Cengiz Semercioğlu, Fatih Aksoy'a 'etek giy' diyen Bekir Hazar'da 'eşcinsel hastalığı' olduğunu yazmıştı. Bu sözleri duyup çıldıran Hazar, bugün ağır eleştiriler yaptı.
Abone olBekir Hazar, önceki gün yazdığı yazısında Fatih Aksoy'a 'etek giyme çağrısı' yapmıştı. Bu çağrı Cengiz Semercioğlu'nun sert tepkilerine neden olmuş, Hazar'da "eşcinsel korkusu" olduğunu söylenmişti. Bugün ise Hazar, adlı yazısında Semercioğlu'na ve tabiiki Aksoy'a ağır eleştiriler yönelltti. Bu sözlerden bayan yazarlarda arada payını aldı. Hazar şunları aktardı:
Erkeklerin, kadın kılığında bir evde yaşayacakları He is a Lady adlı yarışma programına RTÜK başkanının tepkisini yazmıştım bu sütunlarda...
Programın yapımcısı Fatih Aksoy "Etek giymek Türk erkeğine halel getirmez, bu bir oyun, eğlence" diyordu.
Biz de dedik ki; "Sevgili Fatih, ağda yaptırıp etek giyerek bu programa katıl... Biz de hem sayende eğlenmiş olalım, hem de samimi olduğunu anlayalım"...
Bu çağrı biraz ironi ile doldurulmuş olsa da, özünde yapımcı Fatih Aksoy'un sözlerinde samimi olmadığını göstermek vardı... Fatih Aksoy iyi bir ticaret adamı. Darphane gibi para basıyor. Allah daha çok versin, gözümüz yok. Ancak bir yerlerde durmasını, sebat etmesini de bileceksin... İşte bu yok Fatih'te...
Hürriyet Gazetesi'nden Cengiz Semercioğlu, olayı garip bir noktaya taşıdığımı öne sürmüş köşesinde... Fatih Aksoy'un "Bunlar homofobik yaklaşımlar" dediğini ve kendisinin de buna katıldığını belirtiyor. Homofobi, eşcinsel korkusu ve nefreti anlamına geliyor... Bazılarına göre bu bir hastalık...
Yani sizin anlayacağınız Fatih Aksoy ve Cengiz Semercioğlu RTÜK başkanı ile benim eşcinsel korkusu ve nefretiyle yaşayan bir hasta olduğumuzu öne sürüyorlar.
Evet benzer programlar bazı ülkelerde izlenme rekorları kırıyor. Doğru... Mesela Hollanda'da izledim. Adam stüdyoda "Eşimi aldattım" diye itiraf ediyor. Karısını alıyorlar içeri.. Ona da söyleyince ortalık karışıyor, kadın tekme tokat saldırıyor kocasına... Bodyguardlar ayırıyor. Ardından adamın aldattım dediği sevgilisi de içeri alınıyor. O da bir adam... İki adam birbirlerine sarılıyorlar, kadın yine saldırıyor... Hollandalılar buna gülüp geçiyor... Çünkü onların normal hayatları bu... Sokakta uyuşturucunun satıldığı, devletin uyuşturucu iğnesi dağıttığı ülke eşcinsel ve lezbiyenden geçilmiyor...
Bu programı İtalya'da izlettirebilirsin, çünkü ülkenin on milyonu eşcinsel.. Evlilik, aile olayı kalmamış... Akşam saatlerinde yüzbinlerce kadın sokaklara dökülüyor, ellerinde köpeklerle... Çünkü ne koca var, ne de çocuk... Yalnızlığı ve sevgisizliği başka yolla yeniyorlar...
Ama el insaf... Burası Türkiye be kardeşim... Burada çoğunluk ailelerde..
Oyun oynayacağız, eğleneceğiz diyerek nereye kadar gideriz, Türk toplumu ne kadarını kaldırır, hiç mi sorumluluğumuz yok..
Psikologlar, "Türk kadınında Ata-Semra hastalığı başladı" derken... TSemranami dalgaları hala geri çekilmemişken... Sen kalk bir de Türk erkeğine ağda yapıp etek giydir...
Milliyet'ten Ece Temelkuran sözü "Türk kadınını ekranda rezil ettik, biraz da erkeklerin rezilliğini görelim" noktasına taşıyor. Yani bir rezaletten bahsediyor.
Vatan'dan İclal Aydın'a göre medya dünyasında önemli noktalarda 'gay' gazeteciler var ve bunlar kendisi gibi insanlardan nefret ediyor. Kendisi gibi yazarların medyada yazı yazmaması için gayret ettiklerini belirtiyor ve ekliyor: "Bunlara göre güzel olmak, kadın olmak ve popüler olmak en büyük suç. Hele bir de evliyseniz ve çocuklu iseniz sizden daha fazla nefret ediyor. Olumlu yazılar yazana 'salak' gözüyle bakıyorlar. Bu grup iki seneye kadar medyadan beni yok edebilir."
Acaba bana HomofObİk diyenler Aİlefobİk mi? Ne dersiniz?
* * *
Deprem ve Tsunami bölgesinde CHA'nın da ekibiyle ilk günden beri görev yaptığını atlamışız önceki günkü yazımızda. Haklı olarak tepki aldık. İnsanız... beşeriz... şaşarız...
YAZI:Bekir HAZAR