Türkiye'de devletin nasıl soyulduğu, Meclis Kamu İktisadi Teşebbüslerine sunulan bir raporla ortaya çıktı.
Abone olÖnümüzdeki günlerde KİT Komisyonu’nda görüşülecek olan belgede, Tekel’deki 5,6 milyon doların nasıl buharlaştığı anlatılıyor. Yüksek Denetleme Kurulu’nun tespitine göre soygun şu şekilde gerçekleşti: Olten isimli bir firma 1997 yılında ihraç etmek kaydıyla Tekel’den düşük fiyatla 118 bin 200 kilo “2000” marka sigara aldı. Ancak Tekel sigarayı verirken, firma ile ilgili hiçbir araştırma yapmadı. “Olten”in sigarayı ihraç ettiği firma olarak da BİH gösterildi. Oysa BİH firması 1995 ve 1996 yıllarında Tekel’den sigara ihracatı yapmış ve bu ihracatta usulsüzlük saptanmıştı. BİH, hayali ihracat yapan bir firmaydı. Bütün bunlar kayıtlarda olmasına rağmen Tekel, Olten’e 2 milyon dolarlık satış yapmıştı. Firma, yasa dışı yollar ile sigaraları paraya çevirip ortadan kayboldu. Hiçbir ize de ulaşılamadı. İhraç kaydıyla aldığı 2 milyon dolarlık sigara bedeli, iç ve dış fiyat farkları nedeniyle 5,6 milyon dolara ulaştı. YDK raporuna göre soygun burada da bitmiyor. Satıştan iki ay sonra ödemenin yapılamayacağı Tekel yönetimi tarafından bilinmesine rağmen icra takibi bir yıl sonra başlatıldı. Bu arada da firmadan alınan teminatlar iade edildi. Tekel’in gerçek alacağının belirlenmesi ardından da ceza ve alacak davaları açıldı. Ancak bu aşamada da bir dizi ilginç gelişmeler yaşandı. Uzun süren ceza davası neticesinde delil yetersizliği nedeniyle takipsizlik kararı çıktı. Zira, Tekel’den aldığı 118 bin 200 kg “2000” marka sigaranın bedelini ödemeyen firmanın izine bir türlü ulaşılamıyordu. 1996 ve 1977 yıllarında Tekel ile ilişkisini sürdürürken İsviçre adresli firma, 5,6 milyon USD tutarındaki sigarayı alıp ortadan kaybolunca Türkiye’nin Bern Büyükelçiliği bir araştırma yaptı. Firmanın taşındığı ancak yeni adresinin bilinmediği ortaya çıktı. YDK raporunda gelişmeler anlatıldıktan sonra, “Ancak yaklaşık iki buçuk yılı aşan bir süre geçmesine karşın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Bakanlık Bürosu kanalı ile gönderilen söz konusu yazıya henüz bir yanıt gelmediği saptanmıştır. Bu davama 4 yılı aşan bir süre geçmesine karşın Olten firmasının varlığı, ortaklarının kim olduğu konusunda hiçbir gelişmenin sağlanamamasının yanında firma avukatlarının dosyaya sundukları yeni belgeler Olten firmasının varlığı konusundaki kuşkuları artırmıştır” ifadelerine yer verildi. Raporda, mevcut alacak davasının Tekel lehine sonuçlanması durumunda bile Olten firması ve ortaklarının saptanamamasının icra takibini uygulayacak muhatap bulunamaması sonucunu ortaya çıkaracağı vurgulandı. Rapor ne olacak? Meclis KİT Komisyonu, Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu’nun (YDK) sunduğu raporları ele alıyor. Oturum sonucunda KİT Komisyonu üyesi milletvekilleri, YDK raporu ve kurum yöneticilerinin açıklamaları ışığında ilgili yılın hesapları ibra ediyor ya da yargı yolunun açılması için ibra edilmemesi kararına varıyor. YDK’nın Tekel’le ilgili 2001 yılı inceleme raporu geçtiğimiz günlerde Meclis’e ulaştı. Komisyon, önümüzdeki aylar içinde konuyu gündemine alacak ancak kesin bir takvim de belirlemiş değil. Bu arada söz konusu iddiaların dile getirildiği dönemde Tekel Genel Müdürü olarak Mehmet Akbay görev yapıyordu. Özelleştirme İdaresi’ni bünyesinde barındıran Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın bu konuya nasıl bir yaklaşım göstereceği ise merak ediliyor.