Rojava’dayım. Türkiye, Irak ve Suriye sınırlarının buluştuğu yerde… Burada devrim heyecanıyla, Tayyip Erdoğan ve Mesut Barzani’ye duyulan hendek tepkisi iç içe…
Abone olBir süredir yazı yazmadığı için medya dünyasında "kayıp" ilan edilen Hasan Cemal meğer çok zaman yaptığı gibi yine haber peşinden Kürdistan coğrafyasına gitmiş. Üstelik bu kez hedefinde Batı Kürdistan diye de bilinen, halen sıcak savaşın sürdüğü Suriye'nin Rojava bölgesi var.
Hasan Cemal, bugün ilk Rojava yazısını yazdı. Yazısının mahrecinde, bulunduğu yeri: DERİK, Rojava'nın Cizre Kantonu diye duyuran Hasan Cemal yazısında Apo ve PKK'nın Rojava Devrimindeki rolü ve Irak Kürdistanı tarafından sınıra kazılan hendeği işledi.
İşte çarpıcı bölümler:
BURASI KÜRDİSTAN COĞRAFYASI
"Mezopotamya'nın sonsuzluğa doğru akıp giden yemyeşil güzelliğinin içinden geçerek yol alıyoruz.
Solumuzda, biraz uzaktan Cudi Dağları yükseliyor.
Burası, Kürdistan coğrafyası.
Türkiye, Irak ve Suriye sınırlarının buluştuğu ya da Kürdistan'ın üç parçasının birleştiği üçgendeyiz.
Solumuzda Türkiye Kürdistanı, Kürtlerin sadeleştirmesiyle Kuzey, karşımızda Irak Kürdistanı, yani Güney, bizim cuma günü ayak bastığımız yer ise Suriye Kürdistanı ya da Rojava (Batı).
Elini uzatsan Güney'in sınır kapısıSemalka, Dicle Nehri, Zaho, Habursınır kapısı...
Kaç zamandır kıyamet kopuyor.
(...)
IRAK'TAN DÜRBÜN İLE İZLENEN PROTESTO
Eylem alanı kurulmuş, sürekli dalgalanan rengarenk bir topluluk...
Zılgıt çeken kadınlar...
Apo'lu bayrak sallayan kadınlar...
Ağırbaşlı erkekler...
Hoplayıp zıplayan kızlı erkekli çocuklar...
Güleryüzlü insanlar...
Bazı kadınlar sarılıp sarılıp öpüyor.
Alanda kulakları sağır edercesine çalan YPG (Rojava Halk Savunma Güçleri) marşları...
Hiç bitmeyen heyecan halleri...
Kalabalık dalga dalga hendeğe doğru akıyor.
Hendeğin karşı tarafında Irak Kürdistan yönetiminin askerleri ellerinde dürbünler protesto eylemini izliyor.
Kimi avuçlarıyla, kimi kürekleriyle hendeğe doğru taş toprak atıyor.
Biri diyor ki:
(...)
HER YERDE APO!
Yol üstünde ne kadar çok kontrol noktası geçtik.
Göğüslerinde asayişyazan, elleri kalaşnikoflu, bazıları erkek, bazıları kadın askerler.
Erkeklerin bayrağı sarı zemin üstüne kırmızı yıldız, kadınlarınki kırmızı zemin üstüne sarı yıldız taşıyor.
Derik’te Süryanilerinasayiş gücüne de rastladık.
Erkekler, kısa adı YPG olan Halk Savunma Gücü’nü oluşturuyor. ‘Kadın ordusu’nun adına gelince, YPJ...
Derik yakınındaki bir YPJ noktasında duruyoruz. Anlamlı bir fotoğraf karesi yakalıyorum. Bir tepeciğin üstüne beyaz taşlarla Apo ve YPJyazmışlar. Üstünde de, ellerinde kalaşnikoflarıyla sohbet eden kadın askerler, bana poz vermelerini istiyorum, kırmıyorlar.
Güney’den, Rojava’nın Cizre Kantonu’na adım attığım cuma gününden itibaren nereye başımı çevirsem Öcalan’la karşılaşıyorum.
Her yerde Apo!
Biri diyor ki:
“Her yerde Apo olduğu için Barzani, KDP kızıyor, tepki gösteriyor. Çünkü Apo, Kürdistan’ın dört parçasında da örgütlü, nüfuz sahibi... Bu da Barzani’yi rahatsız ediyor.”
PKK VE ÖCALAN ROJAVA DEVRİMİNİN NERESİNDE?
İçlerinde meslektaşlarımın da bulunduğu bazıları Türkiyeli, bazıları Suriyeli Kürtlerle sohbet ederken soruyorum:
“Rojava devrimi ne demek?”
Yanıtlar şöyle geliyor:
“Halkların özgürlüğü...”
“Yeni demokrasi modeli...”
“Bugüne kadar Kürdistan’ın üç parçasında yaşamış bir Kürt genci olarak kendimi ilk kez özgür hissettiğim bir devrim...”
“Halkların birliği...”
İkinci sorum:
“Kürtler bu devrimin neresinde?”
Yanıtlar:
“Devrimin öncülüğünü şu anda Kürtler yapıyor.”
“Öncülük Kürtlerde...”
Üçüncü sorum:
“Öcalan, Rojava devrimin neresinde?”
Yanıtlar:
“Apo, Rojava devriminin felsefesidir.”
“Apo belkemiğidir bu devrimin.”
“Rojava Apo’nun devrimidir.”
Dördüncü sorum:
“PKK, devrimin neresinde?”
Yanıtlar:
“PKK bu devrimin merkezidir.”
“PKK bu devrimin harcıdır.”
“PKK bu devrimin itici gücüdür.”
“PKK bu devrimin dayanağıdır.”
“PKK bu devrimin destekçisidir.”
Biri, sözü tekrar Öcalan’a getiriyor:
“Rojava devrimi Apo’nun eseridir.”
Şöyle devam ediyor:
“Öcalan’ın Rojava’daki nüfuzudur, Barzani’nin kazdığı hendeğin altında yatan gerçek... Barzani bugüne kadar uluslararası sahnede Kürtler açısından tek muhatap kabul edildi. AmaRojava böyle giderse, uluslararası alanda yeni bir muhataplık odağı olarak sahneye çıkacak. Barzani bunu istemiyor. Rojava da uluslararası sahneye çıkacaksa, o da benimle çıksın istiyor. Barzani’nin iddiası bu...”
Rojava’da devrim heyecanı devam ederken, benim yazılar da bir süre daha devam edecek.