Hollanda Dışişleri Bakanı'nın Ankara ziyareti sırasında iki Hollanda vatandaşının gözaltına alınması, Hollanda'da "Türkiye ile ilişkilerde yeni dip" sözleriyle yorumlandı. Hem iktidar hem de muhalefet, gözaltı kararlarını eleştirdi.
Abone olHollanda Dışişleri Bakanı Bert Koenders'ın Türkiye ziyareti sırasında Hollandalı iki gazetecinin gözaltına alınması, siyasi kamuoyunda tepkiyle karşılandı.
Siyasi parti temsilcileri, gözaltıların, Koenders'ın ziyaretinden bağımsız düşünülemeyeceğini belirterek, Türk makamlarının tutumunu "provokasyon" olarak değerlendirdi.
Dışişleri Bakanı Koenders'ın Türkiye ziyareti sırasında Diyarbakır'da yaşayan Hollandalı gazeteci Frederike Geerdink'in, "terör propagandası" yaptığı gerekçesiyle .
Bir süre sonra serbest bırakılan Geerdink'in ardından Türkiye kökenli Hollandalı gazeteci Mehmet Ülger de emniyet birimleri tarafından havalimanında durduruldu.
Türkiye'yle ilişkilerde 'yeni dip'
Koenders'ın Türkiye'de basın özgürlüğüne yönelik baskılardan duyduğu kaygıyı ilettiği ziyaret sırasında iki Hollandalı gazetecinin gözaltına alınması, "Kasıtlı bir davranış" değerlendirmelerini gündeme getirdi.
İktidar ortağı Liberal Sağ Parti (VVD) ve muhalefetteki Hristiyan Demokrat Parti (CDA) Hollandalı gazetecilerin gözaltına alınmasını ilişkilerde yeni bir "dip nokta" olarak tanımladılar.
Siyasi partilerden yapılan açıklamada, gözaltıların Dışişleri Bakanı Koenders'ın ziyaretinden ayrı görülmeyeceği vurgulandı.
VVD Milletvekili Mark Verheijen, "Türkiye'nin, Koenders'ın temasları sırasında Hollandalı bir gazeteciyi gözaltına alması bilinçli bir provokasyona benziyor" dedi.
CDA Milletvekili Pieter Omtzigt de, Türkiye'nin Hollandalı gazetecilere yönelik baskısının sürdüğünü söyledi. Türkiye'nin, Hollanda Televizyonu NOS Muhabiri Bram Vermeulen'in vizesini iptal ettiğini anımsattı. "Basın özgürlüğü mü? Hani nerede?" diye sordu.
'Gelişmeler kaygı verici'
Hollanda Dışişleri Bakanı Koenders, Ankara'daki muhataplarına basın mensuplarına yönelik baskıların kabul edilemeyeceğini ilettiğini söyledi.
Koenders, Hollanda ve Avrupa Birliği (AB) için Türkiye'deki basın özgürlüğünün her zaman dikkat çeken bir konu olduğunu belirtti.
Koenders, Türk yetkililere, hukuk devleti ve insan hakları konusundaki kaygılarını da ilettiğini açıkladı.
Hollanda Dışişleri Bakanı, "Türk vatandaşları yargının bağımsızlığının ihlaline, düşünce özgürlüğünün kısıtlanmasına, gazetecilerin tutuklanmasına ve medyaya yönelik baskılara maruz kaldı. Bunlar kaygı verici gelişmeler" dedi.
'Amaç gazetecileri huzursuz etmek'
Koenders, CDA'lı parlamenter Pieter Omtzigt'in Türkiye'de medyaya yönelik baskılar konusundaki soru önergesine verdiği yanıtta da, kaygılarını dile getirdi. Hollandalı bakan, "Medyaya yönelik baskılar demokrasi ve basın özgürlüğüne aykırı" dedi.
Diyarbakır'da gözaltına alınan Frederike Geerdink'in, "Yaşadığım şey korkunç ama arkamda ülkem var" diye konuştu.
Geerdink, gözaltı kararı ile ilgili Hollanda Konsolosluğu'nu aramasının ardından Dışişleri Bakanı Koenders'ın anında bilgilendirildiğini söyledi. "Bu harika bir şey. Burdaki (Türkiye) gazetecilerin hiçbirisinin arkasında devlet yok" dedi.
Gazeteci Mehmet Ülger de, Türk makamlarının amacının gazetecileri "taciz ve huzursuz etmek olduğunu" söyledi.
Hollanda Hükümeti'nin, Türkiye kökenli dini oluşumları yakından izleme kararı üzerine iki ülke ilişkilerinde gerilim yaşanmıştı. Türk Dışişleri Bakanlığı, Hollanda'yı "ırkçılıkla" suçlamıştı. Hollanda ise, Ankara'ya, "içişlerinde karışma" uyarısında bulunmuştu.
Hollanda Dışişleri Bakanı Koenders'ın Türkiye ziyareti bu gerilimin ışığında gerçekleşmişti.