Hasta pijamasını bir anda indirdi

Hemşirelerde ne hikayeler var. İşte onlardan bir de 23 yıllık hemşire Handan Haktanır. Anılarını bir kitapta topladı..

Eskişehir Devlet Hastanesinde görevli 23 yıllık hemşire Handan Haktanırlar (41), anılarını ''Anlatmazsam Ölürüm'' adlı kitapta topladı.

Hemşire Haktanırlar, yaptığı açıklamada, 10 yaşında geçirdiği bir ameliyatta kendisiyle yakından ilgilenen bir hemşirenin tutum ve davranışlarından etkilenip hemşire olmaya karar verdiğini belirtti.

Hemşire olduğu 18 yaşından beri yaklaşık 23 yıldır Türkiye'nin birçok bölgesinde görev yaptığını ifade eden Haktanırlar, bu sürede pek çok trajikomik olaya tanıklık ettiğini kaydetti.

Haktanırlar, yaklaşık 50 gerçek hikayeden oluşan bu kitabı bir yıllık hazırlık döneminin sonunda kitaplaştırdığını belirterek, şunları söyledi:

''Toplam 128 sayfa olan kitabım bir firmanın sponsorluğunda bastırıldı. İnternetten de satışa sunuldu. Hastanede yaşanan gerçekleri insanlara aktarırken, gelecek kuşak hemşirelere ışık tutmak, yol göstermek, diğer insanlara bu ortamı keyifli bir şekilde anlatmak istedim. Hastanede çalışan, değişik görevler yapan birçok insan var. Hastane denilince sadece doktorlar ve hemşireler akla geliyor. Oysa, terziler, şoförler, aşçılar, berberler ve imamlar da hastanede çalışıyor. Kitabımda onlara dair ilginç anılara da yer verdim.''

''Anlatmazsam Ölürüm'' adlı kitapta Haktanırlara ait hikayelerden ikisi şöyle:

''KAPININ AÇILMASI İÇİN 4 DEFA 1'E BASIN''

''Uzun süre uğraşmasına rağmen bir türlü kapıyı açmayı başaramayan bir hasta, tesadüfen oradaki bir hemşireyi görüp soruyor:

''-Hemşire hanım, bu kapı nasıl açılıyor? İçeri gireceğim.

-Dört kez bir tuşuna basın, kapı açılır.

-İyi de hemşire hanım, burada sadece bir tane 1 var. Hemşire hastayı fazla bekletmeden kapıyı kendi açtı ve hasta servise girebildi.

HEMŞİRE HER ŞEYE BAKABİLİR

Yeni yatış yaptığımız hastanın dosyasına kişisel bilgilerini not ediyoruz. Yaşını, kilosunu, kronik hastalıklarını, adresini yazıyoruz. Hemşire bankosunun yanında yerde bir tartı aletimiz var. Ameliyat olacak hastaların kilolarını dosyalarına yazmak zorundayız. Anestezi uzmanı bu kilolara göre hastaların ilaç dozlarını ayarlayacak. İşte bu yüzden her gelen hastayı bu tartıda tartıyoruz.

İsmi Ahmet olan yaşlı hastaya yatış yapıyorum. Bütün bilgilerini dosyasına doldurdum. Kolundan tuttum, tartıya götürüyorum. 'Ahmet bey kilonuza bakacağım' dedim. Hasta pijamasını bir anda indirdi, iç çamaşırını çıkarıyor. 'Ne yapıyorsun' dedim. Şaşkınlık içindeyim. Külotuma bakacakmışsın ya!

'Yok' dedim, 'seni tartacağım. Kilo kilo...' Bu olaydan sonra hastanın kolundan tutup getirirken, 'Sizi tartacağım' diyorum. Bu bana iyi bir ders oldu.''