ancak Türk hükümetinin avukatı bu kısa ve pasif savunmaya rağmen AİHM’nin bu davada geçen yıl Haziran ayında açıkladığı kararı onaylaması talebinde bulundu.
Ankara, bu talebinin gerekçelerini, bu sabahki duruşma yerine, geçen Ocak ayında Strasbourg’a gönderdiği yazılı savunmada detaylandırmayı yeğledi. Türk hükümeti tarafından 30 Ocak 2005 tarihinde Strasbourg’a iletilen belgede, AİHM yargıçlarından Leyla Şahin davasında geçen yıl AİHM 4. dairesi tarafından açıklanan kararın olduğu gibi yinelenmesi talep ediliyor.
‘KATI LAİKLİK’
Davacı Leyla Şahin’in avukatları ise duruşmada eğitim hakkı özgürlüğüne daha fazla yer verdiler. Davacının avukatları davanın ilk aşamasında türban yasağını daha ziyade din ve vicdan özgürlükleriyle ilişkilendirmişlerdi.
Leyla Şahin’in avukatı Kazım Berzeg, duruşmada, Türkiye’deki katı laiklik uygulamasını eleştirdi ve Türkiye’nin Fransa’dan kopyaladığını söylediği bu ilkeyi Fransa’dan çok sert uyguladığına vurguda bulundu.
TÜRBAN SORUNUNUN ASIL NEDENİ
Türbanın sorun haline getirilmesinin asıl nedeninin ise Türk ordusunun kendisine yeni iç ve dış düşmanlar aramasından kaynaklandığını ileri sürdü. Türbanın ve şeriatın Türkiye’yi tehdit etmediği tezini savundu.
Avukat Berzeg, bunlara ek olarak, “parlamentonun görev alanını ihlal ettiğini” söylediği Anayasa Mahkemesi’ni de AİHM’nin türban kararını yanlış yorumlayıp Türkiye’de halka yanlış anlatmakla suçladı.
Duruşmanın ardından herhangi bir karar açıklanmazken, AİHM’nin bu davadaki nihai kararı 6 ayla 1 yıllık bir süre içinde bekleniyor.
‘KARARIN DEĞİŞMESİ DÜŞÜK İHTİMAL’
Strasbourg’daki AİHM ve Avrupa Konseyi kaynakları, mahkemenin türbana Türk üniversitelerinde getirilen yasağı onaylayan kararının değişmesinin çok az bir ihtimal olduğu görüşündeler.
Aynı kaynaklar, AK Parti’nin pasif biçimde de olsa AİHM’nin türban yasağını Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesiyle uyumlu bulan ilk kararının onayını istemesini, devlet politikasıyla kendi seçmen kitlesi arasındaki hassas dengelere bağlıyorlar.
Haber: Kayhan Karaca
Kaynak:
ÖNCEKİ HABERLER
