BIST 10.025
DOLAR 35,16
EURO 36,68
ALTIN 2.956,54

Hangi birimizi çağıracaklarmış!

Bahanelerin arkasına sığınmakla yollar aşınmaz. Gelin hep birlikte bu kanayan yaraya parmak basalım ve İnternet Medyası'nın geleceğine ipotek koymayalım.

TOBB'un Medya Meclisi'nde, gazetelerin temsilcisi var, televizyonların temsilcisi var. STK'lar var. Kamu kuruluşları var. Bir tek İnternet Medyası temsilcileri yok.

Neden?

Nedeni, çok sayıda İnternet sitesinin olmasıymış!

Bir tek TOBB'da karşıma çıkmıyor bu sözler. Ne yana dönsem, aynı şeyleri işitiyorum:

"İyi de kardeşim, hangi birinizi çağıralım!"

Söylenmek istenen şu; "Çok sayıda İnternet sitesi var, birini çağırsak, birisiyle ilgilensek, birisine röportaj versek, ötekileri karşımıza almış oluruz."

Bunu söyleyenler haksız değil.

Çok sayıda sitenin olduğu gerçeğini  hiç kimse görmezden gelemez çünkü. Ancak, bu çok sayıdaki site arasında kimlerin etkin, kimlerin aktif, kimlerin güçlü, kimlerin gerçek manada yayın yaptığını, kimlerin ne kadar personel çalıştırdığını, kimlerin gelir vergisini verdiğini, kimlerin KDV'sini aksatmadan ödediğini de bilmek gerekiyor öyle değil mi?

Bu çok sayıdaki site arasında kim çalıştırdığı personelin sosyal haklarını veriyor mesela?

Bu sitelerin, yeri yurdu neresi? Merdiven altında mı iş yapıyorlar, yoksa her biri diğer yayıncılardan farkı olmayan yatırımlar yaparak yoluna devam mı ediyor?

Gerçekçi olalım!

Yukarıda saydıklarımın hepsi birer kriter.

Bu kriterlerden biri yerine getirilirse, "Hangi birinizi çağıralım?" diyenlerin işi daha kolay olur ve kimi veya kimleri çağıracaklarını çok daha rahat bilmiş olurlar.

TOBB Medya Meclisi mesela... Nurullah Öztürk'ün başkanlığındaki Meclis'te bundan böyle İnternet sitelerinin temsilcileri de olursa, (üç, beş tane) diğer sitelerin tamamı, bu tür meclislerde bulunabilmek için kendilerine çeki düzen verirler.

Nisan ayında Başbakan'la buluşacağız. Aynı sorun orada da karşımıza çıkıyor. "Kimler çağırılacak?"

Benim kriterim şu; işin ehli her kim varsa, irili ufaklı bu tür toplantılara davet edilebilsin. Böyle yapılırsa, o devasa denilen sayının 20'yi geçmediğini (yerel siteler hariç) hepimiz görebileceğiz.

Özet: Bahanelerin arkasına sığınmakla yollar aşılmaz. Gelin hep birlikte bu kanayan yaraya parmak basalım ve İnternet Medyası'nın geleceğine ipotek koymayalım.

Not: Bu yazıyı okuyan İnternet Medyası'nın emektarları. Bildiğiniz gibi Başbakan, İnternet Medyası ile de buluşmaya hazırlanıyor. Gelin Başbakan'la buluşmadan önce biz buluşalım. 31 Mart günü saat 18.00'de Haliç Üniversitesi'nde buluşup eteğimizdeki taşları dökelim istiyoruz. Siz de "varım" diyorsanız buyurun, bekliyoruz.