BIST 9.660
DOLAR 34,57
EURO 36,31
ALTIN 2.919,96
HABER /  GÜNCEL

Hortumlanan paralar İsviçre'de

Uzan Ailesi'ne yönelik kara para soruşturmasında Mali Suçlar Araştırma Kurulu tarafından hazırlanan ilk rapor Şişli Cumhuriyet Savcılığı'na ulaştı.

Abone ol

Mali Suçlar Araştırma Kurulu tarafından Uzan Ailesi hakkında hazırlanan ilk rapor, Şişli Cumhuriyet Savcılığı'na ulaştı. Rapor, İmar Bankası'ndan merkezi İsviçre, Zürih'te bulunan UBC AC Bankası'na yaklaşık 111 trilyon liranın transfer edildiğini ortaya çıkardı. Uzan Ailesi'ne yönelik kara para soruşturmasında Mali Suçlar Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından hazırlanan ilk rapor savcılığa ulaştı. Rapor, İmar Bankası'ndan merkezi İsviçre, Zürih'te bulunan UBC AC Bankası'na yaklaşık 111 trilyon liranın transfer edildiğini ortaya çıkardı. Soruşturmayı yürüten Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı'na ulaşan raporda, özellikle Kemal Uzan adına transferlerin çoğunlukta olduğu, belirli aralıklarla yaklaşık 45 milyon 700 bin dolar (67 trilyon 636 milyar lira) ve 25 milyon 177 bine euronun (43 trilyon 556 milyar lira) transfer edildiği saptandı. Para tranferi toplamının 100 milyon doları (Yaklaşık 150 trilyon lira) geçtiğinin tahmin edildiği anlatıldı. MASAK tarafından gönderilen ilk raporun ardından savcılık Uzanlar'ın Türkiye'deki diğer bankalarda bulunan hesaplarından para transferi yapılıp yapılmadığını tesbit için harekete geçti. İSVİÇRE INTERPOLÜ DEVREDE Bu arada İmar Bankası'nın tasfiye edilmesi kararının ardından devreye giren İsviçre Interpolü'nün Uzan Ailesi'ne yönelik başlattığı Motorola soruşturması genişliyor. İsviçre Interpolü, Adalet Bakanlığı'ndan Uzanlar'a yönelik soruşturma hakkında bilgi istedi. İsviçre Interpolü tarafından Adalet Bakanlığı'na gönderilen yazıda, 3 milyar dolarlık (yaklaşık 4,5 katrilyon lira) Motorola davasıyla ilgili olarak Cem Uzan ve kardeşi Hakan Uzan hakkında dolandırıcılık ve sahtecilik iddialarıyla incelemeler yapıldığı belirtildi. Aynı konuyla ilgili olarak Türkiye'de çalışma yapılıp yapılmadığı sorulan yazıda, aile fertlerinin tek tek kriminal bilgilerinin istendiği detaylı sorular yer aldı. Adalet Bakanlığı'nın Interpol'e gönderdiği cevabi yazıda, Türkiye'de Motorola davasıyla ilgili herhangi bir soruşturma bulunmadığı belirtilerek, aileden Kemal Uzan ve Yavuz Uzan hakkında kırmızı bülten çıkarıldığı, Hakan Uzan hakkında da gıyabi tutuklama kararı bulunduğu anlatıldı. Bu kişiler hakkında 4389 sayılı Bankalar Yasası'na muhalefet, bilişim ve hizmet nedeniyle emniyeti suistimal suçlarından dava açıldığı, kara para suçundan başlatılan soruşturmanın ise devam ettiği bildirildi. Hesap sormayı IMF mi engelliyor Bankalar Yasası'nda değişiklik yapılarak bankalarda batan 50 milyar doların, hortumculardan geri alınmasına IMF'nin itiraz ettiği haberleri soru önergesi oldu. CHP Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı'na bir soru önergesi verdi. Öğüt, önergesinde hükümetin halkı işsiz ve yoksul bırakan hortumculardan bir yıldır tahsilat yapmadığını belirterek ‘‘Bunun nedeni IMF'nin engellemesi midir?’’ diye sordu. IMF'nin hortumculardan hesap sorulmasına neden karşı çıktığını da soran Öğüt, hükümetin, hortumcuların götürdükleri parayı ödeyene kadar hapiste kalmaları yönünde bir çalışması olup olmadığını sordu. AKP'nin seçim meydanlarında hortumculardan hesap soracağız diyerek iktidar olduğunu söyleyen Öğüt, ‘‘ABD başta olmak üzere Rusya ve diğer ülkelerde hortumculuk yapanlar derhal tutuklanıp hapse atılırken bizim hortumcularımız niçin hala VİP salonlarında ağırlanmaktadır’’ dedi. Hazine bonosu sattığımızı televizyondan öğrendim Şişli Cumhuriyet Savcısı Sait Kunt tarafından Uzanlar için 96 bin 676 yıl hapis istemiyle hazırlanan fezlekede, Uzan Ailesi'nin yasadışı bono satışında kendi yönetim kurulu üyelerini bile bilgilendirmedikleri ortaya çıktı. Fezleke de ifadesine yer verilen sanıklardan bankanın eski Yönetim Kurulu Üyesi Gürol Demirkol, bankanın açığa hazine bonosu satıp satmadığı konusunda bir bilgisinin olmadığını ifade etti. Yönetim kurulundan da böyle bir karar çıkmadığını sözlerine ekleyen Demirkol, ‘‘Ancak televizyon reklamları ve gazete ilanlarında İmar Bankası'nın hazine bonosu satacağını öğrendim. Yaptığım araştırmada şubelerde hazine bonosu satıldığını tespit ettim. Ancak bunun normal satış mı, açığa satış mı olduğunu bilmiyorum. Açığa satış yapılmışsa da miktarı ve paranın ne yapıldığını bilmiyorum’’ dedi. İmar Bankası'nda yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptığını belirten Birol Çilingir ise bankanın Yönetim Kurulu Başkanı olan Kemal Uzan'ın yönetim kurulundan ayrı olarak bir takım talimatlarla bu işlemleri gerçekleştirmiş olabileceğini öne sürdü. Bankaca açığa hazine bonosu satılması hususunda bilgisi olmadığını, olmuşsa da elde edilen edilen paraların nereye kullanıldığını bilmediğini belirten Çilingir, konuyu bankanın TMSF'ye devrinden sonra yapılan araştırmalar sonucu basından öğrendiğini söyledi. 8 KATRİLYON FAİZ KAYBI Yönetim kurulu üyesi ve bankanın genel müdürü olarak görev yaptığını belirten Hilmi Başaran yönetim kurulu görüşü sonucunda açığa hazine bonosu satışı gerçekleştirdiklerini kabul ederek bu şekilde toplanan paraların bankanın bünyesine girdiğini belirtti. Kimsenin zimmetine para geçirmesinin söz konusu olmayacağını ifade eden Başaran, ''Yıllar içerisinde mudi hesaplarına verilen yüksek faizler nedeniyle banka zarara uğradı, para burada eridi. Kimsenin zimmetine para geçirmesi söz konusu değil. Yine mevduat rakamı ile bilanço arasındaki farktan kaynaklanan para da aynı şekilde zimmete geçirilmedi, bankanın faiz kaybına gitti'' dedi. Genel Müdür Yardımcısı Sadık Karagöz de bankaca Ekim 2003 tarihinde hazine bonosu satışına başlandığını banka portföyünde bulunan hazine bonosunu sattıktan sonra kriz döneminde müşterinin talebi doğrultusunda açığa da satılmış olabileceğini söyledi. Hazine bonosu satışının şubeler vasıtasıyla yapılması nedeniyle direk sorumluluğu olmadığını öne süren Karagöz, elde edilen paraların banka kayıtları incelendiğinde faiz zararı olarak tespit edilebileceğini ifade etti. Kaynak: Hürriyet