Hedef yeşil Eminönü

Eminönü'nün yemyeşil olmasını misyon olarak belirleyen belediye, yaptığı çalışmalarla göz dolduruyor.

Eminönü'nün ne kadar önemli olduğunu hiçbir zaman akıllarından çıkarmadıklarını vurgulayan Park ve Bahçeler Müdürü Atila Yıldırım, yaptıkları ve projesini hazırladıkları işleri şöyle sıralıyor... "Biz bakış açısıyız" Başkanımız park ve bahçelerimizin düzeninin, estetiğinin ve yeşilliğinin geleneklerimize uygun olmasını ister. İstanbul'a gelen herkes mutlaka Eminönü'nü görür. Dünyanın gözünün üstünde olduğu bir bölgede parkların temiz, yolların yemyeşil olması gerekir. Yaptığımız çalışmalarda hem eksilenleri tamamlıyor hem de var olanın sayısını artırmayı hedefliyoruz. Diktiğimiz ağaçların kalitesini yükseltiyoruz. Kavak ağaçlarını keserek yerine yüzyıl dayanacak ve estetik değeri yüksek kent ağaçları dikiyoruz. Otomatik sulama sistemi Pilot olarak Kadırga parkında uygulamaya başlayacağız. Bu sistemle yeşil alanlarımıza su taşımadan günün belli saatlerinde sulama yapacağız. Sistem insan olmadan çalışabilecek. 57 parktan 7-8 tane büyük parka otomatik sulama sistemini kuracağız. Özellikle gece yapılan sulamalarla verim yükselecek. Şu andaki müteahhit firmamız işi küçük bir maliyetle gerçekleştirebilir. Onay bekliyoruz. 2003 yılına kadar yapılmış olacak. Park Mobilyaları İSTON AŞ.'den hibe yoluyla alınan uzay tipi 75 adet park mobilyası yeniden düzenlenen parklara kondu. Cinci Spor Tesisleri, Küçük Ayasofya Camisi ve Mehmet Akif Parkı gibi noktalara yerleştirilen mobilyalar, daha önceden yerleştirilen belediyeye ait yaklaşık 200 banka destek oldu. Mobilyaların kurulmasında halkın daha çok kullandığı ve sosyal amacı önde olan kuruluşların tercih edildi. Camilere, vakıflara ve insanların para harcamadan dinlendikleri yerlere park mobilyası kurulmasına öncelik tanındı. İçinde büfe olan parklarda para kazanıldığı için oturma yerlerinin yapımını kiracılara bıraktık. Yol üzerindeki parkların oturma grubuna kavuşmasına özen gösterdik. Park yapacak alan yok Çok kıymetli bir bölge olduğu için park yapacak alan bulmakta zorlanıyoruz. En küçük yerleri bile değerlendiriyoruz. Bunlara rağmen İstanbul ve Türkiye ortalamasının çok üzerinde bir yeşil alana sahip olduğumuzu ifade edebilirim. Çocuklar parklara sahip çıktı Çevre haftasında her okula bir park vererek çocukların bilinçlenmelerini ve daha medeni insanlar olmalarını hedeflemiştik. Beklediğimizin üstünde verim aldık. Çocuklar kendilerine ait olan parkı koruyup temizledikleri gibi başka çocukları gerektiğinde uyarmışlar. Hatta "Amca bu çocukları uyardım ama çiçekleri koparmaya devam ettiler" diye şikayete gelenler oldu. Bir ağaç dikmenin ve park temizlemenin ne kadar güç şeyler olduğunu öğrendiler.