Irak'ın hakkında kırmızı bülten çıkarttırdığı Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık El Haşimi hakkında bir işlem yapılmayacak.
Abone olIrak, 167 PKK'lının iadesi için Türkiye'ye yıllardır cevap vermediğini unuttu. Türkiye'ye sığınan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Haşimi'yi istedi.
Üst düzey bir yetkilinin konuyla ilgili sözleri Bugün gazetesinde yer aldı: "Bu konu siyasi birmesele. O yüzden Haşimi'nin gözaltına alınması veya tutuklanması söz konusu değil."
‘YAZILARA BİLE CEVAP VERMEDİNİZ’
Aynı yetkili, Türkiye'nin aynı şekilde kırmızı bültenle aradığı 167 üst düzey PKK/KCK yöneticisinin yıllardır Irak tarafından iade edilmediğini hatırlattı: "Irak interpolü'ne PKK'nın sözde Yürütme Konseyi üyeleri ve yöneticilerinin yakalanıp iadesi için çok sayıda yazı gönderdik. Bırakın teröristleri yakalamayı lütfedip resmi yazılarımıza dahi yanıt vermediler. Şimdi bizden 'Haşimi'yi yakalayıp bize iade edin' diyorlar."
PROSEDÜR TÜRKİYE'DE
Kamil Elibol imzasıyla yer alan ve manşete taşınan haberde prosedürle ilgili bilgiler yer aldı:
İnterpol'ün prosedürüne göre hakkında difüzyon ya da kırmızı bülten kararı olan suçlular saklandıkları ülkede polis tarafından yakalanıyor. Uluslararası aranan kişiyi yakalayan ülke İnterpolü karar çıkaran ülke İnterpolüne, "Aradığınız kişiyi yakaladık" diye bilgi veriyor. Her iki ülke adalet bakanlıkları arasında iade süreciyle ilgili yazışma trafiği başlıyor. Sürecin sekreteryasını İnterpol yapıyor. İade işlemleri "gönüllülük" esasına dayanıyor, yani zorunluluk bulunmuyor. Aranan suçlunun neden iade edilmediği arayan ülkenin Interpolüne gerekçesiyle bildiriliyor. Ancak gerekçe açıklamak zorunluluğu da söz konusu değil. Aranan kişi ile ilgili yargı kararları tercümesi yapılmış olarak dışişleri bakanlıkları üzerinden adalet Bakanlıklarına gönderiliyor. Tercüme edilmiş mahkeme dosyası 40 gün içinde yakalayan ülkedeki adalet bakanlığına ulaşmaz ise iade süreci otomatik olarak kalkıyor.
NiSAN AYINDAN BERİ TÜRKiYE’DE
Şiiler'in kontrolündeki merkezi Irak hükümetiyle ters düşen Tarık El Haşimi hakkında 19 Aralık 2011'de Irak'ta terör eylemlerine destek verdiği gerekçesiyle tutuklama kararı çıkarılmıştı. Bu karar üzerine önce Kuzey Irak'a sığınan Haşimi, daha sonra Katar ve Suudi Arabistan'a, nisan ayı başında da Türkiye'ye gelmişti. Haşimi'nin 6 kişinin ölüm emrini verdiği iddiasıyla yargılandığı dava Irak'ın başkenti Bağdat'ta başlamıştı. Haşimi'nin avukatları davanın ağır cezada değil federal mahkemede görülmesi itirazında bulunmuştu.