Hitit Üniversitesi'nde ilahiyatçı profesör neden Mimarlık'a dekan oldu? Fatih Altaylı yazdı
İlahiyat Profesörü Halil İbrahim Şimşek'in Mimarlık Fakültesi'ne dekan olarak atanması tepki çekmişti. Habertürk yazarı Fatih Altaylı, Şimşek'in konuyla ilgili yanıtını köşesinden aktardı.
Abone olHitit Üniversitesi Rektör yardımcısı Halil İbrahim Şimşek'in 4 fakülteye Dekan olarak atanmasının ardından sert tartışmalar başladı. 'Atamayı duyunca inanamadım. Bu haltı yiyen üniversitenin adı Hitit Üniversitesi' şeklinde tepki veren Altaylı, Prof. Şimşek'in kendisine konuyla ilgili yanıtını köşesinden paylaştı. Aldığı yanıttan tatmin olduğu görülen Altaylı'nın bu kez üniversitelerdeki kadro yetersizliğine tepki göstermesi dikkat çekti.
Altaylı'nın 'İlahiyat profesöründen yanıt' başlıklı yazısı şu şekilde;
Geçen hafta yazılarımdan birinde konu ettiğim, Mimarlık Fakültesi’ne dekan olarak atanmasını eleştirdiğim İlahiyat Profesörü, konuyla ilgili bir yanıt yolladı.
Profesör Halil İbrahim Şimşek’in mektubunu aynen paylaşıyorum.
Profesör Şimşek, kendine yapılan haksızlığı aktarırken aynı zamanda üniversitelerimizin durumuna da ışık tutmuş:
“Sayın Fatih Altaylı
‘Kiminin binası kiminin duası’ başlıklı köşe yazınızda gerçeği tam olarak yansıtmayan iki yerel gazetecinin haberine istinaden şahsım ve üniversitemle ilgili bir yorum yapmışsınız.
Bu konuda şu hususlara dikkatinizi çekmek isterim:
1. Haberde bahsedilen Güzel Sanatlar, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi dekanlığına 2019 Eylül ayından beri rektör yardımcısı vasfımla vekalet etmekteyim. Çünkü o dönemde bu fakülte hiçbir profesör öğretim üyesi bulunmamaktaydı. Benden önce de önceki rektörün yardımcısı ilgili fakülte dekanlığına vekalet etmekteydi. Rektörümüzün ilgili fakülteye dekan arayışı hala devam etmektedir. Bu süreçte fakülteyle ilgili imza işlerinin yürütülmesi için rektörümüzün teklifiyle YÖK tarafından şahsım yetkilendirilmiştir. Bu uygulama, ilgili dekan atanıncaya kadar rutin imza vekalet görevidir. Ayrıca üniversitemizde mimarlıkla ilgili hala herhangi bir öğretim üyesi bulunmamakta ve bu bölüm pasif konumdadır. 2020 yılında resim bölümüne sadece bir profesör atanmış, o arkadaşımızla ilgili rektörümüzün idarecilik tasarrufu henüz gerçekleşmemiştir.
Üzerimde bulunan Turizm Fakültesi ile Spor Bilimleri Fakültesi Spor Bilimleri Fakültesi dekanlıklarına gelince (Bu fakültenin dekanı daha önce hakkında çıkan bir haber sebebiyle kendi isteğiyle istifa etmiştir), aynı şekilde rektör yardımcılığı vasfım ve ilgili birimde profesör olmaması sebebiyle rutin imza yetkisi uhdeme tevdi edilmiştir. Bu yetkilerin hiçbiri kesinlikle ilahiyat öğretim üyesi olma vasfımla şahsıma tevdi edilmiş değildir. Hiçbirinin şahsıma manevi ve maddi hiçbir getirisi yoktur.
En son Fen Edebiyat Fakültesi dekanı başka bir üniversiteye geçtiği ve il dışına taşındığı için iki hafta önce istifa etti. İmza işlerinin aksamaması için geçici olarak o fakültenin imza yetkisi de vekaleten rektör yardımcısı olmam hasebiyle şahsıma tevdi edildi.
Rektör beyin bu fakültelerin tamamına o birimlerin uzmanı olan profesörlerden dekan atamak için arayışı devam etmektedir.
2. Dua meselesine gelince yine aynı yerel gazetecinin eksik ve yanlış aksettirdiği bir haberdir. Hiçbir şekilde davetli olmadığım bir partilinin kuruyemiş dükkanı açılışıyla ilgilidir. Bir sempozyum programı vesilesiyle misafirimiz olan eski bakan, Ak parti genel başkan vekili ve İstanbul milletvekili Numan Kurtulmuş beyle birlikte kalabalık bir grupla yürüyerek Cuma namazına giderken (ezan okunmuş ve namaz başlamak üzere) Ak Parti il başkanı arkadaş Numan Bey’e Ak Parti il yönetimindeki birine ait yol üstündeki ilgili dükkanın kurdelesini kesmesini istirham etti.
Numan bey namaza geç kalındığını ama sadece kurdeleyi kesip ayrılacağını söyledi. Kurdele kesilirken şahsım yaklaşık 20 metre uzak bir köşede misafirimizi beklerken ve tam Numan Bey kurdeleyı keserken belediye başkanı arkadaşımız uzaktan şahsıma işaret ederek ‘Hocam bir dua’ diye seslendi. Rektör yardımcısı olarak bu alelade teklifi kabul etmem söz konusu değildi (Haberde ifade edildiği gibi ortada bir kürsü ve ciddi bir organizasyon da yoktu). Bu sebeple açılış ortamının buna uygun olmadığını, leblebi dükkanı açılışına özel bir dua olduğunu bilmediğimi (böyle bir şeyin olmaması gerektiğini ifade etmek için bunu söyledim. Yoksa dua bilmediğim için değil. Çünkü uygun ortamlarda bir ilahiyatçı olarak rahatlıkla dua ettiğimi beni tanıyanlar çok iyi bilirler) ve hayırlı kazançlar dileyerek kurdeleyi kesmelerini söyledim. Başka türlü ifadeler kullansam valinin ve eski meclis başkanın da bulunduğu ortama uygun düşmeyeceğini düşündüm. Neticede kurdele kesilerek dükkan açılış yapıldı. Olay bu kadar.
Benim için saygıdeğer ve makul bir gazeteci olmanız hasebiyle bu hususları açıklamak istedim. Takdir sizin.
Hayırlı günler dilerim.
Halil İbrahim Şimşek"