Hayırdır ne oldu bunlara!

Biri 'ayağını denk alsın' demişti, öbürü 'ciddiye alınacak adam değil'... Ekrana çıktıklarında ise bakın nasıllardı.

Abone ol

İNTERNETHABER
Nur AKMAN

Ergenekon gözaltıları medyayı ikiye bölmüş Cumhuriyet Gazetesi yazarı Ümit Zileli ve Sabah Gazetesi yazarı Nazlı Ilıcak birbirine girmişti. İkili bu sert atışmanın ardından Siyaset Meydanı'nda karşı karşıya geldi. Ekran karşısındakiler kozlarını paylaşmalarını beklerken ikisi de "sözlerinin yanlış anlaşıldığını" belirterek polemiğe girmemeye özen gösterdi. Birbirlerine karşı olan nezaketleri ise dikkat çekiciydi...  

Programın sonundaysa ikili arasındaki hayranlık doruğa ulaştı. Neredeyse birbirlerine hakaret eden o gazeteciler gitmiş yerine, bambaşka insanlar gelmişti. Ilıcak Zileli'ye sözlerini geri aldırmayı bildi, Ilıcak da Balbay'la ilgili sözlerini düzeltti...

ZİLELİ: YANLIŞ ANLAŞILDIM

Siyaset Meydanı'nda barış rüzgarı eserken, 32. Gün programında ise neredeyse 3. dünya savaşı çıkıyordu. Yalçın Küçük ile Gülay Göktürk birbirine girdi. Haberin ayrıntıları için TIKLAYIN!

Önce sözü Nazlı Ilıcak'a "ayağını denk alsın" diyen Ümit Zileli başladı. Zileli o sözlerin uzunca bir konuşmanın parçası olduğunu belirtti. Zileli o gün sadece Nazlı Ilıcak'a değil, onun gibi "kesin yargı belirten" tüm gazetecilere seslendiğini söyledi. Zileli "yine olsa yine söylerim" tavrını sürdürdü.

Zileli o günkü konuşmasınında şunları söylemek istediğini belirtti:  

" 'Birileri çıkıp televizyonda bir şeyler söylüyorlar. Bu sadece gazetecilik ahlakına değil insan olma değerlerine de aykırı bir şeydir. Daha ne olup bittiği belli bile olmadan, yargı belirten cümleler kurmak ayıptır. Buradan bu arkadaşlara ve Nazlı Ilıcak'a özellikle sesleniyorum ayağını denk alsın. Sonra bir gün gelir bu sözlerin hesabı sorulur kendisinden' dedim." 

NAZLI ILICAK: YANLIŞ ANLAŞILDIM

Söz sırası kendine geldiğinde Ilıcak da, aynı Zileli gibi sözlerinin yanlış anlaşıldığını söyleyerek lafa başladı. "Askere yakın duran ve onlarla hareket ediyormuş izlenimi veren gazetecilerin de olduğunu söylemek istemiştim. Çünkü çıkan belgelerden anlaşılıyor ki bu işin medya ayağı da var" dedi.

Mustafa Balbay'la ilgili söylediklerini ise şöyle düzeltti:
"Gazeteciler zaman zaman kullanılabilirler. Balbay'ın da ismini söylerken gazetecilerin bilerek veya bilmeyerek kullanılmış olabileceğini söyledim.  Ben tecrübeli bir gazeteci olarak, bizzat kendim bunu yaşamış bir kişi olarak bunu belirttim. Yoksa ben hiçbir gazeteci arkadaşımın değil, hiç kimsenin hiçbir öğretim üyesinin de cezaevine girmesini istemem."

GERGİNLİK NASIL BAŞLADI?

Ergenekon gözaltılarına destek veren açıklamalarından sonra Ümit Zileli Nazlı Ilıcak'ı tehdit eder şekilde konuşmuş "Nazlı Ilıcak ayağını denk alsın. Söylediklerinin tutulur yanı yok. Bu bir hesaplaşmadır. Hesaplar mutlaka sona erecek" demişti. Ilıcak da Zileli'nin bu sözleri karşısında bu sözlere ; "Ümit Zileli ciddiye alınacak bir insan değil ki, tehditlerini ciddiye alayım" şeklinde cevap vermişti.

ZİLELİ ILICAK'A HAYRAN OLDU

Program boyunca ikili birbirleriyle son derece kibar ve alttan alan tavırlarla konuştu. Sonlara doğru Ilıcak'ın Ergenekon'la ilgili "Bekleyelim, ne Ergenekon'a ne öbür dava hakkında yorum yapalım" sözleri karşısında Zileli'nin sözleri şaşkınlık yarattı. "Nazlı Hanım sözlerinizle hayran bıraktınız kendinize..."

"Ayağını denk alsın" diyen Zileli gitmiş, yerine  bambaşka bir insan gelmişti. Ilıcak da beklediği fırsatı buldu. Zileli'ye o sözleri geri aldırdı. "O zaman ayağını denk alsın sözünüzü de geri alın yeri gelmişken" diyen Ilıcak'a Zileli "Başka kelimeler de kullanabilirdim" diye karşılık verdi. Ilıcak'ın son sözü ise her şeyi özetler gibiydi: "İnsanlar konuşa konuşa..."