Tansiyon yüksekti. Suçlamalar havada uçuştu. İşte liderlerin söz düellosu.
Abone olTBMM Genel Kurulu'ndaki bütçe görüşmeleri, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Deniz Baykal arasında karşılıklı suçlamalara sahne oldu.
BOP DEĞİL GAP
CHP Lideri Baykal, GAP’ın, ihmal edildiğini iddia ederek “Türkiye BOP’la değil, GAP’la kalkınır” dedi.
GAP DEĞİL CHP
Başbakan Erdoğan ise Baykal'ın “Türkiye BOP’la değil, GAP’la kalkınır” sözlerini hatırlattı ve "Türkiye'nin asıl problemi GAP değil CHP'dir. Hayatınızda bu ülkeye hiçbir hayrınız dokunmadı" diye konuştu.
GÜL'ÜN TELAŞI NİYE
Deniz Baykal'ın eleştiri oklarından birinin hedefi de Cumhurbaşkanı Gül oldu. Baykal, "Hakimler ve Savcılar Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunu"nun jet hızıyla onaylanmasına tepki gösterdi: Bir sürü hukuk uzmanı var, hukuk danışmanı var. Acaba şunu bir inceleyin, deme ihtiyacını sayın Cumhurbaşkanı hissetmiyor mu? Yani buna bile gerek yok mu? Ne bu telaş, ne bu anlayış?” dedi
SON DAKİKAYA KADAR BEKLETİLDİK
Baykal'ın Cumhurbaşkanı Gül'le ilgili eleştirilerine cevap Başbakan Erdoğan'dan geldi. Erdoğan, "Biz zamanında 15 günlük sürenin son dakikalarına kadar bekletilmiş bir iktidarız. Türkiye için önemli olan bir düzenlemenin hızlı bir şekilde hayata geçmesine ancak sevinilir. Bu hassasiyeti nedeniyle ayrıca sayın Cumhurbaşkanımızı da kutluyor ve teşekkür ediyorum" dedi.
İSTEYİNCE OLUYORMUŞ SAYIN BAYKAL
Başbakan Erdoğan, Baykal’ın 10 bin metrekarelik imarlı arazisinin olduğunu idda etti: 14 Ocak 1987, Zeytinköy’de imar görmemiş bir alan. 700 bin ada 13 parselde 39 bin 873 metrekarelik bir alan. 35 milyon Türk lirasına alınıyor. Bu arazinin 14 bin 958 metrekaresi bir siyasetçiye ait. Bu 32 de 12 hisse. 16.1.2001 tarihinde bu alanın imar uygulaması yapılıyor. O zaman buranın belediye başkanı DSP'li. Parseli imarlı hale getirdiler ve daha sonra CHP teşkilatının karşı çıkmasına rağmen bu başkan CHP’ye geçti. Ve sayın Baykal’ın yaklaşık 10 bin metrekarelik imarlı arsası var ve şu anda itibaren bedeli herhalde bedeli 5 trilyondan aşağı değil. Demek ki imar planı yapılabiliyormuş. Talep edene göre yapılabiliyormuş. Hakkındaki iddiaları gündeme getirince hoplama, yerinde otur. Hoplama”
BAŞKA PLATORMDA CEVAP VERECEĞİM
Deniz Baykal, ise Başbakan'a 'Erdoğan'ın iddialarının hepsi boş' yanıtını vererek şöyle konuştu: "Öyle anlaşılıyor ki, hem kendisi hem bakanları çok yıpranmış, o yüzden bize saldırarak yoğun bir yıpratma faaliyeti içinde. İçi boş, aslı olmayan iddialar peşinde. Çürümüş, eskimiş iddialar. Çalı dibini taşlayarak, bir şey bulamazsınız. Bizim alnımız ak, yüzümüz pak. Milletvekili olmadan önce, üzerimde herhangi bir kamu sorumluluğu yokken, 12 Eylül siyaset yasağı varken, Antalya'da hisseli araziye katıldım. Ortak olarak satın aldım. 20 yıl geçti. "
ATV DAMADIN ŞİRKETİNE SATILACAK
Sabah ve ATV'nin satışına değinen Baykal, işadamlarının bu medya grubunun ihalesine girmekten teker teker çekildiklerini söyledi. Baykal, "Büyük olasılıkla Damat Bey'in holdingi, Türkiye'de ikinci büyük medya grubunun da sahibi olacak..." dedi.
SİZ BU KONUDA DAHA KABİLİYETLİSİNİZ
Başbakan Erdoğan ise Baykal'a bu ihale sürecini titizlikle izledikleri cevabını verdi ve şöyle konuştu: "Yazık yazık.. Yandaş medyada siz çok kabiliyetlisiniz biz size yetişemeyiz. TMSF'nin yaptığı ihaleyi de biz izliyoruz. Katılmak isteyenler katılmıştır. Yarın da sona erecektir"
HARAMZADELER!..
Yolsuzlukların önüne geçebilmenin yolunun dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla mümkün olacağını vurgulayan CHP Lideri Baykal, "Haramzade bürokrat, erdemsiz siyasetçi ve kirli işadamı"nın el ele verdiğini belirten Baykal, Büyükşehirlerin hırsızlık ve kapkaç olayları nedeniyle yaşanamaz hale geldiğini vurguladı.
SİZE EN İYİ CEVABI ANTAKYA HALKI VERDİ
Başbakan Erdoğan ise alaycı bir uslüpla cevap verdi: Sayın Baykal artık bu tarzı bırakın. Ali Dibo diye tutturdunuz, size en iyi cevabı Antakya halkı verdi. Yolsuzlukla suçladığınız arkadaşlarımız rekor oyla seçildi. Sizin bu yaklaşımınız aslında millete hakaret. Çünkü "Yolsuzluk yapana millet prim veriyor" demeye getiriyorsunuz.
YARGIDA KADROLAŞMA VAR
Baykal hakim ve savcı atamalarına ilişkin tartışmalı yasayı da günmede getirdi: "Başbakanın gece denetimi altında yasalaştırıldı. Türkiye'de yargıya yönelik bir tertip söz konusu. 2004'te yapılan idari ve adli yargı hakim adaylığı sınavlarında yazılı sınavda başarılı olanların bazıları, mülakatta başarısız sayıldı, mesleğe kabul edilmedi."
YOKSA ÜLKÜCÜLERİ Mİ ALACAKTIK?
Başbakan Erdoğan ise şu an uygulamaya geçen düzenlemenin 1934'teki ile aynı olduğunu vurguladı ve dönemin SHP'li Adalet Bakanı Mehmet Moğultay'ın hakim atamalarıyla ilgili açıklamalarının bulunduğu gazete kupürünü gösterdi: Sosyal demokrat bakan 5 bin kişilik personel alımıyla ilgili diyor ki 'Tabii ki solcuları alacağız yoksa Ülkücülerimi alacaktık? Asıl kadrolaşma budur"
UNAKITAN'IN OĞLUNA 30 BİN DOLAR NİYE
Deniz Baykal, Tokat sigara fabrikasının satışı ile ilgili olarak Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın oğlunun şirketinde görev yapan santral memuruna 30 bin dolar para yatırıldığının ortaya çıktığını söyledi. Baykal, Maliye Bakanı Unakıtan’ın bu işle ilgisinin bulunup bulunmadığının merak konusu olduğunu söyledi.
O ŞİRKET MİLYONLARCA DOLAR VERGİ ÖDÜYOR
Maliye Bakanı Unakıtan ise "Para geldi denilen adama söyledikleri tarihte oğlum onun şirketinde çalışmıyor. O para ne şirketin adına ne benim ne de oğlumun adına geliyor. Çalıştığı tarihte bir şey yok. Çalışmadığı tarihte olmuş bir şeyi bize niye yamıyorsunuz. Bırakın 30 bin doları o şirket milyon dolarlarca dolar vergi ödüyor" diye cevap verdi.
OĞLUNUN DOKUNULMAZLIĞI YOK
Maliye Bakanı Unakıtan'ın oğluyla ilgili Baykal'ın iddialarına bir cevap da Başbakan Erdoğan'dan geldi: "Bu iddiaların adresi mahkemeler. Unakıtan'ın oğlunun dokunulmazlığı yok. elinizde belge varsa gidin bağımsız yargıya gerçekler ortaya çıksın..."
NAYLON FATURACI BAKAN
Deniz Baykal, konşmasında Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın, Cumhuriyet tarihinde “naylon fatura düzenlemekten” hakkında dava açılan ilk bakan olmasına dikkat çekti.
FATURAYI BIRAK ANGORA'YI ANLAT
Unakıtan ise kendisi ve oğluyla ilgili iddialara "Hanginiz bakan olunca oğlu çalışmadı" diye sordu. Ve kürsüden Baykal’a dönerek, "Sayın Baykal bu tür politikalara devam etmeyin, Sizi biz bile kurtaramayız” diye konuştu. Sözlerini ise şöyle bitirdi: "Angora evleri kaçaktı. Angora Evleri ne oldu, merak ediyorum."
YOLSUZLUKLAR ARTTI
Baykal, yolsuzlukların yaşandığı bakanlıkların bürokratlarının hepsinin AKP döneminde atandığına vurgu yaptı ve ilgili bakanların görevde kalmasını eleştirdi.
GAZETE KUPÜRÜ DEĞİL BELGE GETİR
Hakkındaki iddialara cevap vermek için söz isteyen Unakıtan ise, "Sayın Baykal artık, iftira rotanı değiştir. Şu iftira kampanyalarına bir son ver. Gazeteleri okuyup gelmeden önce, iddialarınla ilgili özelleştirmeye bir sor, resmi sonuçları al gel, öyle iftira at" diye konuştu.
DTP'LİLERDEN ERDOĞAN'A PROTESTO
2008 yılı bütçesinin Meclis Genel Kurulu’ndaki görüşmeleri sırasında DTP Grubu, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın kürsüye çıkması üzerine Genel Kurul salonunu terk etti. DTP’liler, topluca muhalefet kulisine çıkarken, DTP Grup Başkanvekili Selahattin Demirtaş ANKA’ya, “Başbakan, bizim iki arkadaşımız kürsüye çıkınca Genel Kurul’dan ayrıldı. Bu, bize, bizim irademize ve seçmenimize saygısızlıktır. Buna tepkimizi ortaya koymak için o kürsüye çıkınca biz de dışarıya çıktık” dedi.