BIST 9.617
DOLAR 35,25
EURO 36,80
ALTIN 2.964,35
HABER /  GÜNCEL

HSYK'da cemaate gafil avlandık!

Sabah gazetesi yazarı Rasim Ozan Kütahyalı, bugünkü yazısında HSYK'nın cemaatin eline nasıl teslim edildiğini özeleştiri yaparak anlattı.

Abone ol

Sabah gazetesi yazarı Rasim Ozan Kütahyalı, 'Yargıtay'dan gelenler ve yeni HSYK' başlıklı bugünkü yazısında hem kendine öz eleştiri yaptı hem de 2010 referandumu sonrası HSYK'nın nasıl cemaatin eline teslim edildiğini yazdı. 

"...
Daha önce 12 Eylül 2010 halk oylamasından sonraki süreçte HSYK seçiminde yaşanan tezgâhı görememiş olmaktan ötürü pişmanlığımı defalarca yazdım. Sadece ben değil demokrat aydınların nerdeyse tamamı o süreçte gafil avlandı" itirafında bulunan Kütahyalı, "Çoğulcu ve şeffaf yapılanması gereken yeni HSYK başka bir vesayetin eline teslim edilmişti" diyerek cemaati işaret etti. 

Kütahyalı şunları yazdı:

"Ne olursa olsun 2010 öncesinin askeri vesayetin emrindeki HSYK'sından kurtulmak doğru bir adımdı. O bağlamda 12 Eylül 2010'a "Evet" demek kesinlikle doğru tercihti. Fakat sonrasında kanuna göre tek tek seçilmesi gereken üyeler eski Anayasa Mahkemesi'nin Kemalist vesayeti korumayı tasarlayarak verdiği hukuksuz bir kararla blok listeye dönüştürüldü. Kemalist vesayetçilerin bu hukuksuzluğundan Gülenist vesayetçiler faydalandı. HSYK bir blok listeyle palas pandıras seçildi. Evrensel hukuka aykırı vesayetçi döngü kırılamadı.

FARK EDEMEDİK!

12 Eylül 2010 sonrası askeri vesayetin iki kalesinin yıkılmasıyla rehavete kapılan demokrasi cephesi bu çok tehlikeli gelişmeyi fark edemedi. Oysa TSK vesayetinin yıkıldığı HSYK Emniyet- Yargı vesayetinin eline geçiyordu. Yeni oluşan HSYK sonrası Emniyet ve Yargı'daki paralel yapı tam dokunulmazlık kazandı. Artık ne hukuksuzluk yaparlarsa yapsınlar arkalarında kapı gibi HSYK vardı. Nasıl ki eski rejimde Atatürk adına bazı savcı ve hâkimler korkunç işler yaptığında bile HSYK onlara dokunmuyordu ya da göstermelik dokunuyordu. Şimdi de yeni rejimde Gülen adına bazı savcı ve hâkimler n'aparsa yapsın HSYK onlara dokunmayacaktı ya da göstermelik dokunacaktı.

İMAM KARARGAHINDA KARAR VERİLİYORDU

Bu yapının hukuka uygun karar almak diye bir görevi yoktu. Kimlerin tutuklanacağına Vatan Emniyet'te ya da yetkili İmam'ın karargâhında karar veriliyordu. Kanıta da ihtiyaç yoktu. Savcı ve hâkimler de onay makamıydı. HSYK'nın önemli kısmı da bu çete düzenini korumak ve kollamakla mükellefti. Öte yandan ilk günlerden beri HSYK'nın azımsanmayacak sayıda üyesi de bu durumdan memnun değildi.