'HDP ile görüşeceğiz' diyen Kemal Kılıçdaroğlu: 'Bütün belediye başkanlarımızın telefonlarını dinliyorlar'
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu bir grup gazeteciyle gündemi değerlendirdi. Ekrem İmamoğlu'nun yerine kayyum atanacağı iddialarını sorulan Kılıçdaroğlu, "Bizim bütün belediye başkanlarımızın telefonlarını dinliyorlar. Başkanlar için özel masalar kurdular, bütün alınan elemanlara bakıyorlar. Baksınlar" dedi. Hükümete ekonomiyle ilgili sorular yöneltti.
Abone olGazetelerin Ankara temsilcileriyle bir araya gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, gündeme ilişkin soruları yanıtladı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na (İBB) yönelik başlatılan “terör teftişi” yapılmasının “gündemi değiştirme çabası olduğunu' belirten Kılıçdaroğlu, “Hazmedemedikleri için saldırıyorlar” dedi. HDP ile önümüzdeki hafta bir görüşme yapacağını belirten Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:
Müfettiş göndermekte geç kaldın kardeşim!
- Yerel yönetimlerde CHP’nin başarısını Erdoğan bir türlü sindiremedi. Belediye başkanının Milli İstihbarat Teşkilatı mı var? Ama onların yanında terör örgütleriyle kucaklaşan bir sürü adam var. Hazmedemedikleri için saldırıyorlar. İçişleri Bakanlığı müfettişleri görevlendirmiş. Geç kaldın kardeşim. Daha önce gönderseydin bari.
Bütün belediye başkanlarının telefonlarını dinliyorlar
- Sadece o değil ki... Bizim bütün belediye başkanlarımızın telefonlarını dinliyorlar. Başkanlar için özel masalar kurdular, bütün alınan elemanlara bakıyorlar. Baksınlar. Eğer terör örgütüyle iltisaklı varsa ilgili kamu kuruluşu devlet geleneğinde uyarılır. İktidarda kalmak için söylemeyecekleri yalan, atmayacakları iftira yok.
İstanbul’a Ekrem İmamoğlu'nun yerine kayyım atanır mı?
- “İstanbul’u alırsak seçimlerde istediğimiz kadar rahat para harcarız” gibi bir anlayışları olabilir. Hangi gerekçeyle yapacaklar? Bunu yaptıkları takdirde, umarım yapmazlar, Türkiye’yi kimsenin rezil etme hakkı yoktur. (Açığa alındı raporu verilir mi?) Öyle bir müfettiş olacağını sanmıyorum.
Canlı yayına çıkalım 10 dakikada Erdoğan’ı dağıtırım
Erdoğan, konuşmasının bütün bir saatini bana ayırmış. Bir saat konuşur ama 10 dakika cesaret edip televizyonda karşıma çıkamaz. Yüreğin varsa A-Haber duruyor orada, çık karşıma. Çıkamaz. İlk 10 dakikada dağıtırım onu ve tüm sinirlerini bozarım.
'Millet açıkça soyuldu'
- Dolardaki sert çıkış ve düşüşün topluma bir maliyeti oldu. İç güçlerin soygunu Erdoğan eliyle gerçekleştirildi. Grup başkanvekillerimiz bir araştırma önergesi verdi. İktidar, “Biz soygun yapmadık, CHP doğru söylemiyor” diyorsa bu önergeye “evet” demek zorunda. Erdoğan 22 Kasım’da kurdaki artışa, “Mandacı iktisatçıların reçetelerine itibar etmiyoruz” dedi. 3 Aralık’ta Çin modelini esas aldıklarını söyledi. Sonra “Ekonomik Kurtuluş Savaşı veriyoruz” dedi. Ama 13 Aralık’ta Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, “Dışarıdan bir saldırı yok” dedi. Orada şöyle dikkat çeken bir ifade var: “Millet dış güçlere odaklanmışken iç güçler tarafından soyulduk.” Aynen öyle. Bu millet açıkça soyuldu.
'Popstar seçmeyeceğiz'
- Cumhurbaşkanı adayı konusunda bir görüşmemiz olmadı. Erken buluyoruz. Hukuk, anayasa, özgürlükler konusunda görüş birliği sağlandı. Ekonomi konusunda da sağlanmalı. Bileşenlerle konuşursak cumhurbaşkanı olacak kişinin devleti tanıması, bilmesi lazım. Biz popstar falan seçmeyeceğiz. Hem ittifakı bir arada tutacak hem de devletteki dönüşümü sağlayacak birisi olması lazım.
- (Aday kim olacak tartışması...) Bu konunun tartışılması hiç doğru değil. “Siz ister misiniz?” Onore bir görevdir. İttifak aday ol deyince “olmam” diyemezsiniz. Bunu sağa sola çekmenin bir mantığı yok. Gazeteci arkadaşlar yorum yazıyor, ben de bazen tebessüm ederek okuyorum.
TÜİK’e randevu yanıtı
(TÜİK Başkanı Sait Erdal Dinçer’in, Kılıçdaroğlu’na randevu vermemesi ile ilgili, “Kurumu siyasi tartışmaların bir parçası haline getirmek istemedim” demesi) Kendi internet sitesini okumamış mı bu adam? Orada randevu almadan gelebilirsiniz diyor. Kendi sitesiyle çelişen bir adam TÜİK’i yönetir mi? Onun tek rolü Saray’dan aldığı talimatın gereğini yapmak. Gerçek rakamları açıklamıyorlar. Korkmalarından, utançlarından bu.
'HDP ile görüşme olacak'
HDP'nin yasalara göre kurulmuş siyasi parti olduğunu, önümüzdeki hafta kendileriyle görüşeceğini belirten Kılıçdaroğlu şunları söyledi: “HDP ile konuşacağız. Demokrasiyi savunuyorsanız, ‘Biz şu siyasi partiyle görüşmeyiz' demezsiniz. Eğer bir siyasi partinin terör örgütüyle bağlantısı varsa gereğini yaparsın. Yapmıyorsan suç işlemiş olursun. AKP şöyle bir siyaset izliyor: HDP kendisine yanaşır ve destek verirse sorun yok. Ama HDP, AKP'den uzaklaşırsa PKK ile bağlantılı olduğunu söylüyor. Doğuya gidince PKK'lı, batıya gelince FETÖ'cü oluyorsunuz. Bunlar FETÖ ile kucak kucağa yatmıyorlar mıydı? Terör konusunda tavrımız çok nettir.”