Hava Trafik Kontrolörleri ve diğer Ulaştırma Çalışanları Sendikası (HTK-SEN) Başkanı Halil İbrahim Sunaç, Türkiye gazetesi yazarı Cem Küçük'ün kendisi hakkındaki iddialarını yalanladı.
Abone olHavalimanlarındaki rötar soruna ilişkin yazar Cem Küçük'ün (HTK-SEN) Başkanı Halil İbrahim Sunaç hakkındaki iddialarına yalanlama geldi.
Sunaç, suçlamalara avukatı Dr. Aslıhan Kart Altun aracılığıyla "Sınavda sonuncu oldu 6 gün çalışıp 141 bin lira maaş alıyor Cem Küçük'ün yazısı olay oldu" başlıklı haberimizle ilgili yazılı açıklama yaptı.
Sonuncu değil 300 kişi arasında 15. oldu
Küçük'ün 15 Temmuz öncesi sınavda sonuncu olmasına rağmen DHMİ'de göreve başladığı iddiasına ilişkin yapılan açıklamada " İlgili sınav 15 Temmuz 2016 öncesinde değil 25 Temmuz-7 Ağustos 2017 tarihleri arasında yapılmış olup müvekkil sonuncu olmamıştır. 300'e yakın kişi arasında sıralamada 15. olarak DHMİ'deki hava trafik kontrolörlüğü görevine başlamıştır" denildi.
Yine açıklamada Küçük'ün Sunaç'ı FETÖ ile bağdaştırıp hedef gösterdiği belirtildi.
TİB'de hiç çalışmadı
Açıklamada Küçük'ün yasa dışı dinlemelerle anılan TİB'de çalıştığı iddiasıya ilgili "TİB'de hiç çalışmamıştır" denildi ve Sunaç'ın görev aldığı kurumlar tek tek açıklandı.
TEKZİP METNİ
İşte Sunaç'ın avukatı Aslıhan Kart Altun aracılığıyla yaptığı açıklama:
Gazeteniz internet sayfasında https://www.internethaber.com/sinavda-sonuncu-oldu-6-gun-calisip-141-binlira-maas-aliyor-cem-kucukun-yazisi-olay-oldu-2371917h.htm linki ile yayınlanan 31 Temmuz 2024 tarihli “Sınavda sonuncu oldu 6 gün çalışıp 141 bin lira maaş alıyor Cem Küçük’ün yazısı olay oldu” başlıklı haberde, Hava Trafik Kontrolörleri ve Diğer Ulaştırma Çalışanları Sendikası’nın (“HTK-SEN”) başkanı müvekkil Halil İbrahim Sunaç hakkında gerçeğe aykırı ve hakaret içerikli olan, ifade ve basın özgürlüğüne aykırı mahiyette kişilerin şeref ve haysiyetine saldırı niteliğinde beyanlara yer verilmiştir.
Tekzibe konu yazıda müvekkil Halil İbrahim Sunaç’ın “devleti tehdit eden” bir kimse olduğu isnadında bulunulmaktadır. Sendikal hakların kullanımı, bir sendika başkanının en doğal faaliyeti olup mezkûr Anayasal hakkın kullanımı “devleti tehdit etmek” olarak adlandırılamaz.
Müvekkil 141 bin TL maaş almamaktadır. Dillendirilen afaki ücretler ile müvekkil hedef gösterilmekte, kamuoyunun bu gerçeğe aykırı ve suçlayıcı haberden yana olmasına, kişilerin manipüle edilmesine çalışılmaktadır. “Yasa dışı dinlemeler nedeniyle kapatılan Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB)”de hiç çalışmamıştır. 2015 yılına kadar Eskişehir Emniyet Müdürlüğü’nde, 2017 yılı Ekim ayına kadar ise İstihbarat Dairesi Başkanlığı’nda çalışmıştır.
Sonrasında 2017 yılı Aralık ayında DHMİ Hatay Havalimanı Müdürlüğü emrinde göreve başlamıştır. Buna rağmen, verilen bu gerçeğe aykırı bilgi ile 15 Temmuz 2016 tarihinde vuku bulan FETÖ (Fethullahçı Terör Örgütü) Darbe girişimi sonrasında kapatılan bir kurum olan TİB’in adı geçirilerek müvekkil hakkında karalama, hakaret ve açıkça hedef gösterme yapılmaktadır.
“15 Temmuz öncesinde yapılan sınavda sonuncu olmasına rağmen Devlet Hava Meydanları İşletmesi’ne (DHMİ) geçiyor” ifadesi gerçeğe aykırıdır ve kişilik haklarına açık bir saldırıdır. İlgili sınav 15 Temmuz 2016 öncesinde değil, 25 Temmuz-07 Ağustos 2017 tarihleri arasında yapılmış olup müvekkil sonuncu olmamıştır.
300’e yakın kişi arasında sıralamada 15. olarak DHMİ’deki hava trafik kontrolörlüğü görevine başlamıştır. Bu noktada açıkça 15 Temmuz ve FETÖ bağdaştırması kurulmaya çalışılarak müvekkil hedef gösterilmekte, açıkça hakarete uğramakta, kişilik haklarına saldırıda bulunulmakta ve bu eylemler tüm dünya insanlarına açık bir platform olan internet gazeteciliği üzerine basın yoluyla aleni olarak yapılmaktadır. Bunların hiçbiri kabul edilemez.
ÖNCEKİ HABERLER
