Guardiola, üç yıllık sözleşme imzaladığı yeni takımı Bayern Münih'te taraftarların ve basının karşısına çıktı. Münih'ten gazeteci Ayça Tolun'un izlenimleri.
Abone olAlmanya’da ligler 9 Ağustos’ta başlıyor ama en azından Bayern Münih taraftarları ve şanslı bir grup turist bugün tadımlık da olsa futbol heyecanı yaşadı.
Saatler öğlen 13’ü gösterdiğinde, çayırlara konmuş uçan daire görünümündeki Bayern Münih stadında düzenlenen mutat gezi turlarından birine katılanlar kulaklarına ve gözlerine inanamadılar.
Önce stadyumum hoparlörlerinden Bayern Münih marşı çalınmaya başladı. Ardından aralarında Bayern Münih Kulübü Başkanı Ulli Hoeness ve Yönetim Kurulu Başkanı Karl Heinz Rumenigge’nin de bulunduğu kalabalık bir ekip, stadyumu teftiş etmek için sahaya indi.
Bayern’in yeni hocasını görür görmez tanıyacak kadar futbolla ilgili olanlar, o kalabalıkta tabii ki Guardiola’yı derhal teşhis ettiler.
Kulüp büyükleri ve teknik direktör Guardiola sahaya inmeden önce, stadyumdaki kulüp basın salonunda aylardır heyecanla beklenen basın toplantısına katılmışlardı.
Bayern Münih’e geçmeden önce Barcelona’yı çalıştıran ve İspanyol takımına 4 yılda 14 ayrı kupa kazandıran Guardiola’nın gayet neşeli ve rahat olduğu dikkat çekti.
Teknik direktör mü salon erkeği mi?
Üstüne iyi oturan koyu gri takım elbisesi beyaz gömleği ve kırmızı kravatıyla ilk bakışta bir antrenörden çok, şık bir salon erkeği görünümü veren Guardiola, önce ancak bir İspanyol’un becerebileceği kadar kusursuz bir Almanca ile kendisini bekleyen gazetecileri selamladı, ardından da “Ne yazık ki Almancam henüz yeterince iyi değil“ dedi. Gazetecilerin itirazları üzerine de “Ne söylediysem sadece ezberledim de söyledim” diyerek neşeli alkışlara mazhar oldu.
Guardiola daha sonra Beyern Münih i çalıştırmanın kendisi için büyük bir onur olduğunu ifade etti.
Gazetecilerin “Hangi futbolcuları isterseniz, kim gitmeli, kim mutlaka kalmalı” gibi sorularını gülümseyerek geçiştiren İspanyol hoca, Bayern’i hangi sistemle oynatacağı yolundaki ısrarlı sorular üzerine de “Futbol, futbolcuları dinler, antrenöre de buna uymak düşer” yollu yuvarlak bir cevap verdi, ama sonra yine kendi dayanamayıp “Ama ben hücum oyununu severim” deyiverdi.
Öte yandan Bayern Münih yönetiminin Barcelona’nın efsanevi hocası Joseph (Pep) Guardiola’yi teknik direktör olarak kazanmış olmaktan duyduğu gurur, basın toplantısının hemen her saniyesinde kendisini hissettirdi.
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Guardiola ne zaman lafını bitirse, kulüp yetkililerinden birinin derhal araya “durumun anlam ve önemini” tekrar tekrar vurgulayan bir laf sokuşturması gazeteciler arasında hem gülüşmelere hem de söylenmelere yol açtı.
Ancak basın toplantısı sona erdiğinde, genel izlenim, Bayern Münih Kulübü’nün sadece uluslararası antrenör camiasının halihazırdaki en iyi hocasını değil, Bayern Münih gibi her türlü başarıya fazlasıyla doymuş bir futbol takımını tekrar canlandırabilecek piyasadaki tek hocayı renklerine bağlamayı becerdiği duygusuydu.
Bayern Münih takımı Çarşamba günü yeni antrenörünün himayesinde kendi sahasında taraftarlara da açık ilk antrenmanını yapacak.
Kulübün yeryüzüne inmiş uçan daire görünümlü 71 bin kişilik stadyumundaki bu antrenmanını, en az 50 bin taraftarın izlemesi bekleniyor.