Ergenekon Davası tutuklusu Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu’nun avukatı ve kardeşi Hayati Hilmioğlu, Adli Tıp Kurumu’nun görevini yapmadığını savun...
Abone olErgenekon Davası tutuklusu Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu’nun avukatı ve kardeşi Hayati Hilmioğlu, Adli Tıp Kurumu’nun görevini yapmadığını savunarak, "Sayın Cumhurbaşkanı ilgileniyor teşekkür ederim fakat usul öyle değil. Adli Tıp Kurumu zaten Sayın Cumhurbaşkanı’nın istediği tipte bir rapor verirse zaten Cumhurbaşkanı’na gerek yok. Adli Tıp Kurumu’nun o raporu zaten tahliye için yeterli" dedi.
Ergenekon Davası tutuklusu Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi’nde sağlık kontrolünden geçti. Kontrollerin ardından Hilmioğlu cezaevine geri götürülürken, avukatı ve kardeşi Hayati Hilmioğlu da basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Fatih Hilmioğlu’nun öğle saatlerinde hastaneye getirildiğini söyleyen Hayati Hilmioğlu, “Biraz önce çıktı. İlgili bölümlerde sağlık kontrolünden geçti. Raporu düzenleyip arkadan gönderecekler. Elden vermeyecekler. Önce dekanlığa, ardından da cezaevine gidecek rapor. Bu rapor elime geçer geçmez, tekrardan Anayasa Mahkemesi’ne götüreceğim raporu” dedi.
Fatih Hilmioğlu’nun durumu ile ilgili bütün raporları Anayasa Mahkemesi’ne sunduklarının altını çizen Hayati Hilmioğlu, “Anayasa Mahkemesi’ne 6 tane rapor sunduk. 4 tanesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sağlık Kurulu raporu, iki tanesi de Bakırköy Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi raporu. Cerrahpaşa’nın verdiği ilk raporda ‘Fatih Hilmioğlu ileri derecede siroz hastasıdır. Cezaevi şartlarında ölüm tehlikesi vardır’ diyor. 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne tahliye talebinde bulunduk ama mahkeme ‘bu raporlar bizi bağlamaz Adli Tıp Kurumu raporu isteriz’ dedi. Bu raporları Adli Tıp Kurumu’na gönderdik. Adli Tıp Kurumu ise ‘Fatih Hilmioğlu siroz hastasıdır. İki ayda bir kontrol edilmek suretiyle cezaevinde kalabilir’ deniyor” diye konuştu
Fatih Hilmioğlu’nun bir süre sonra tekrar Cerrahpaşa’ya sevk edildiğini söyleyen Hayati Hilmioğlu, “Aynı mahiyette rapor hazırlandı yine. Ben de ‘neden raporda cezaevi şartlarında ölür ibaresi yok’ dediğim zaman. Profesörler; ‘biz Mehmet Haberal’ın raporlarına imza atan 3 profesör tutuklandıktan sonra raporlara böyle yazılar yazmaya çekiniyoruz’ dediler. Adli Tıp Kurumu, üniversiteler, devlet hastaneleri baskı altında. Yargı baskı altında. Bu baskıyla Türkiye bir yere gidemez” şeklinde konuştu.
Devletin kurumlarının görevini yapmadığını savunan Hilmioğlu, “Bir kurum görevini yapsa yeterli. 13. Ağır Ceza Mahkemesi görevini yapsa yeterli, Adli Tıp Kurumu görevini yapsa yeterli. Konuyu Cumhurbaşkanlığına atıyorlar. Cumhurbaşkanı ile bu konunun alakası yok. Sayın Cumhurbaşkanı ilgileniyor teşekkür ederim fakat usul öyle değil. Adli Tıp Kurumu zaten Sayın Cumhurbaşkanı’nın istediği tipte bir rapor verirse zaten Cumhurbaşkanı’na gerek yok. Adli Tıp Kurumu’nun o raporu zaten tahliye için yeterli. Adli Tıp Kurumu rapor vermiyor. Adli Tıp Kurumu bir takım baskıların altında görevini yapmıyor” ifadelerini kullandı.
(İHA)