Hepimiz bir numarayız!
“Sözde Ergenekon” operasyonları dalgalanmaya ve sanki dalga dalga “kafa bulmaya” başladığından beri “bir numara” üzerine yapılmadık tahmin kalmadı…
Sarışındı, mavi gözlüydü, boyu kısaydı…
Tabii bu konuda “dönen geyiklerin” arasından en üzücü olanı, Atatürk’ümüzü bu işin içine “dalga” geçercesine sokulmasıydı…
-Sonrasında, kılavuzumuz Nutuk bile delil diye ele geçirildi!-
Evet, konu Atatürk olunca, hepimiz onun bir numara olduğunu biliyoruz değil mi?
Evet, biliyoruz tabii…
Ve hepimiz onun çocukları olarak, onun yolundakiler olarak “bir numaranın erleri” olmayı da kabul ediyoruz değil mi?
Evet, kabul ediyoruz tabii…
Cumartesi günü büyük kalabalık bir kez daha, bu ülkede çağdaşlığın adresinin neresi olduğunu gösterdi…
Şu sıralar tabiatı süsleyen bütün gelincikler istikamet değiştirip oraya gitmişti sanki…
Ara ara papatyalar, gözlerini güneşe yeni açmış tomurcuklar…
Her biri yapraklarını dalgalandırdılar medeniyetin, çağdaşlığın rüzgârında…
Meyve vermiş soylu ağaçlarda oradaydı, ağaçların meyveleri de…
Gözyaşları da onun ruhuna aktı, yüreklerimizi kabartan gurur da…
Ve Anıttepe ışık seli oldu aydınlattı bütün ülkeyi…
Verilen mesaj açıktı:
Bilim adamlarını, gazetecileri demir parmaklıklar ardına koyan, çağdaş eğitimin önüne setler çeken anlayışa “Dur” dedi tabiatın bütün çiçekleri…
Dur, dur ki okumak için destek alan o çocuklar okuyabilsin, dur ki hasta yatağında yeni bir organ için umutla bekleyen o hastalar kendilerini emanet etmek istedikleri Türk hekimlerine emanet edebilsinler…
Dur, dur ki gerçekleri yazan gazeteciler ellerindeki mürekkep lekeleriyle köşelerinden aydınlık yaysınlar, kalplerine çıkmayacak lekeler bırakma, dur ki bilim adamlarımız, avukatlarımız, hukukçularımız medeniyet yolunda ilerlemek isteyen ülke insanlarının önünü açabilsinler…
Yeter, dalgalanma!
Bilemem mesaj alındı mı alınmak istenmedi mi…
Ama o müthiş kalabalık bu ülkenin yalnız olmadığını, yobaza emanet edilmeyecek kadar değerli olduğunu gösterdi…
Bu işte bir numara vardı ve herkes “Türkiye’nin bir numarasının” yanındaydı…
Her zaman olacağı gibi…
Devrimlerinin bilinciyle Atasının ruhuna sığındı…
nsrnylmz@gmail.com