IŞİD ve El Nusra gibi radikal dinci örgütlerin birer Türkiye imalatı olduğunu vurgulayan HDP Eş Başkanı Ertuğrul Kürkçü hükümeti hedef aldı.
Abone olİNTERNETHABER.COM
HDP Eş Başkanı Ertuğrul Kürkçü partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada gündemi değerlendirdi.
Başta Ortadoğu'daki gelişmeler olmak üzere ülke gündemini yorumlayan Kürkçü hükümete dönük sert eleştirilerde bulundu. IŞİD ve El Nusra gibi radikal dinci örgütlerin birer Türkiye imalatı olduğunu vurgulayan Kürkçü bölgede geleceğe damgasını vuracak gücün Kürt hareketi olduğunu söyledi.
CHP ile MHP'nin Cumhurbaşkanlığı seçimleri için Ekmeleddin İhsanoğlu'nu çatı aday olarak göstermesini de yorumlayan Kürkçü CHP'yi topa tuttu. İhsanoğlu'nun HDP kriterlerine uymadığını vurgulayan ve bu nedenle destek vermeyeceklerini açıklayan Kürkçü, Köşk için kendi adaylarını çıkartacaklarını söyledi. HDP Eş Başkanı çatı aday için "şimdi adaylarını gördük. Bizim saydığımız hangi kritere uyuyor bu isim? Şimdiden diyoruz ki Allah onların yolunun açık etsin, gidebileceğiniz kadar gidin. Ne kadar gidebileceklerini de görüyoruz." dedi.
İşte Kürkçü'nin HDP grup konuşmasından satır başları:
SURİYE İRAN VE IRAK EGEMENLİĞİNİ KÜRT TOPRAKLARINDA KURDU
Irak Suriye Ürdün Lüban İsrail ve Körfez ülkelerinin doğal sınırları yok güç ilişkileriyle oluştu. Bu sınırlar içinde bir Arap modernleşmesi gerçkelşti Bu süreç 1906'lar boyunca Suriye ve Irak'ta büyük bir toplumsal hareket gelişti. Suriye Irak ve İran kendi ulusal egemenliklerini Kürtlerin toprakları üzerinde bina ettiler. O yüzden birbirleriyle iyi geçindiler. Bu modernleşme bir despotik rejimi doğurdu. Modenleşmenin ulus devlet inşaasında zor başat bir rol oynar.
IŞİD BİR TÜRKİYE İMALATIDIR!
Türkiye dış polikasını başarısız kılan şey gerçekçi olmayan hayallerdir. Suriye rejiminin 3 ayda yıkılacağını ve Halep'te namaz kılacaklarını söylediler. Bu nedenle mezhebi güçlere de destek verildi. Rejime karşı ayaklanan bütün çeteler ayrımsız desteklendi. IŞİD denen şey bir Türkiye imalatıdır. El Nusra cephesi de bir Türkiye imalatıdır. Öyle ki Muammer Güler tarafından Hatay Valisi'ne yazdığı genelge elden ele dolaşmaktadır. Bu genelgede El Nusra'nın nasıl desteklenmesi gerektiği Vali'ye teminat verilmektedir. Militanların Hatay üzerinden Suriye'ye geçişi için gerekenlerin yapılması istenmektedir. AKP'nin dış politikasıyla ilgili TBMM'de genel görüşme açılmasını isteyeceğiz.
DAVUTOĞLU BİZE DEDİ Kİ...
Davutoğlu bizi ziyaretinde dedi ki "biz aslında istikrarsızlığı gördük önceden." Ama hükümet IŞİD'i kendi davasıyla ortak gördüğü için kendisine dönük bir zarar gelmeyeceğini düşündü ve gafil avlandı. IŞİD ile bir karşıtlık içinde olmadıklarını ABD'nin zoruyla yardım etmiyor gibi gözüküp aslında yardım ettiklerini düşünüyoruz. Rojava'da Kürtlerin bir statü elde etmesini engellemek için bu çetelere destek verilmiştir. Kürt özgürlüğünü boğmak için Türkiye'nin bir dış politikta aparatı haline gelmiştir. Ama yanlış hesap Bağdat'tan döner burada da Musul'dan döndü. Kürtler konusunda Maliki de Haşimi de IŞİD de Türkiye de beraberdir. Mesele kendi hakimiyet mücadelesine gelinde işler değişir.
BÖLGEDE GELECEĞE KÜRTLER DAMGA VURACAK
Bölgede önümüzdeki yıllara Kürtler damga vuracaktır. Kürtlerin özgürleşmesine eşlik edenler kazanacaktır. Kürtler bölgenin en kararlı gücü olarak ortaya çıktı. Rojava'ya bakın muazzam bir örgütlenme örneği sunacaktır. Toplumsal İslam'ı hak olarak gören ama devlet işlerindn dini uzaklaştıran ve bunu uzlaşı ile yapan yepyeni bir uygulamadır. Bu sekülerlik önemli bir gelişme imkanı sunuyor. Özgürlük ateş bulaşıcıdır. Biz de istiyoruz ki Türkiye de Güney de bu ateşten payını alsın.
DIŞ POLİTİKADA KÖKTEN DİNCİLERİ DEĞİL KÜRTLERİ EKSEN ALACAĞIZ
Dış politikamızın en önemli ekseni kökten dinci örgütler değil Kürt hareketi olacaktır. İster Maliki ister başka bir yerden mezhebi baskıya da karşı olacağımız açıklıyoruz. AKP bizim uyarılarımıza rağmen bu çıkmaza girdi. Sayın Demirtaş'ın uyarıları apaçık Suriye'de yaşananları göstermiştir. ABD'nin ipiyle kuyuya inenler orada hiç bir zaman çıkamayacaktır.
AKP KÜRTLERE ÖZGÜRLÜK DEĞİL SADECE DİN KARDEŞLİĞİ ÖNERİYOR
AKP'nin özgürlükleri tanımadan kalekolları inşa etmesi 4 insanın hayatına mal oldu. Önümüzedeki günlere bir özgürlük havasıyla bakamıyoruz. Başbakan ve hükümetinuygulamalarına bakıldığında Kürt halkına sadece din kardeşliği ile bir insaf öneriyor. Gerçek özgürlükler sözkonusu olduğunda ise eveliyor geveliyor.
ÇATI ADAY
CHP Türkiye'de ezilen kesimler ve ezilen mezhepler için tek bir söz etmiş midir? Hayır tabi ki. Kılıçdaroğlu çatı aday tercihi ile bizim kendisine söylediklerimizden hiç bir şey anlamadığını göstermiş oldu. Bi kendisine kadının emeğin çocuğun özgürlüğüne önem veren, çözüm sürecini derinleştirecek bir isme destek veriririz dedik. Biz de bir aday göstereceğiz sizinkini de görelim dedik. Şimdi adaylarını gördük. Bizim saydığımız hangi kritere uyuyor bu isim? Şimdiden diyoruz ki Allah onların yolunu açık etsin, gidebileceğiniz kadar gidin. Ne kadar gidebileceklerini de görüyoruz.
KENDİ PARTİMİZDEN OLMAYAN BİR ADAYA DA AÇIĞIZ!
Kalekolların adayı ile çatı adayı ile HDP'nin önünde tarihi bir yol açıldı. Bu yoldan titizlikle geçeceğimizden herkes emin olabilir. Herkesin bizden beklediği olgunlukta bir adayı çokça görüşüp tartışıp ortaya çıkarmaya talibiz. Hatta kendi partimizden bir isim değil de daha uzaklara seslenebilecek bir adaya da hazırız. Yeni parti yönetimimiz bu adayı açıklamakla yükümlü olacaktır. Biz yeni yönetime temasları sağlanmış hazır bir zemin bırakacağız.