BIST 9.753
DOLAR 35,19
EURO 36,59
ALTIN 2.942,53
HABER /  GÜNCEL

Herkes birbirini gördüğü yerde

Türk vatandaşlarının tahliyesi için tahsis ettiği uçak, biri yaralı 149 yolcusuyla İstanbul'a geldi.

Abone ol

Kırgızistan'dan Türkiye'ye dönen kafilede yer alan Murat Akıncı'nın anlattıkları tüyler ürpertti. Akıncı, "Sokakta gezen yüzleri peçeli insanlar var. Özbekler gördükleri Kırgız'ı, Kırgızlar gördükleri Özbek'i öldürüyorlar'' dedi.

Türk Hava Yollarının (THY) Kırgızistan'ın güneyinde yaşanan çatışmalar nedeniyle Türk vatandaşlarının tahliyesi için tahsis ettiği uçak, biri yaralı 149 yolcusuyla İstanbul'a geldi.

Kırgızistan'daki çatışmalardan dolayı bu ülkenin Celalabad ve Oş kentlerinde bulunan Türk vatandaşlarının tahliyesi için tahsis edilen uçak, bir saatlik gecikmeyle 04.45'te Atatürk Havalimanına indi.

Havalimanında karşılanan yolcuların ve ailelerinin gözyaşlarını tutamadıkları görüldü.

Kırgızistan'daki olaylar sırasında Oş kentinde bıçakla yaralanan Sedat Tokay, uçaktan indirildikten sonra tekerlekli sandalyeye bindirilerek havalimanının kapısında bekleyen ambulansla hastaneye götürüldü.

Tokay, basın mensuplarının sorularını yanıtsız bırakırken arkadaşı Mehmet Sade, Oş kentinde öğrenci olan Tokay'ın gece dışarı çıkarken bir grup tarafından 4 yerinden bıçaklandığını belirtti.

Uçakta bulunan yolculardan Murat Akıncı da çatışmasının Oş kentinde başladığını ve öğrenci olduğu Celalabad'a doğru geldiğini söyledi.

Yaşananları anlatmanın çok zor olduğunu dile getiren Akıncı, ''Bu anlatılamaz, her gün bir ölüm, her gün silah sesleri, yanan evler... İnsanlar büyük problem yaşadı. Orada bir savaş ortamı yaşanıyor. Sokakta gezen yüzleri peçeli insanlar var. Özbekler gördükleri Kırgız'ı, Kırgızlar gördükleri Özbek'i öldürüyorlar'' dedi.

Bölgenin hala karışık olduğunu söyleyen Akıncı, insanların tedirgin olduğunu, ancak Türklere yönelik herhangi bir sıkıntının yaşanmadığını dile getirdi.

Kırgızistan'daki bir üniversitede görevli olduğunu söyleyen Seyfettin Sindar ise orada Kırgız ve Özbeklerin kardeşçe geçindiklerini, ancak sayısı çıkar peşinde gruplar bulunduğunu söyledi.

Akşamları yüzleri maskeli insanların ortaya çıktığını ve bu olayları yaptıklarını anlatan Sindar, amaçlarının iki boyu birbirine düşürmek olduğunu iddia etti.

Sindar, Kırgızistan'daki olayların ''her yeri talan etmek, maddi çıkar sağlamak isteyen gruplarca'' gerçekleştirdiğini öne sürdü.

Gazetecilerin Türklere karşı kötü bir uygulama olup olmadığını sorması üzerine de Sindar, ''Türklere karşı herhangi bir kötü muamele yok. Sadece bir kaç genç bazen çıkıp Türklerden para ya da cep telefonlarını istiyor. Orada yalnız da yakalanmayın çok da kalabalık olmayın'' dedi.

Kırgızistan'daki Türk okullarında öğretmenlik yapan Bünyamin Yıldız da yaşananlara rağmen olayların ardından Kırgızistan'a dönmeyi düşündüğünü bildirdi.

Yıldız, Kırgız ve Özbeklerin kardeşçe yaşayan iki millet olduğunu ve birbirlerine kız alıp verdiğini anlatarak, provokatörlerin iki tarafı da galeyana getirip bilhassa gençleri kullanarak bu olaylara neden olduklarını söyledi.

Olaylar sırasında çok sayıda ölüden bahsedildiğini, ancak kendisinin bunları görmediğini belirten Yıldız, ''Türklere yönelik bir şiddet veya bir saldırı yok. Orada tanıdıkları olanlar rahat olsunlar'' dedi.