BIST 9.729
DOLAR 35,18
EURO 36,80
ALTIN 2.978,10
HABER /  SEÇİM

'Her yer Tayyip her yer Erdoğan'

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bugün Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen törenle partisinin 22 belediye başkan adayını açıklaıyor.

Abone ol

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bugün Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen AK Parti Seçim İşleri Başkanlığı Bölge Toplantısında, partisinin yerel seçimlerdeki adaylarını açıklamaya başldı.

Aralarında İstanbul'un da dahil olduğu 7 Büyük Şehir ve 14 ilin toplam 22 belediye başkan adayını açıklayacak olan Başbakan Erdoğan, açıklamaları öncesinde gündeme dair değerlendirmeler içeren bir de konuşma yaptı

Başbakan Erdoğan, son 10 gün içinde 47 ilin başkan adaylarını açıklamıştı.

AK PARTİ ADAYLARINI AÇIKLAYAN BAŞBAKAN ERDOĞAN'I İZLEMEK İÇİN BURAYI TIKLAYIN>>

HER YER TAYYİP HER YER ERDOĞAN

Haliç Kongre Merkezinin hınca hınç dolu olduğu tanıtım etkinliği İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın  salona yoğun alkış içinde girmesiyle başladı.

ekran-resmi-2013-12-05,-1.30.25-pm.png

Salonda ‘Her yer Tayyip her yer Erdoğan’ sloganları atılırken, ‘Kalkın uşaklar kalkın’ şarkısı da izleyicileri coşturuyor.

ekran-resmi-2013-12-05,-1.31.18-pm.png

Başbakan Erdoğan "Yerel Kalkınmanın mimarı, Türkiye sevdalısı, hayatını milletine adayan Başbakan Erdoğan" anonsu ile salona geldi ve "Aynı yoldan geçmişiz biz" şarkısı ile kürsüdeki yerini aldı.

ekran-resmi-2013-12-05,-1.36.50-pm.20131205133742.png

İşte Başbakan Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:

"Türkiye seninle gurur duyuyor" sloganlarına "Biz sizlerle gurur duyoyoruz" diye yanıt veren Erdoğan konuşmasına şöyle başladı: 

Çok değerli yol arkadaşlarım, değerli kardeşlerim, farklı şehirlerden bugün İstanbul'a gelen değerli misafirler, sizleri en kalbi muhabbetlerimle selamlıyorum.

Şu ana kadar 2 kez grup toplantımızda, bir kez genişletilmiş il başkanları toplantısında toplamda hamdolsun 47 ilimizin adaylarını açıkladık. Bugün açıklayacağımız 21 aday ile birlikte 68 ilin aday tanıtımını gerçekleştireceğiz.

Uzun ince bir yoldayız gidiyoruz gündüz gece. Geriye 13 ilimiz kalıyor. Diğer adaylarımızı da belli bir takvim ile duyuracak ve tam kadro çalışmalarımızı yoğunlaştıracağız.

ekran-resmi-2013-12-05,-1.42.30-pm.png

Konuşması sık sık sloganlar ile kesilen Erdoğan, bir bu kadar kardeşimiz de dışarıda onlara da buradan selam gönderiyorum dedi ve şöyle devam etti:

30 Mart mahalli seçimlerine iki büyük ve avantajla giriyoruz. Birincisi seçimlere yılların tecrübesi ile giriyoruz. İkincisi bizi bizden çok anlatacak eserlerimizle, plan, projelerimizle seçime giriyoruz. Demokrasinin yerelde başladığına inanmış, yerelden başlayarak geneli hatta yeryüzünü, insanlığı kucaklayan bir anlayışla yolumuza devam ettik.

1994'de İstanbul'da başlayan belediyecilik sürecini önemli bir tecrübe olarak aldık, geneli, ulusalı, küreseli bunun üzerine inşa ettik. 1994'ten beri eşsiz bir İstanbul tecrübemiz var.

Birikimlerimizi paylaşarak, koordine içinde şehirlerimize sunuyoruz hizmetlerimizi. Bizim belediyecilik anlayışımızla kimse, ama hiç kimse yarışamaz.

Gençlik burada, hanım kardeşlerim burada, ana kadame burada. Sorunlara çözüm bulma, hızlı çözümler üretme, şehirlere projeler üretme konusunda hiç kimse bizimle aynı kulvarda yarışamaz. Belediyecilik diğerlerinin nazarında bir rant kapısı olabilir. Bizim nazarmızda millete hizmet kapısıdır. Makam meselesi olabilir diğerlerinin gözünde, bizim gözümüde millete, şehre olan sevdamızdır. Belediyeclikte anlayışımız cebini doldurmak değil, yaşanabilir şehirler inşa etmektir.

SİYASETİ CEPLERİMİZ DOLDURMAK İÇİN YAPSAYDIK

Burada bir şey istirham edeceğim. İyi dinleyin, çünkü duymayanlara duyurmanız lazım. Eğer biz yönetimi cepleri doldurmak olarak telakki etseydik, bugüne kadar devraldığımız okul ve derslik sayısını bir kat arttırabilir miydik. Soruyorum kitap bulamayan yavrularımıza ücretisiz kitap verebilir miydik? Soruyorum göreve geldiğimizde 45 liracık burs alan gençlere acaba 480 lira burs ve kredi verebilir miydik? Soruyorum devleti bir rant kapısı olarak görmüş olsaydık, fatih projesi denilen akıllı tahta ve tablet bilgisayara geçebilir miydik? İlk okullarda yavrularımıza adeta bursa gibi para verebilir miydik? İşte bunlar hazineyi güçlendirdiğimizin işaretidir.

Geliyorum sağlığa. Kalkıp bu dev hastaneleri inşaa edebilir miydik hazine tam takır olsaydı. Bütün hastaneleri özel ve devlette acaba nasıl halkın emrine verdik? İstediği hastaneye gidiyor mu halkım? Nasıl oldu bunlar? Göreve geldiğimizde ilaç alamayan vatandaşımız şimdi ilacı almama durumunda kalıyor mu? Şu an hastasını yurt dışına bile gönderen bir Türkiye var. 17 ambulans helikopterle, 4 tane jet ambulansla hizmet veren bir sağlık var. buraya gelebilir miydik. Afedersiniz köpekli kızakla hasta taşınılan Türkiye'den, kızaklı, paletli ambulanslarımız var. Doğumı yaklaşan bir kardeşimizi şehirde misafir eden, doğum sonrası köyüne yollayan bir anlayış var.

Bitmedi, adalet sarayı, emniyet sarayı. 6 bin 100 kilometre duble yolu olan Türkiye'ye biz 17 bin kilometre yol hediye ettik. Cebini dolduran bir iktidar bunları yapabilir miydi? Bitmedi  enerji... Elimizin ulaşmadığı yer kaldı mı? Bitmedi. İşte Marmaray. Güven temin eden bir ülke olduğu için Marmaray ve üçüncü köprü yapılıyor. Marmaray'ın güneyine bir tüp geçit daha yapılıyor.

BURALAR MEZBAHAYDI ŞİMDİ KOLAYSA BİR DAİRE ALIN

İşte şu an çatısı altında olduğumuz yer Ak Parti belediyeciliği. Buralar mezbahaneydi. Şimdi gitte daire al bakalım. Şu Haliç'i bu hale getiren Ak Parti anlayışıdır. Kadir Bey'e teşekkürler. Boğazın suyunu Haliç'e aktardı. Bu durup dururken olmuyor. Kokan bir CHP zihniyetinden pırıl pırıl bir Haliç'i meydana getirdik. Bizden önce CHP zihniyeti vardı, kokuyordu, kokuşmuş bir zihniyetti. Şimdi balık avlanıyor, yeri geliyor yüzülüyor. Şimdi bir tenezzüh mekanı oluştu. Düğünler yapılıyor. Uluslararası kongrelere ev sahipliği yapılıyor. Durup dururken gelemedik buraya bir aşk sevda ürünüdür. Ama yetmez.

76 üniversite ile iktidarı devraldık, şimdi 185 üniversite ile hizmet veriyoruz. Eskiden okuyamam diyordu fakir fukara. Şimdi kendi şehrindeki üniversitede bile okuyabilir. 20 yıla ulaşan belediyecilik tecrübeniz sayısız eserler bırakmıştır. Yollar, trenler, raylı sistemler, düzenli caddeler, temiz hava ile AK Partili belediyelerin olduğu her yerde anlayış değişmiş, çıta çok yukarı çıkmıştır.

NE YAPTIYSAK İSTANBUL İÇİN YAPTIK

Bugüne kadar ne yaptıysak insan için yaptık, ne yapacaksak, insan için yapacağız, halkımız için yaşayacağız. İnsanı huzurlu hale getireceğiz. Refah düzeyini arttıracağız. Yüksek seviyelere çıkaracağız. Çevreyi, akarsuları, yeşili daha güçlü muhafaza edeceğiz. Şehri ve tabiatı iç içe yaşayan bir varlık olarak yaşatacağız. Ankara'da izah ettim. Değerli kardeşlerim, değerli adaylar biz sadece bugüne karşı sorumlu değiliz. Bizler bugünden yarını inşa etmenin, imar etmenin sorumluluğunu omuzlarımızda taşıyoruz. Öyle adımlar atmalıyız ki yarınlar aydınlansın, yarınlar o süzgecin içinden geçip çok daha iyi olsun. Bizim neslimiz yıkımların neslidir. Şehirlerin yıkıldığına şahit olduk. Kültürümüzün, medeniyetimizin, değerlerimizin yıkıldığına şahit olduk. Yıkımları durdurup tahribata son vermenin mücadelesini verdik. Ancak şu andan itibaren yapıma, inşaya ağırlık vermek, bizden sonraki nesillerin büyük bir medeniyet tasavvurunun yeninden inşasına ağırlık vermek zorundayız. 30 mart Türkiye için bir milat olmalıdır.

SAİD-İ NURSİ GÖNDERMESİ

Bir büyük mütefekkir, güzel gören güzel düşünür, güzel düşünen hayatından zevk ve lezzet alır diyor. Said-i Nursi. Şehirlere bakışımız da bu sözün anlamıyla yükselmelidir. İçimizi ferahlatan, ufkumuzu açan, yaşama arzumuz çoğaltan bir çevre inşa etmeliyiz. Çocuklarımız sokağa çıktığında ruhlarını incitecek en küçük bir çirkinliğe şahit olmasın. Kadınlarımız yaşlılarımız en az evlerindeki kadar kendilerini huzur içinde hissetsinler.

ÜCRETSİZ SEYAHAT EDECEK YAŞLILAR

Yaşlılarımız artık ücretisiz seyahat edecek. Kimlik kartı almalarına gerek yok, nüfus kağıdını göstersin binsin dedik. Süleymaniye Camii minaresinden bakan çocuk ile gecekondudan bakan çocuğun hayat algısı bir değildir. Parkta büyüyen çocuk ile çamurda büyüyen çocuğun hayat bakışı aynı değildir. Sokakları, değiştririr düzenlerken şehirlerimiz göze ve gönüle hitap eden bir kimliğe kavuşturmaya çalışıyoruz. Otomobiller için değil insanlar için şehir tasarlayacağız. Elbette trafik sorunları çözülecek. Raylı sistemler inşa edeceğiz. Gazi Mustafa Kemal'den sonra sadece biz yaptık raylı sistem. Bizden önce gelenler 10 yıl marşını okur ama raylı sistem tesis etmezler. Demirağlarla ören biziz Türkiye'nin dört bir yanını. Onlar laf üretti biz icraat.

MACAR OTOBÜSLERİ VARDI

Ben belediye başkanı oldum, macarların belediye otobüsleri vardı. Oturunca mazot yağları ile kalkardınız. Markasını söylemeyeceğim. Biz değişime gittik. Mercedesleri filan getirdik. Kadir Bey'in döneminde de değişti. Metrobüsle çok farklı bir kültür inşaa ettik. Bunu yapmak Kadir Bey'e nasip oldu.

Otomobiller için değil, kadınlar, çocuklar, engelliler için, İnsan için tasarlayacağız şehri. Makinenin değil insanın ölçek alındığı bir şehir tasarlayacağız. Tasavvur birkaç yılda oluşmaz. Yiten değerleri yeniden inşa etmenin sorumluluğunu hepimiz biliyoruz. Her türlü yıkımı durdurumanın verdiği özgüvenle kentsel dönüşümle birlikte medeniyetimizi yeniden inşa edeceğiz.

Yaşanabilir şehirler emanet edeceğiz inşallah çocuklarımıza.

KUTUP YILDIZI İSTANBUL

Değerli kardeşlerim İstanbul bir şehir sıfatıyla, inşa eden güzel sakinleriyle her zaman bir kutup yıldızı oldu. Biraz sonra üçer dakikalık özet görüntülerini vereceğiz. Bu bizim 11 yılımızda yaptıklarımız değil elbet. Onları sığdıramayızda. Ama İstanbul bu ülkede 81 ilin özetidir. Samsundur, Adanadır, İzmirdir, Edirnedir. Bağdat'tan Saraybosna'ya, Şam'dan Londraya kadar ilham, esin kaynağıdır. Millet olarak medeniyet tasavvurunun nüvesidir. AK PArtinin ilke ve ideallerini şekillendirmiş, bir şehirdir. İstanbul öz diğerleri üvey değildir elbet. Ama burası ne kadar mağmur, bayındır olursa diğerleri de o kadar huzurlu olur. İstanbul alan değil veren bir şehirdir. İstanbula gelen kendinisi İstanbullu görür. İstanbul'a gelen şehrin tutkunu aşığı olur. Fatihlerini fetheden bir şehirdir. Sakinlerinin şekillendirdiği değil, sakinlerini şekillendiren bir şehirdir.

Dün akşam Katar'dan gelirken sohbet esnasında bir ilham kaynağı oluşuverdi. Müzik nereden gelirse gelsin inanın istanbullu olur. Irklar inançlar diller tek bir kimliğe bürünür, İstanbullu olur. Bilim sanat İstanbullu olur. Buraya hizmet etmek 80 vilayete hizmetkar olmaktır. 80 vilayet içinde hiç biri yoktur ki İstanbul'da eseri, izi, hemşehrisi olmasın.

İstanbul alelade bir şehir değildir. Alelade bir şehreminini kabullenmez. İstanbul'un ruhunu özümsemeyenler hizmet etme gururunu yüklenemezler. İstanbul'un mezar taşlarını sökenler, erguvanından lalesine, simidinden poyrazına her dem anlattığı tarihi anlamayanlar İstanbul'u anlayamazlar. İstanbul'u asfalt yollardan, betonlardan ibraret görenler hiç bir şey görmemiştir. Nasıl asfalt ve beton değilse sadece boğaz, sadece zengin, sadece elit de değildir.

İSTANBUL'U ANLAMAYAN TÜRKİYE'Yİ ANLAMAZ

İstanbul Türkiye'dir. Topyekün Türkiye'yi anlayamayan İstanbul'u da anlayamaz. Biz ikisini de anladık şükürler olsun. Çok eser kazandırdık. Tahribatı durdurduk, imarın kapılarını kontrollü bir şekilde araladık. Çok hizmet verdik, çok hizmet de verme amacımız var. Çok kazandırdık, daha çok kazandıracağız İstanbul'a. Şehirlerin annesi olarak muhafaza edeceğiz İstanbul'u.

Ne diyor üstad? Ana gibi yar olmaz, İstanbul gibi diyar...