Hindistan'ın bazı en seçkin üniversitelerinde alt kasttan öğrenciler arasında meydana gelen intihar vakaları, kampüslerde ayrımcılık tartışmasını gündeme taşıdı.
Abone olHindistan anayasası kastlar arasında ayrımcılığı ortadan kaldırmayı amaçlasa da, tarih boyunca toplumun dokusuna nüksetmiş kast sistemi hala varlığını koruyor.
Alt kastlardan gelenlere teoride bütün kapılar açık. Fakat pratikte, alt kastların maruz kaldığı bir yığın önyargı ve ayrımcılık var.
Son yıllarda üniversite öğrencileri arasında meydana gelen intihar olayları, kast sisteminin trajik boyutlarını gündeme taşıdı.
2007'den bu yana alt kasttan gelen 18 gencin intiharı, ailelerinin anlattığına göre, üniversitede karşılaştıkları dışlanma ve aşağılanmaya bağlı.
Örneğin, Hindistan'ın ücra bir köyünde doğup büyüdükten sonra, ülkenin en seçkin üniversitelerinden birine giren Balmukund adlı genç gibi.
All India Institute of Medical Sciences adlı tıp fakültesinde okurken intihar eden Balmukund'un anne-babası, oğullarının ölümünden okulda karşılaştığı dışlanmayı sorumlu tutuyor.
Oğlumu aşağıladılar
Baba Gulab Chand, Hindistan'ın ücra bir köyünden gelen oğlunun, başkent Delhi'deki tıp fakültesine girdikten sonra en başta profesörler tarafından alt kasttan olduğu için aşağılandığını anlattığını söylüyor.
Bu tıp fakültesi, Hindistan'ın diğer devlet okulları gibi, alt kasttan öğrencilere kota ayırarak destek politikası izlese de, sınavlarda uygulanan pozitif ayrımcılık, okulun kapısından geçtikten sonra esas anlamıyla ayrımcılığa dönüşebiliyor.
Hindistan yasalarına göre, öğrenci nüfusunun yaklaşık dörte biri, alt kasttan gençlere ayrılmak zorunda. Bu gençler, üniversiteye daha düşük taban puanıyla girebiliyorlar.
Fakat bu yüzden, bulundukları yeri hak etmedikleri inancının kendilerine devamlı hissettirildiğini söylüyorlar.
Ajay Kumar Singh ve arkadaşları, ''Hocalar alt kasttan gelen öğrencileri tembel diye bellemiş. Sınıfta bırakmaya kararlılar.'' diye yakınıyor.
Depresyon
Ancak All India Institute of Medical Sciences öğretim görevlileri, ayrımcılık suçlamasını kabul etmiyor.
Kampüste farklı kesimlerden herkesin birbiriyle kaynaştığı bir ortam yaratmaya çalıştıklarını söyleyen Dr. YP Gupta, Balmukund'un ölümü hakkında sorulan sorulara, ''Tıp fakültemize gelen öğrencilerden bazıları, depresyon hastası olabiliyor. Bahsettiğiniz olay da böyle bir vaka. Bu nedenle gerekli önlemleri alıyoruz. Yeni gelen öğrencilere, stresle başetmelerine yardımcı olacak rehberlik hizmetleri sunuyoruz.'' dedi.
Ancak Balmukund'un intiharından üç yıl önce, hükümetin ön ayak olduğu bir soruşturmada, sözkonusu tıp fakültesinde alt kasttan öğrencilerin ayrımcılığa maruz kaldığı sonucuna varılmıştı.
Hindistan'ın diğer elit üniversitelerinde de, alt kasttan öğrenciler arasında dikkat çeken intihar vakaları, ülkenin göz bebeği eğitim kurumlarında reform çağrılarını beraberinde getirdi.