Hükümet KEYde itirazları uzatıyor

KEY hesaplarıyla ilgili itiraz süresini uzatan yasa taslağının Bakanlar Kurulu’nda bu hafta imzaya açılacak.

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Konut Edindirme Yardımı (KEY) hesaplarıyla ilgili itiraz süresini uzatan yasa taslağının Bakanlar Kurulu’nda bu hafta imzaya açıldığını söyledi.

İmzalar tamamlanır tamamlanmaz tasarıyı Meclise sevk edeceklerini açıkladı. IMF konusunda ise Babacan, ilan edilecek bir gelişme olursa kamuoyu ile paylaşacaklarını söylemekle yetindi.

Plan ve Bütçe Komisyonu’nda soruları yanıtlayan Babacan, KEY taslağın hem başvuru takvimini uzattığını hem de iki yıl içinde ortaya çıkan teknik sorunları giderici hükümler içerdiğini söyledi. Babacan, “ Bu düzenlemeyle sorunların çözüleceğini düşünüyoruz. İlgili tüm kurumlarla bir araya gelip onların mutabık kaldığı bir çalışma yaptık. SGK, Emlak Bankası, Emlak GYO , Hazine tüm kurumlar katıldı” dedi.

Gelişme olursa paylaşırız!

Başbakan Yardımcısı Babacan, IMF ile müzakerelerin devam ettiğini söyledi. Orta Vadeli Program zemininde bir uzlaşma sağlanırsa yeni bir stand-by anlaşması yapacaklarını belirten Babacan, müzakerelerin halen devam ettiğini tekrarladı. Paylaşılacak, ilan edilecek bir husus olursa kamuoyu ile paylaşacaklarını söylemekle yetindi.

Krizden kalma 20 milyar borç var!

Bakan Babacan, 2001 bankacılık krizinde Hazine’nin ihraç ettiği özel tertip senet tutarının 48 milyar 319 milyon lira olduğunu belirterek, bu rakamın sadece enflasyon düzeyinde bugüne uyarlanması halinde, bugünkü rakamlarla 100 milyara tekabül ettiğini söyledi. Bu senetlerden hala anapara olarak yaklaşık 20 milyarlık senet bulunduğunu açıklayan Babacan, “Hala 2001’in faturasını ödüyoruz. Yüzde 70-80 faizlerle borçlanıldı. Bugün bu millet hala 1999,2000, 2001 döneminin bedelini ödüyor . Bir İmar Bankası olayı neden yıllarca fark edilmedi? 500 milyonluk banka, 6.5 milyar mevduat toplamış. Hiç mi fark edilmemiş. Acaba devletin denetlemesinden sorumlu kurumları yok muymuş? Bu kurumların rapor ettiği bir siyasi irade yok muymuş” diye sordu.