BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,75
ALTIN 2.968,40
HABER /  GÜNCEL

Hatay depreminde tek bir hasar bile almadı! Hatay'daki ikiz kulelerin sırrı çözüldü

İskenderun da sahil şeridindeki pek çok binada hasar oluşurken 87 metrelik iki kuleye sahip yapıda izolatör olmamasına rağmen hasar oluşmadı. Alışveriş merkezi içerisindeki bir zücaciyede tek bir parça dahi yerinden oynamadı.

Abone ol

Kahramanmaraş merkezli depremler Hatay’ın İskenderun ilçesinde de yıkıma ve hasara yol açtı. Kentin en fazla zarar gören bölgelerinden biri olan sahil bandında birçok yapı yıkılırken, ayakta kalanlarda da zemin sıvılaşması nedeniyle hasar oluştu. Bölgede iki uzun kulesiyle dikkat çeken alışveriş merkezi, otel ve rezidanstan oluşan yapıda hasarın oluşmaması dikkatlerden kaçmadı. 

Ayrıca izolatörün bulunmadığı yapıda alışveriş merkezi içerisindeki iş yerlerinde hiçbir eşyanın hasar almamasının yanı sıra devrilmemesi görenleri hayrete düşürdü. 19 katlı ve 87 metre yüksekliğe sahip iki kulesi bulunan yapının önünde yolda dahi çökmeler yaşanırken, binada adeta oynama yok.



Proje başladıklarında zeminin gevşeme ve sıvılaşmanın olduğunu ifade eden Alışveriş merkezi yönetim kurulu başkanı Edip Zelluh, projede alınması gereken tüm önlemleri aldıklarını ifade etti.

Projedeki planlamaya göre birkaç ayda bitmesi planlanan zeminin 1,5 yıl sürdüğünü vurgulayan Zelluh, “Türk mühendislerin öncülüğünde projeye başladık. Çok zor bir zemindi. Normalde birkaç ayda bitmesi gereken zemin 1,5 yıl sürdü.

Kazıklar 57 metreye kadar indi, diyafram duvarlar yapıldı. Sadece zemin değil, aşağıya doğru indikçe yanlardan büyük basınç vardı. Bunların hepsine önlem alınması lazımdı. Bu tür zeminlerde depremin ardından sıvılaşma ile bina oynayabilir. Bina sağa ve sola yatabilir, bunların önlemlerinin alınması gerekir. Burada sadece dikey kazıklarla kalmadık. Yatay çivi şeklinde kazıklar çaktık” dedi.



Sahil şeridindeki pek çok yapıda hasarın oluştuğunu belirten Zelluh, “Buradaki depremin sonrasında sahil bandında zemin 50-60 santimetre aşağıya çöktü. Bu yüzden pek çok bina kullanılamaz hale geldi. 

Bizim binamız kendi kotunda kalarak depremi hasar almadan atlattı. Burada sadece maliyet hesaplanmadı. İnsan kaybının önüne geçildi bu sayede. İzolatör kullanmadık. Bina yapılırken son 60 yılın kayıtlarına bakıldı. 

Hava durumlarına, tarih boyunca yaşanan depremlere bakıldı. Bütün bunları düşünülerek en doğru şekilde yapıldı. Bu yüzden izolatöre ihtiyaç duyulmadığı da projenin şimdiki halinde de belli oluyor” şeklinde konuştu.