BIST 9.916
DOLAR 35,22
EURO 36,67
ALTIN 2.962,90
HABER /  GÜNCEL

Haşeratle yoğun mücadele

Park ve Bahçeler Müdürlüğü, ağaçları tahrip eden ve ilkbaharda piknik yapan vatandaşların kaşınmasına neden olan çam tırtılıyla mücadelesini sürdürüyor.

Abone ol

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Geliştirme Daire Başkanlığı bünyesinde başarılı çalışmalarını sürdüren Park ve Bahçeler Müdürlüğü, ağaçları tahrip eden ve ilkbaharda piknik yapan vatandaşların kaşınmasına neden olan çam tırtılı (Thaumetopoea Pityocampa) ile mücadelesini sürdürüyor. Çam ağaçları üzerindeki beyaz pamuksu tırtıl keseleriyle kendini belli eden Çam Kese böcekleri, aslında bir kelebek türüdür ve bu kelebeklerin tırtılları ülkemizdeki orman zararlısı böcekler açısından önemli bir yer işgal ediyor. Üst üste birkaç yıl bu zararlının tahribatına uğrayan ağaçlarda boy büyümesi geriliyor ve hacim kaybı oluşuyor. Çamkese böceğinin tahribatı kış aylarında, yani ağacın gelişme dönemi dışında olduğu için herhangi bir ölüm söz konusu değildir. Ancak yoğun ve arka arkaya birkaç sene devam eden tahribat ağacı zayıf düşürerek kabuk böcekleri ve diğer sekonder zararlıların gelmesine zemin hazırlamış olur. Bu böcekler başta Kızılçam (Pinus brutia) olmak üzere Karaçam (Pinus nigra), Sarıçam (Pinus silvestris), Pinus maritima, Pinus halepensis, Fıstık Çamı (Pinus pinea), Lübnan Sediri (Cedrus libani) bazen de Juniperus excelsa'larda tahribat yapıyor. Böcek yoğunluğu az olduğu zaman genellikle orman açıklıklarının kenar şeridinde veya münferit ağaçlarda görülür. Fakat yoğunluk arttıkça arız olduğu ağaç adedi çoğaldığı gibi her ağaçta görülen kese adedi de çoğalır. Çamkese böceği kitle üremesi yaptığında ibrelerin tamamını yok ederek ağacı çıplak hale getirir. Tırtıllar keselerini genellikle tepe sürgünlerine yakın dallara veya tepe sürgününün bulunduğu dal çatallarına yapar. İlk 3 gömlek değişimine kadar devamlı sürgün değiştiren zararlı kışlık kesesini ördükten sonra bir daha kese değiştirmez ve onu barınak olarak sonuna kadar kullanır. Zararını bu keseden çıkıp dolaşarak yapar ve aynı keseye döner. Çamkese böceği Anadolu'nun güney, batı ve kuzey kısımları, batı ve orta Karadeniz Bölgesinin güney kesimlerinde yayılış gösterir. Yoğunluk genellikle rakım yükseldikçe ve bakı kuzeye kaydıkça azalır. Çamkese böceği yumurtalarını 2 veya daha fazla ibreyi birleştirmek suretiyle, genellikle ağacın alt dallarına bir mısır koçanını andırır şekilde dizeler halinde bırakır. Olgun tırtılların boyu 35-40 mm ye ulaşır. Tırtılın iki dönemi vardır. Birincisi yumurtadan çıkışı ile ilk soğukların başladığı ve kışlık keselerini örmeye başladıkları, üçüncü deri değiştirmesine kadar geçen Ekim-Şubat dönemdir. Bundan sonra ikinci dönem başlar. Bu da üçüncü deri değişiminden, krizalitleşme için toprağa inmeye başladıkları zamana kadar geçen dönemdir. Bu dönemde keseleri ağızlarından salgıladıkları ipeğimsi bir madde ile devamlı takviye ederler. Bu madde ilk zamanlar parlak bir görünümde olup sonra matlaşırlar. Tırtıllar genellikle geceleri beslenirler. Kapalı havalarda gündüz de beslendikleri görülmüştür. Isı 6 °C nin altına düştüğü zaman yuvalarından çıkmazlar. Olgunlaşan ve krizalitleşmek için mutlaka toprağa inen tırtıllar, kendilerine kestane renginde oval birer koza örerler. 4 ay devam eden krizalit dönemi sonunda, yani Eylül ayında ergin.hale geçerek topraktan çıkarlar. Ancak bu krizalitlerin tamamı aynı senede ergin hale gelmez, diyapoz halinde 4 yıl toprak altında kalabilir. Bu yüzden çamkese böceği ile mücadele projeleri dört yıllık periyotlara göre yapılır. Ağustos sonu ve Eylül başlarında kelebekler kozayı delerek topraktan çıkar. Bu zamanda dişi kelebeğin abdomeni yumurta ile dolu vaziyettedir. Çiftleştikten sonra erkek ölür. Dişi kelebek ise çiftleşmeden sonra bir gün içersinde yumurtalarını koyarak yumurta koçanını meydana getirir. Kısa bir müddet sonra oda ölür. Mücadele Şekli; Çamkese böceği ile mücadele yöntemleri kısaca mekaniksel, kimyasal ve bu ikisinin kombine edilmesi demek olan entegre mücadele ve ayrıca biyolojik mücadele olmak üzere gruplandırılabilir. 1- Mekaniksel savaş: Keseleri ağaç üzerinden kesip toplayarak yakma, yumurta koçanlarını toplamak suretiyle yok etmek, krizalitlerini topraktan çıkarıp toplayarak yok etmek ve nihayet keseler içersine petrol dökmek suretiyle öldürmek şeklinde uygulanır. 2- Kimyasal savaş: Çamkese böceği ile mücadelede en uygun zaman tırtılların l. ve 2. stadlarda, çok küçük ve korumasız olduğu, parazit ve yırtıcıların ise henüz doğada bulunmadığı evrede yapılan ilaçlama kesin netice vermektedir. İlaçlama, yağışsız ,açık mümkünse çok hafif meltemli bir havada yapılmalıdır. Bunun için yerel meteorolojik durum iyi takip edilmelidir. Kimyasal mücadelenin en büyük sakıncası çoğu zaman faydalı böceklerinde yok edilmesidir. 3- Biyolojik savaş: Bu yöntem, gerek yapay olarak üretilen gerekse doğada mevcut organizmaların korunması şekliyle çoğaltılan canlılardan yararlanarak, zararlı böceklerin populasyonunu azaltmak ve onları zararsız halde baskı altında tutabilmek yöntemidir. Biyolojik mücadelede; virüslerden başlamak suretiyle bakteriler, mantarlar, protozoerler, nematodlar, akar ve örümcekler, binlerce yırtıcı ve parazit böcekler, böcekçil kuşlar da çok özel ve önemli bir yer işgal eder. Bu konuda ülkemizde de 1973 yılında buyana sürdürülen çalışmalardan olumlu sonuçlar alınmaya başlandı.