Son dönemde tüm Balkan ülkelerinde tutku haline gelen Türk dizilerinin Hırvatistan'da da son derece popüler oldu.
Abone olYosipoviç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye ile Hırvatistan arasındaki ilişkilerin bugüne kadar hep iyi düzeyde olduğunu ve bundan böyle de bu şekilde devam edeceğini söyledi.
Türkiye'nin girişimleriyle yapılan Hırvatistan-Bosna Hersek-Türkiye üçlü toplantılarına da değinen Yosipoviç, diyalog seçeneğinin sorunların çözümünde ve ilişkilerin geliştirilmesinde her zaman iyi bir seçenek olduğunu vurguladı.
Yosipoviç, Türk dizileriyle ilgili soru üzerine de son dönemde tüm Balkan ülkelerinde tutku haline gelen dizilerin Hırvatistan'da da son derece popüler olduğunu belirtti.
''Hırvatistan'da herkes, Sultan Süleyman'ı (Muhteşem Yüzyıl) izliyor'' diyen Yosipoviç, Hırvatistan'ın, Türk dizilerinin en fazla izlendiği Balkan ülkesi olduğunu savundu.
AB ÜYELİĞİ
Yosipoviç, AB üyeliği ile ilgili soru üzerine de, AB üyeliğinin ülkeler için büyük bir fırsat olduğunu belirterek, ancak bu üyeliğin, devletlerin sorunlarını tek başına çözemeyeceğini dile getirdi.
AB üyeliğinin, yeni ekonomik imkanlar yaratacağını ifade eden Yosipoviç, "Hırvatistan, AB üyesi olmasının ardından, bugün 500 milyonluk insana hitap eden büyük bir pazar haline geldi'' diye konuştu.
AB üyeliğinin, aday ülkelerde pozitif reformlar ürettiğini anlatan Yosipoviç, üyelik sürecinde, Hırvatistan'ın daha iyi bir topluma sahip ülke haline geldiğini vurguladı.
''Hırvatistan'ın stratejik anlamda çıkarı, tüm bölge ülkelerinin AB üyesi olmasıdır'' diyen Yosipoviç, şunları kaydetti:
''Çünkü AB, barışçı bir organizasyon. AB üyeliği ile tüm üye ülkeler, güvendedir. Komşularımızın AB üyeliği, ortak ve daha büyük bir pazar, daha büyük imkanlar anlamına gelmektedir. Hırvatistan olarak diğer bölge ülkelerinin de AB üyelik sürecini destekliyoruz. Tıpkı bizim gibi, onlar da üyelik için gerekli şartları yerine getirmekle yükümlüler. Sırbistan ve Karadağ, Bosna Hersek'e kıyasla üyelik sürecinde bir adım önde görünüyor. Ancak, AB üelik süreci için gerekli reformların başarıyla uygulanması halinde, geriden gelen diğer Balkan ülkelerinin de aradaki farkı kapatacağını düşünüyorum.''