Hırka-i Şerif, Ramazan ayının ilk cumasında Fatih’teki Hırka-i Şerif Camii’nde yapılan törenin ardından ziyarete açıldı.<br/>Hafız Mustafa U...
Abone olHırka-i Şerif, Ramazan ayının ilk cumasında Fatih’teki Hırka-i Şerif Camii’nde yapılan törenin ardından ziyarete açıldı.
Hafız Mustafa Uyar’ın Kuran-ı Kerim tilavetiyle başlayan törene, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Rahmi Yaran, İl Kültür Müdürü Ahmet Emre Bilgili ile Veysel Karani’nin 59. kuşak torunu Barış Samir ile vatandaşlar katıldı.
Törende ilk konuşmayı yapan Barış Samir, sözlerine Veysel Karani’nin Suriye’nin Rakka şehrinde bulunan kabrinin bombalanmasına duyduğu tepkiye başladı. Samir, “Geçtiğimiz aylara kadar eski adıyla Sıffın günümüzdeki adıyla Rakka’da 657 yılında Hz. Ali’nin safında şehit düşmüş ve burada meftun olan Üveys El Karani’nin kabrini ziyaret etme imkanı vardı. Ancak aldığımız son haberlere göre artık bu ziyaret mümkün değil. Çünkü Üveys El Karani’nin kabir bombalanarak tahrip edilmiş durumda” dedi.
Tören, yapılan duaların ardından İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ve beraberindeki heyetin Hırka-i Şerif’i ziyaret etmesiyle sürdü. Hırka-i Şerif’i İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir ve İstanbul İl Müftüsü Rahmi Yaran ile birlikte ziyaret eden Vali Mutlu, cami çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Hırka-i Şerif’in İstanbul’u özel kılan değerlerden bir tanesi olduğuna dikkat çeken Vali Mutlu, “İstanbul özel kılan bazı şeylerden bir tanesi Hırka-i Şerif. Peygamberim efendimizin mübarek hırkasının kendisine emanet edilen büyük veli Veysel Karani hazretlerinin ailesi tarafından bugüne kadar intikal ettirilen ve İstanbulumuz’da bulunan bu mübarek hırkanın bugünde ziyarete açılışı gerçekleşti. İnşallah insanlarımız bu camiyi, bu hırkayı ziyaret etmek suretiyle Ramazan aylarını daha da bereketlendirecekler. Bu vesileyle ben büyük veli Veysel Karani’yi rahmetle anıyorum. Hepimiz biliyoruz ki peygamber sevgisinin yanı sıra anne sevgisi, anne sevgisi ile birlikte anneye itaat noktasında örnek bir şahsiyettir. Dolayısıyla Veysel Karani’nin hayatını özellikle okumak ve onu incelemek ve ona uygun hareket etmeyi de bu ziyaret nedeniyle bir kez daha paylaşmak isterim” dedi.
Törenin ardından ziyarete açılan Hırka-i Şerif, Ramazan ayı boyunca hafta içi her gün saat 10.00’da, haftasonu ise saat 09.00’da ziyaret edilebilecek.
Öte yandan, sabah erken saatlerden itibaren bekleyen vatandaşlar yapılan açılış töreninin ardından ziyarete başladı. Cami çevresinde uzun kuyruklar oluşturan vatandaşlar arasında ilk kez gelenlerin yanı sıra yurt dışından gelenlerin de olduğu görüldü. Çok heyecanlı olduklarını ifade eden vatandaşlar, Hırka-i Şerifi görmenin manevi hazzını hep birlikte yaşadı.
HIRKA-İ ŞERİF’İN TARİHÇESİ
Hz. Muhammed (s.a.v) tarafından Veysel Karani’ye hediye edilen Hırka-i Şerif, günümüze kadar gelen Fatih’teki Hırka-i Şerif Camisi’nde korunuyor. Muhafaza ve ziyaret edilebilmesi için Osmanlı Padişahı Sultan Abdülmecid tarafından kurulan Hırka-i Şerif Camisi’nin muhafaza edildiği yer olduğu için bu camiinin İstanbul’un dini folklorunda çok önemli bir yeri var. Hz. Muhammed’in miraca çıkarken üzerinde bulunan Hırka-i Şerif, vasiyeti üzerine onu ulaştırma görevi Hz. Ömer ve Hz.Ali’ye verilmiş. Veysel Karani evlenmediği ve çocuğu olmadığı için Hırka-i Şerif kardeşi Şihabeddin El-Üveysi’ye geçti. 1500 yıllık emanet bugün Veysel Karani’nin 57. kuşak torunu olan Haşim Köprülü’nün eşi Nuriye Köprülü’nün 2005 yılında vefatı üzerine, kızı Gülay Köprülü’ye verildi. Sergilendiği mekanların ziyarete kafi gelmemesi dolayısıyla Sultan Abdülmecid tarafından1851 yılından bu yana aynı mekanda yeri hiç değiştirilmeden muhafaza ediliyor. Emanet, zamana olan direncinin arttırılması amacıyla 2009 yılında ziyarete açılamamış, İtalyan tekstil konservatörü Marina Zingarelli tarafından dünya standartlarındaki bir çalışmayla tamamlanarak 2010 yılında bütünüyle hizmete açıldı. Hırka-i Şerif, günümüzde Veysel Karani’nin 59. kuşaktan Köprülü ailesi tarafından muhafaza ediliyor.
(İHA)