CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef aldı!
Abone olİNTERNETHABER / CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, eleştiri oklarını yine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yöneltti. Konuşmasına madencilerin sorunlarına değinerek başlayan CHP Lideri, Erdoğan'ı Romenlerle vurdu! Kılıçdaroğlu ayrıca, sendikacılara da çattı!
AK Parti iktidarını taklitçilikle suçlayan CHP Lideri, 'Bizim ardımızdan, iki bakanımız da soluğu Zonguldak'ta aldı. Yani biz maden ocağına gideceğiz deyince, onlar da maden ocağına gittiler' dedi.
Kılıçdaroğlu, vatandaşın her sıkıntısına ortak olacağını ifade ederek,'Hafta sonu da Romen vatandaşların sıkıntılarını dinlemek için Kuşadası'na gideceğiz' dedi. Bu sözlerin ardından da CHP ile AK Parti arasındaki farka şu sözlerle vurgu yaptı:
'Hafta sonu Kuşadası’na gidip Romen vatandaşlarla beraber olacağız deyince apar topar grup toplantısına Roman vatandaşları getirdiler. Ama AK Parti ile aramızda bir fark var. Biz vatandaşın ayağına gideriz onlar ayaklarına getirirler'
CHP Lideri ayrıca, 2011 yılının AK Parti iktidarıyla umutsuz bir yıl olacağını, umuda çevirmenin ise CHP iktidarı ile mümkün olabileceğini belirtti. İşte Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satırbaşları;
"İKİ MADEN ŞEHİDİMİZ..."
2010 yılının son günlerini Manisa Soma'da geçirdik. Arkadaşlarımızla beraber bir karar aldık. Çalışma koşullarının en zor olduğu yere gidelim, onlar yılbaşı akşamı çalışıyorlar... Onlarla konuşalım ve dertlerini dinleyelim dedik.
Soma'nın bir özelliği var. Bize Manisa'da en az oy çıkan ilçelerimizden biridir. Soma'ya gittim, işçilerle beraber maden ocağına indik. Onların hangi zor koşullarda emek harcadıklarını biliyorum. Daha önce defalarca zaten anlatılmıştı. Ama bu kez yaşadık. Gördüğümüz bir gerçek vardı. Soma'da 20 bine yakın maden işçisi var. Maden işçilerimizin büyük kısmının çalışma koşulları uygun değil. Büyük kısmı asgari ücretle çalışıyor.
Orhan Veli aslında boşuna söylemiyor: "Yüz kara değil, kömür karası... Böyle kazanılıyor ekmek parası" diye... Onlara sordum, 'İşlerinizden memnun musunuz?' diye... Değiliz ama mecburuz dediler. Kuşkusuz Zonguldak'a giden oradaki işçilerle beraber olan iki Sayın bakanı da kutluyorum.
O övündüğümüz kalkınmış dediğimiz, en büyük 10 ekonomiden biri olacaktır diye beklenti içine girdiğimiz Türkiye, göçük altındaki iki yurttaşımızı hala çıkaramadı. Bugün tam 232. gün arkadaşlar... Şili'yi ve Türkiye'yi düşünün... Zonguldak'ta iki aile hala babalarının göçük altından çıkarılmalarını bekliyorlar. O ailelere sesleniyorum... Onlar sahipsiz değiller, onların sahibi biz olacağız.
Eskiden Soma'da bir tane yedi emin için ayrılan depo varmış... Şimdi depo sayısı dörde çıkmış... Çünkü icra ile el konulan mallar bir depoya sığmaz olmuş. Ne yazık ki Soma'da esnaf da, çiftçi de vatandaş da dertli.
"BİZ MİLLETİN AYAĞINA GİDİYORUZ"
Biz maden ocağına gideceğiz deyince onlar da madene gittiler. Hafta sonu Kuşadası’na gidip Romen vatandaşlarla beraber olacağız deyince apar topar grup toplantısına Roman vatandaşları getirdiler. Ama AK Parti ile aramızda bir fark var. Biz vatandaşın ayağına gideriz onlar ayaklarına getirirler.
Biz kalkınma, çağdaşlaşma yolunda iste çiftçi, ister emekli, ister kamyoncu ister taksici herkesi yanımıza bekliyoruz. Çağdaş Türkiye’yi berabere kuracağız. Vatandaşlarımızın yeni yıla mutlu bir şekilde girmesini istedik. İktidar kim olursa olsun. Her siyasi partinin hedefi yurttaşın mutluluğu olmalıdır.
Yılbaşında elbetteki yurttaşlarımız eğlendi. Eğlenmelerini istedik. Caddeler sokaklar süslendi. Toplumun elbetteki herkesin mutlu olmasını biz de isteriz. Ama acılarla da karşılaşıyoruz. İstanbul'da Fatih'te biri... 63 yaşında... Kimsesiz... Donarak ölmüş... Bir kişi donarak ölsa ne olur diyeceksiniz ama biz öyle demeyeceğiz... Bir kişi bir kişidir... Onun da mutlu olması herkesin görevidir.
TAKSİCİ CİNAYETLERİ
Sosyal devleti kuracağız ama sosyal devleti kurarken herkesin barış içinde yaşamasını isterim. Buradan taksicilere gelmek isterim. Taksicinin aracına bineriz, sohbet ederiz, seçimler olduğunda 'kim kazanır kim kaybeder' diye ilk sorduğumuz kişidir... Ve onun can güvenliği de bizim elimizdedir. Taksicilerin de bir derdi var... Onların da can güvenliği... 100'ün üstünde taksici esnaf yaşamını yitirdi. Neden bu sorun çözülmüyor? Bir taksicinin can güvenliğini sağlamak bu kadar zor mu? İstekleri çok mu zor, karşılanamaz mı? Buradan taksici kardeşlerime sesleniyorum. Sizin can güvenliğini sağlayacak olan parti sizin partiniz, halkın partisi, yani CHP'dir... Korsan taksilerden ötürü şikayetçisiniz... Buna karşı çıkan, korsan taksiciliği de önleyeceğim diyen tek bir parti vardır... O da CHP'dir...
"ÇİFTÇİNİN SORUNLARI"
"YARGIÇLARIN FİŞLENMESİ"
"TORBA YASA"
"GEMİ ÜRETİCİLERİN KDV BORCU SİLİNİYOR"
KONUYLA İLGİLİ DETEYLAR DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN...
ÇİFTÇİNİN SORUNLARI
Soma’da bir çiftçi arkadaş kolundan tuttu çekti, "Başbakan çiftçinin durumu iyi dedi. ama durumumuz kötü. Neden hakkımızı korumuyorsunuz" dedi.
Somalı bir çiftçi kardeşimin talebi üzerine burada söylüyorum. Başbakan, 'Biz iktidarı devraldığımızda çiftçi iflasın eşiğindeydi, haciz kskacında kıvranıyordu' demiş... Ne zaman için söylüyor? 2002 için... Başbakan'ın halktan, çiftçiden koptuğunu bu ifadeleri okuyunca bir kez daha anladım. Başbakan çiftçinin durumunu nasıl bilmez? Gözünü sevdiğiminin Recep Bey'i şu narenciye üreticisine baksana! Çiftçinin durumu iyiyse bir icra dairelerine uğrayıp, baksana... Burada tek bir borçsuz var... O da iktidardakiler... Sayın Başbakan'a söylüyorum, 8 yıllık dönemde hiç bir ürün yüzde yüz artmadı. Ama ne arttı yüzde yüz; gübre yüzde 220 arttı. Çiftçi kardeşlerim de unutmasınlar; onların sorunlarını nasıl çözeceğimizi de biliyoruz. Mazottan ÖTV'yi kaldıracağız.
YARGIÇLARIN FİŞLENMESİ
Geçtiğimiz günlerde AKP'nin ileri demokrasisiyle karşılaştık. Bunlardan birisi yargıçların fişlenmesi, ikincisi de sınavlarda kameranın kaldırılmasıyla ilgili girişim. Yargıçlar neden fişleniyor kardeşim?
Yargıçların fişlenmesi mevzusu.. Bunlar ne zaman diyorlardı biz 12 Eylül'ün fişlemesine karşıyız. Bunlar demedi mi demokrasiyi değiştireceğiz. Ne diyorduk, 'AKP ne diyorsa tersini yapacaklar'... Bunların bir vekili ne demişti; 'onlar bizi fişliyorlardı şimdi de biz fişliyoruz'
Pırıl pırıl öğrenciler yazılı sınavlarda başarılı oldu. Ama mülakatta kamerayı kaldırmak istiyorlar. Kamera nasıl kondu sınavlara? Sınava girdi arkadaşlar... Yazılıyı kazanıyorlar... Sözlüde yazılıda kazananları eliyorlar... Gittiler yargıya başvurdular... Yargı da sözlüye kamera koymaya karar verdi. Ancak şimdi ne yapıyorlar, 'Efendim biz kamerayı kaldıracağız'... Anayasa mı hiç önemli değil, biz istediğimizi yaparız diyorlar... Buna da ileri demokrasi diyorlar...
İleri demokrasiden bir başka örnek... 10 yıl tutuklu kalıp ondan sonra serbest kalacaksınız. Buna ileri demokrasi diyeceksiniz. bir tutuklu itiraz ediyor ben bu hakimlere güvenmiyorum diye. Mahkeme karar veriyor bu hakimler yargılayamaz ama o hakimler yargılıyor. Buradan HSYK'ya sesleniyorum. Yargının kokması tuzun kokmasıdır.
TORBA YASA
Parlamentoda bir torba yasa var. Birinci sorumuz şu; kriz yaşandı pek çok vatandaş borçlarını ödeyemedi. Şimdi af geliyor güzel, kimse itiraz etmiyor. Toplam 22 maddeyi getirin çıkaralım. Hayır diyorlar 21 maddeyi hemen çıkarmayalım 216 maddeyi beraber çıkaracağız.
Bu yasalarda neler var? Yasa yapma teklifine aykırı. Milli eğitimle ilgili var Eğitim komisyonunda konuşulmadı. Bu parlamentoya saygısızlıktır. Şimdi bu da ileri demokrasinin bir başka örneği... Gidip vergi borcunu ödemek için bankadan kredi alanlar var. Bunların hakkını yemeyin dedik. Gemi ve Yat İnşa edenlerin vergisini sıfırlıyorsunuz. Niçin?
Bu torba yasada ciddi tasarruflar da sağlıyorlar. Stajyerlik için ücreti 178 liraya düşürüyorlar. Asgari ücret 16 yaşındaki gençler için 518 liraya düşürüyorlar.
GEMİ ÜRETİCİLERİN KDV BORCU SİLİNİYOR
Esnafın, çiftçinin KDV borcu duruyor gemi ve yat üretenlerin KDV borcu siliniyor. Bu torba yasaya sendikalar karşı. Sendikalardan hiçbir görüş alınmadı. İleri demokraside zaten buna gerek yok ki. AKP’nin ileri demokrasinin de sendika da neymiş. Bu da bütün sendikacıların kulağına küpe olsun.
Türk-İş’i merak ettim. Bu aysa hakkında ne düşünüyor diye. Bir şey söylüyor çok doğru, “Tüm fonlar batırıldı. İşsizlik sigortası fonunda biraz para var bunu batırmak için uğraşıyorlar. Türk-İş buna şiddetle karşı” diyor. Umarım bu şiddetli karşı çıkış sessizliğe dönüşmez.
KAHRAMANMARAŞLILAR'IN GAZETE İLANI
Bugün tüm gazetelerde tam sayfa ilan var, Kahramanmaraşlılar vermiş ilanı. 84 kuruluş imza atmış. Herhalde Maraş'ı kahraman yapan da bu ortak duygu. Birbirlerinin inançlarını ve etnik kimliklerini sorgulamadılar. Geçmişte acı olaylar yaşandı. Hiç kimse bu acı olayları desteklemez. Maraşlılar ortak bir ses çıkardılar onu da buradan ifade edeyim.
2011'DE VATANDAŞIN UMUDU CHP OLACAK
2011 yılı sorunlu bir yıl olacak. Ne kadar dileklerimiz güzelden yana olsa da sorunlu olacak... Düşünün bir iktidar... Tablonun hep iyi taraflarını gösteriyor... Ama tablonun iyi tarafları da azalıyor... Türkiye ciddi bir sosyal travmadan geçiyor... Cinayet haberleri günlük olaylar olarak görülüyor... Benimsemediğimiz olaylar gözümüzün önünden geçip gidiyor... İşsizlik gibi bir kabusa AKP hükümeti çözüm bulmadıi bulamadı... 2011 yılını umuda çevirmek bizim elimizde. Bunun için çalışmak, çalışmak zorundayız. Yasaklarla mücadele edeceğiz dediler, Türkiye'yi daha çok yasaklar ülkesine çevirdiler.
ÖNCEKİ HABERLER
