Kürt siyasi hareketinin en önemli isimlerinden Hatip Dicle Diyarbakır cezaevinde Cumhuriyet'ten Utku Çakırözer'e konuştu. Lice'nin şifrelerini açıklayan Dicle "biz çözüm sürcinin rehineleriyiz" dedi...
Abone olİNTERNETHABER.COM
Cumhuriyet si yazarı Utku Çakırözer yaklaşık 5 yıldır Diyarbakır Cezaevi’nde tutuklu olan Kürt siyasi hareketinin önde gelen isimlerinden Hatip Dicle ile görüştü.
LİCE'DE OLAN BİTENİN ŞİFRELERİ
24 Aralık 2009’dan bu yana tutuklu olan Dicle, Anayasa Mahkemesi kararları ve gündemdeki yeniden yargılamalar konusunda çarpıcı değerlendirmeler yaptı. “Biz de burada rehineyiz. PKK ile ilgili. Çözüm süreci için bizi rehine tutuyorlar." diyen Hatip Dicle, KCK operasyonları ile Kürt hareketinin yetişmiş kadrolarının hapse atıldığını ve dışarda ortaya çıkan boşluktan dolayı eylemlerde ölçünün kaçtığını söyledi. "Gençlerin önderleri içeride. Yerlerini doldurmaya kalkanlar ise ölçüyü kaçırıyor. Lice’de yaşanan budur." diyen Dicle ilginç bir tespitte bulundu: Bayrak olayı ise karanlık bir olay. Hâlâ yakalanamamış olması ilginç.
İşte Çakırözer'in Hatip Dicle ile yaptığı röportajdan çarpıcı bölümler:
KCK DA YENİDEN YARGILAMAYA KONU OLMALI
“Bu kararlarla özel yetkili mahkemelerin adil yargılama yapmadığı bir kez daha en üst seviyede tescil edilmiş oldu. Odatv, Ergenekon, Balyoz ve Şike... Hepsinde adil yargılama eksikliği görüldü. O zaman bizim de yeniden yargılanmamız lazım. KCK davalarından 8 bin kişi yargılandı. Bunların 2-3 bini halihazırda hükümlü statüsünde. Yargıtay’dan hâlâ onama kararları çıkıyor. KCK davalarında da yeniden yargılama yolu açılmalıdır. Bu toplumsal barışa katkı sağlayacak bir adım olacaktır.”
BALYOZ KARARI BİR İLK! DEMEK Kİ DALGA BİTTİ GEÇTİ!
“Balyoz’da hükmü kesinleşen insanların elini kolunu sallayarak dışarı çıkması Türkiye’de bir ilktir. Çok tarihidir. Birdenbire bu insanlar tertemiz dışarı çıkıyor. Bunun artık sonucu belli. Nedir o? O dalga bitti, geçti demek.”
SADECE BALYOZ DEĞİL KCK DAVASI DA KUMPAS!
“Sadece Ergenekon, Balyoz değil, KCK davası da komplolarla dolu. Balyoz davasında nasıl sahte dijital deliller varsa bizim davalarımızda da sayısız vahim hata var. ‘Bu telefon bana ait değil’ diyorsun. Ama hâkim inceletmiyor, ‘En son karar vereceğiz’ deyip bekletiyor. Ama şimdi inceletse hukuksuzluk ortaya çıkacak. Balyoz’daki kumpasın aynısı burada da yapıldı.”
HANEFİ AVCI BİLE KCK SANIKLARI ÇIKMALI DEDİ
“Yargılananlar hep siyasi faaliyetlerinden ceza aldılar. Genelde BDP’nin seçimle gelmiş yerel yöneticileri, il ve ilçe yöneticileri. Yürüyüşlerden, bildirilerden, basın açıklamalarından yargılandılar ve ceza aldılar. Bakın Hanefi Avcı çıkınca ‘KCK davasında yargılananlar da çıkmalı. Onlar seçilmiş siyasetçiler’ dedi. Diyarbakır’da polis şefliği yaptı, bu bölgeyi iyi biliyor.”
ANAYASA MAHKEMESİ'NDE AYRIMCILIK VAR
“Ben 4 buçuk yıldır tutukluyum. Mahkemeye uzun tutukluluk nedeniyle şubatta başvurdum. ‘Acil’ diye başvuruyoruz yine de bir şey çıkmıyor. Orada da ayrımcılık var. Her ay itiraz dilekçesi veriyor avukatlarımız, her birimiz için. Ama tek sayfa karar veriyorlar elimize. Hani kanun çıkmıştı? O kararlar basmakalıp olmayacaktı hani? Kaçma ve delil karartma şüphesi diyorlar. Hiçbirimiz kaçmadık. Batman Belediye Başkanı’nı makamından aldılar.”
ÇÖZÜM SÜRECİNİN REHİNELERİYİZ
“Biz de burada rehineyiz. PKK ile ilgili. Çözüm süreci için bizi rehine tutuyorlar. (Balyoz’da yargılanan subayların ‘PKK yüzünden rehin tutuluyoruz’ şeklindeki değerlendirmelerini anımsattığımızda) Bence onlar şimdi bu fikirlerini bir daha gözden geçirsinler.”
DIŞARDA KİMSE KALMADI VE EYLEMLERDE ÖLÇÜ KAÇTI
“Devletin en büyük hatası KCK operasyonlarıdır. Hatalı oldu, çözüme hizmet etmedi. Yetişmiş siyasi kadrolarımıza öyle bir darbe indirdi ki basın açıklaması yapacak arkadaş bile kalmadı illerde. Siyasette olgunlaşan isimleri cezaevlerine doldurunca, yerlerini onlar kadar usta olmayan isimler dolduruyor. Onlar da demokratik eylemlerin dozunu ayarlayamıyor. Gençlerin önderleri içeride. Yerlerini doldurmaya kalkanlar ise ölçüyü kaçırıyor. Lice’de yaşanan budur. Ama KCK karar aldı, Öcalan devreye girdi. Ve konsensus sağlandı. Bayrak olayı ise karanlık bir olay. Hâlâ yakalanamamış olması ilginç.”
ON GÜN İÇİNDE ADIM ATILMASI BEKLENTİSİ VAR
“Bir hafta, on gün içinde adım beklentisi var. Bu yönde hazırlıklar da var. Ama hükümet sağlam adım atma konusunda çok ürkek. Şimdi bu adımların Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde mi yoksa sonrasında mı atılacağını merak ediyoruz hepimiz. Taraflar karşılıklı olarak sorumluluklarını yerine getirmeli. Çözüm sürecinde on yıllardır ilk defa çift taraflı ateşkes hali var. Silah patlamaması çözüme ilgiyi ve desteği artırıyor. Bunu önemli bir zemin olarak görmek, buradan geri gitmemek lazım. Türkiye toplumunun çıkarına olan budur.”
HASTA TUTUKLULARA ACİL TAHLİYE
Dicle, birkaç ay önce yaptığımız ilk görüşmede “cezaevindeki hasta tutukluların” durumunun kamuoyuna anlatılması için yardım rica etmişti. Dünkü görüşmemizde, hasta tutukluların durumunda en ufak bir iyileşme olmadığını vurgulayarak, hükümete bir kez daha bu tutukluların tahliyesi çağrısında bulundu.
RÖPORTAJIN TAMAMI İÇİN