Hükümeti HSYK korkusu sardı! Eylül'de olmazsa...

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, HSYK'daki cemaat yapılanması ve emniyet mensuplarına yönelik operasyona ilişkin açıklama yaptı.

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay Eylül’de yapılacak HSYK seçimlerinin Türkiye için hayati olduğunu savundu ve “Referandumdan sonra paralel yapı hakim olmuş. şimdi bunun devam edip etmeyeceği merak konusu” dedi.

A Haber televizyonunun yayınına katılan Beşir Atalay’a, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Başkanvekili Ahmet Hamsici’nin, 'hükümetin hakimleri ve savcıları korkutmaya çalıştığı iddialarına' yanıt verdi. Atalay , HSYK’nın Gülen Cemaati tarafından ele geçirildiğini söyledi ve Eylül ayında yapılacak seçimlerle bu yapının değişmesini umduğunu dile getirdi.

Atalay'ın açıklamaları şöyle:

"Bu seçimde HSYK’nın yapısının nasıl oluşacağı gündemdeki en önemli konulardan birisi. Adalet Bakanımızın da bugün bununla ilgili bir toplantısı vardı. HSYK’daki sorunu herkes biliyor. Referandumdan sonra paralel yapı hakim olmuş. Şimdi bunun devam edip etmeyeceği, yapısının değişip değişmeyeceği merak konusu… Esasen yargı içinde böyle bir yapılanmanın riski çok yüksek. Türkiye’de kurumlara güven araştırmaları yapılıyor. Yargı şu anda vatandaşın en az güvendiği kurumlardan birisi… Yargıya güvenin tesisi gerekiyor. Hakim ve savcıya güven olmazsa o ülkede vatandaşın huzuru azalır.”

BİR KÜÇÜK GRUP HSYK'YA HAKİM

Atalay, Hamsici’nin HSYK yapısı içinde Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın yardımcısı olduğunu ve bu anlamda Bozdağ’a yönelik bu açıklamasının doğru olmadığını söyledi:

“Bir grubun elinde olamaz HSYK, olmamalı. Biz önce çarşaf listeyi öngörmüyorduk. Parti olarak çoğulculuğun orada sağlanabileceği, her üyenin bir kişi için oy verebileceği bir sistem getirmiştik, fakat Anayasa Mahkemesi bozdu ve çarşaf listeye dönüştü. Bir küçük grup bile organize olursa şu anda olduğu gibi bütün HSYK’ya hakim oluyor. İşte şu anda olduğu gibi... Adalet Bakanı bu seçimler daha sorunsuz olsun diye çalışıyor. HSYK içindeki grup ise Adalet Bakanı ile şey içinde. Adalet Bakanı HSYK’nın başkanı. Bu da onun yardımcısı ama Adalet Bakanı’na karşı açıklama yapıyor. Bu kabul edilebilir bir şey değil. Hangi görüşte olursa olsun hakim ve savcılar düzeltirler, aklı başında olanlar bir araya gelirler. Bütün hâkimler, savcılar oy kullananların özel bir dikkati gerekiyor.”

OLMAZSA TÜRKİYE'Yİ ZOR GÜNLER BEKLİYOR

Atalay, HSYK seçimlerini ne kadar önemsediklerini şu sözlerle ifade etti:

“Eylül'deki seçimde bu olmazsa Türkiye’yi zor günler bekliyor. Yargının kararları çok önemlidir HSYK eğer öyle olur ve yargıyı da bu HSYK dizayn ederse geçmişte şikayet ettiğimiz yapı güçlenerek devam eder. Haksızlıklar, adaletsizlikler devam eder. Yargı çok önemlidir ve bu seçim çok hayatidir. Yargı erkinin bağımsız, objektif çalışması çok önemlidir. Yargıya güven yok ve bunun merkezi HSYK’dır. Bu seçimi çok önemsiyoruz.”

CEMAAT KIRMIZI KİTAP'A GİREBİLİR

Atalay’a devletin ulusal güvenliğe ilişkin talimat ve tavsiyeleri içeren ve 'Kırmızı Kitap' olarak tabir edilen belgeye, hükümet tarafından 'paralel yapı' olarak tanımlanan Gülen Cemaati’nin eklenip eklenmeyeceği de soruldu;

“Şu anda girip girmeyeceğini bilemiyorum. Tabii Başbakanımız son programda ifade etti. Bu ulusal güvenlik meselesidir. Bu nedenle son iki toplantıda MGK gündemine de geldi. Bildiriye de yansıdı. Ulusal güvenlikle ilgili konular girer Kırmızı Kitap'a. Bunun da girmesi gerekir diye düşünülebilir”

OPERASYONLAR SÜRECEK Mİ?

Emniyet'te bazı polislere yönelik operasyonun diğer kurumlara da sıçrayıp sıçramayacağına ise Atalay şu yanıtı verdi:

“Operasyonlar devam etmelidir. Dosyalar olgunlaştıkça yeni yerlere doğru gidecektir, gitmelidir. Yurtdışında bu işin merkezi var. Bizim beklentimiz bunun devam etmesidir. Tabii isteğimiz de artarak devam etmesidir. Ben bu operasyonları anlamlı ve olumlu buluyorum. Bu yapıya baktığımızda çok kapsamlı… Bürokraside var… Devlet içinde yoğunlaşma Emniyet ve yargıda. Bu kişiler dinlendikçe bu yeni yerlere doğru gidecektir.”

FETHULLAH GÜLEN TÜRKİYE'YE DÖNECEK Mİ?

Başbakan Erdoğan 17 ve 25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun başarılı olması durumunda ABD’de yaşayan Fethullah Gülen’in Türkiye’ye döneceğini iddia etmişti. Atalay’a bu da soruldu:

“Sanki dönmez gibi, dönmesini arzu ederiz, o yönde çağrımız vardı ama bu gelişmelerden sonra sanki dönmez gibi görünüyor. Hatırlarsanız yurtdışına gittiğinde de çok açık şeyler yoktu soruşturma, tedbir olarak gitmişti. Orada çok daha rahat bir ortamda çalışmalarını yürütüyor. Bu gelişmelerden sonra Türkiye’ye yakın bir zamanda döneceğini zannetmiyorum.”