Siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları ve aileler mahkemeye son kez çağrıda bulundu:İstenirse bu dava düşmez
Abone olSivas katliamı davasının duruşmasına 3 gün kala toplanan çok sayıda sivil toplum örgütü biraraya gelerek davanın zamanaşımına uğramamasını talep etti.
HSYK Başkanvekili ibrahim Okur'un 'sivas davası'nda zaman aşımı konusunda bundan sonra yapılacak fazla birşey yok' sözlerini de hatırlatan hukukçular, "istenirsa bu dava düşmez" sözleriyle yanıt Okur'a yanıt verdi.
Sivas katliamı davasının duruşmasına 3 gün kalırken çok sayıda sivil toplum örgütü, Madımak Oteli’nde 35 kişinin yakılmasının insanlığa karşı olduğunu belirterek, davanın zamanaşımı nedeniyle düşmemesi gerektiğini vurguladı.
Cumhuriyet'in haberine göre Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Genel Sekreteri Cemal Şahin, mahkemeyi insanlık suçu karşısında uluslararası hukuku uygulamaya davet etti.
PSAKD’nin öncülüğünde Emek ve Demokrasi Güçleri, zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle düşürülmek istenen Sivas davası için Mülkiyeliler Birliği’nde basın toplantısı düzenledi. Toplantıya, Madımak’ta yakınlarını kaybeden ailelerinin yanı sıra; CHP, BDP, Emek Partisi, EDP, TKP, ÖDP, KESK, Genel İş, TTB, İHD, TMMOB, ABF ve Halkevleri’nin arasında bulunduğu parti ve sivil toplum örgütleri katıldı. PSAKD Genel Sekreteri Şahin, gelişmiş demokratik ülkelerde, insanlık suçu işleyenlere zamanaşımı olmadığını belirterek şunları kaydetti:
“Çünkü bilirler ki, insanlığa karşı yapılacak en büyük kötülük, insanın yaşam hakkının elinden alınmasıdır. Şurası bilinmelidir ki; adalet herkese gereklidir. Adalet yerini bulmazsa zulüm yapanlar, haksızlık yapanlar, katiller, caniler zamanaşımı sayesinde ceza almaktan kurtulurlarsa, bu durum ülkeyi karanlığa sürükleyecektir.” Şahin, katliamı yapan örgütler ortaya çıkarılmadıkça, yeni katliamların kaçınılmaz olduğunu belirtti. Şahin, “Mahkemeyi, insanlık suçu karşısında, uluslararası hukuku uygulamaya davet ediyoruz. Alınacak karar insanlık için, adalet için onurlu bir adım olmalıdır” dedi.
İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, hukuk ve insanlık adına vahim bir durum ile karşı karşıya olunduğunu vurguladı. Türkdoğan, “Doğrudan doğruya Türk yargı makamlarını bağlayan AİHM hükümleri var. İstenirse 13 Mart’taki duruşmada mahkeme AİHS’ye dayanarak zamanaşımı talebini reddedebilir” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Yakup Akkaya, Alevilerin 1400 yıldır asimile edilmeye çalışıldığını kaydetti. Çorum’da, Maraş ve Sivas’ta yaşananların Adıyaman’da tezgâhlanmaya çalışıldığına işaret eden Akkaya, bunlara örgütlü olarak “dur” denilmesi gerektiğini vurguladı.
Sivas’ta yakılan canlardan Seher Gül Ateş’in amcası, davanın avukatlarından Süleyman Ateş de, Adıyaman’da Alevilerin evlerinin işaretlendiğini, İçişleri Bakanı’nın “bu çocuk işi” dediğini aktarırken, “Bu sanıklar serbest kalırsa yarın gidip Adıyaman’da veya diğer yerlerde aynı olaylara katılmayacaklarının garantisini kim verebilir? Sivas olaylarının arkasında devlet yöneticilerinin desteği var” dedi.
Madımak’ta yakılan Gülsüm Karababa’nın kardeşi Hüseyin Karababa, Sivas’taki olaylarda bir vatandaşı ölen Hollanda Büyükelçiliği’nden hiçbir yetkilinin basın toplantısına katılmamasına tepki gösterdi.