Uluç, Saraçoğlu'nun kendisine gazetecilik ve yazarlık konusunda ders verdiğini söylüyor.
Abone olTelevizyonlardan da utanıyorum.. RTÜK'ten de!..
Efendim, televizyonlar milleti EŞŞŞEK (Üç Ş ile) yerine koyuyorlar ya pervasızca.. Meğer bunun suçlusu, sorumlusu, mahkemeler ve yargıçlarmış.. RTÜK bunlarla fevkalade mücadele ediyormuş da, mahkemeler durmadan "Yürütmeyi durdurma" kararı verince, RTÜK'ün eli kolu bağlanıyormuş..
Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Neriman Saraçoğlu adlı hanımın RTÜK'ten fena halde şikâyet eden yazılarıma verdiği yanıtın özü bu..
Neriman Hanım gazetecilik dersi de veriyor bana.. Cevap ve düzeltme hakkının yayını konusunda.. Ve de yazarlık konusunda.. Bilmeden, etmeden yazmamalı imişim..
İnsanda biraz utanma olur.. İnsanda biraz bu rezil, bu iğrenç ekranlara bakma, insanda biraz bu ekranlara yönelik dağlar gibi şikâyetleri görme, ondan sonra hâlâ yüzü kızarmıyorsa oturup yanıt verme olur..
Türkiye televizyonları, dünya üzerinde görülmemiş bir ekran kirliliği yarattı. Ana Haber Bültenleri dışında hiç, ama hiçbir yayını insan gibi oturup izleyemiyorsunuz.
45 dakikalık diziler, içine konan reklam dağları ile 145 dakikaya çıkıyor.. Filmlerin son 10 dakikalık bölümleri, dakika başı gelen reklam kuşakları yüzünden neredeyse bir saat sürüyor.. 22.00'de ilan edilen program, bir evvelki yayın reklam dağları yüzünden 1.5 saat sarkınca 23.30'da başlayabiliyor.. Neredeyse 30 saniyede bir gelen "Yaz falanca numaraya yolla" iğrençlikleri, pislikleri, rezillikleri yüzünden bir maçı, filmi, diziyi seyretme imkânınız kalmıyor..
Her şey bitti, maç anlatan spikerler resmen, alenen reklam spotları söyler oldular..
Yarışma adı altında "Gizli reklam" denen şey tavana vurdu, aşikar oldu. Yarışma marışma da yok. İpi eline alan sunucu, istediğine istediğini veriyor, istemediğine avuç yalatıyor. Telefonla yarışma güya yasak.. Ekranlar telefondan geçilmiyor..
Tüm televizyonlar A'dan Z'ye kirli.. Tüm televizyonlar A'dan Z'ye pis.. Tüm televizyonlar A'dan Z'ye rezil.. Milleti EŞŞŞEK (Üç Ş ile) yerine koyuyor..
Ve bu ülkede bir Radyo Televizyon Üst Kurulu var..
Televizyon yayın kurallarını koyan onlar.. Ama uygulayamayan acizler de onlar..
Efendim nasıl başa çıksınlarmış.. Utanın efendiler.. Bu yönetmelikleri siz yaptınız.. Uygulama gücünüz yoksa niye yaptınız?. Devleti küçük düşürmek, devleti iki paralık, devleti rezil etmek için mi?..
Hangi mahkemeye "İşte yayın bandı Sayın Yargıç.. Üzerinde 62 tane 'Şunu yaz, buna yolla' bandı var.. 45 dakikalık dizide 100 dakikalık reklam var" dediniz de, yürütmeyi durdurma kararıverdi?..
Siz savunma yapamıyorsanız, yapmaktan acizseniz, mahkemenin suçu ne?.. Siz bu bandı gösterdiniz de, hâlâ yürütmeyi durdurma çıktı ise, o zaman o mahkemenin, o yargıcın adını bana verin, onunla mücadele edelim..
Yoo.. Yoo hanım kızım.. Ekranların bu rezil hali meydanda iken susup oturacağına, 50 yıllık gazeteciye ders vermeye kalkarsan, ağzının payını fena alırsın. Emir kulluğu ettiğin patronların da fena halde alırlar..
Cevap ve düzeltme hakkını kullanırken, tüm suçu bağımsız Türk yargısının üzerine atmak dışında ne yaptın?.. Hangi yanlışımı düzelttin, merak ediyorum..
Somut örneklerle açıklar mısın?..
RTÜK hangi televizyonun üzerine nasıl gitti?.. Teker teker.. Hangisinde yargıdan döndü, niye.. Teker teker..
RTÜK hangi televizyondan reklam geliri hissesi kaç para aldı, kurulduğundan bu yana.. Teker teker..
Sanki ekranlar geçen hafta böyle olmuşlar da, ancak eyleme geçilmiş gibi anlatıyor hanım kızımız..
Yahu yıllardır böyle.. Bunca yıl sorunu çözemiyorsa, çözmekte aciz kalıyorsa, bu RTÜK ne işe yarar söyler misiniz?..
Gizli adlarla generallere küfür yazıları yazmaya mı?..
Bodrum'da 5 yıldızlık tatiller yapmaya mı?..
RTÜK ne işe yarar?.. Ne işe?..
Hadi mahkemeye gidelim..
Arkamda 70 milyon şahitle aczinizi kanıtlamazsam, kalemimi kırar, yazmayı bırakırım!..