ABD'deki Hakan Atilla davasında jürinin verdiği kararla ilgili hükümetten arka arkaya açıklamalar geldi.
Abone olAmerika'da devam eden Hakan Atilla davasında çıkan jüri kararının ardından Adalet Bakanı Gül açıklama yaptı.
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül yaptığı açıklamada ''Bu süreci, Türkiye’nin yargılama yetkisine, egemenliğine saldırı olarak değerlendiriyor ve kabul etmiyoruz. Terör örgütünün hazırladığı, sürdürdüğü bir süreci kabul edenler, hukuka değil terör örgütüne destek vermektedirler. Türk yargısı ve hukuk düzenine de bir saldırı niteliğindeki bu karar ve sürecin kabul edilmeyeceği aşikardır'' dedi.
Bakan Gül sözlerini şöyle sürdürdü
"Yargılamaya konu olayın asli faili olduğu iddia edilen şahsın karmaşık ve şaibeli bir şekilde asli tanık haline getirilerek bu şahsın beyanları üzerine jürinin kararını bu yönde vermesi, evrensel hukuk ilkelerinin hiçe sayıldığını ortaya koymaktadır."
KARAR BİR HUKUK FACİASIDIR
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Mahir Ünal, "ABD'de kurulan ve Türkiye'nin iç işlerine müdahale anlamı taşıyan kumpas davasından çıkan karar, uluslararası hukukun açıkça ihlalidir, bir hukuk faciasıdır ve yok hükmündedir." değerlendirmesini yaptı.
Ünal, sosyal paylaşım sitesi Twitter'daki hesabından ABD'de görülen Hakan Atilla davasına ilişkin paylaşımda bulundu.
"ABD'de kurulan ve Türkiye'nin iç işlerine müdahale anlamı taşıyan kumpas davasından çıkan karar, uluslararası hukukun açıkça ihlalidir, bir hukuk faciasıdır ve yok hükmündedir." ifadesini kullanan Ünal, davanın ABD'de "bir çadır mahkeme" tarafından yürütüldüğünü, hakimi, savcısı, tanığı ve delilleriyle tamamen "FETÖ'nün bir tiyatrosu" olduğunu kaydetti.
Ünal, şunları ifade etti: "Dava, içerideki gayrı milli unsurların da bir kez daha açığa çıkması bakımından turnusol vazifesi görmüştür. Türkiye kendisini bağlayıcı olan BM'nin ambargo kararlarına riayet etmiştir. ABD'nin tek taraflı ambargo kararının ise ne Türkiye için ne de başka devletler için bağlayıcı bir hükmü yoktur. Türkiye egemen bir devlettir. Bunun gereklerini de yerine getirmeye muktedirdir.
Dün ulusal ölçekte gerçekleştirilmeye çalışılan 17-25 Aralık yargı darbesinin siyasi ayağı Kılıçdaroğlu ve CHP'sinin bugün 17-25'in küresel versiyonunda yine Türkiye aleyhinde işlevsel bir aparat olarak kullanıldığını görüyor ve bu hususta da takdiri yüce milletimize bırakıyoruz."
ÖNCEKİ HABERLER
