Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, eğitimde her şeyin çağdaş ve adil kriterlerle yapıldığını belirterek, ''Eğitimde (hamili kart yakınımdır) dönemi bitti.
Abone olÇelik: 'Hamili kart yakınımdır' dönemi bitti Milli Eğitim Bakanlığı'nın koridorları artık iş takipçileriyle dolmuyor'' dedi. Bakan Çelik, Antakya'da, bir ailenin anneleri adına yaptıracağı 400 öğrenci kapasiteli ve 20 derslikli Özel Leman Narin Lisesi'nin temel atma törenine katıldı. Çelik, geçmişte büyük kargaşalara neden olan öğretmen atamaları ve sınav giriş başvurularının artık teknolojinin getirdiği imkanlarla yapıldığını, bu sayede herkesin hakkının korunduğunu belirtti. Türkiye'de, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın bahsettiği ''çağ atlama'' hamlesinin yaşandığını, 10 bin öğretmenin atamasının 10 dakikada gerçekleştiğini ifade eden Çelik, ''Artık, eğitimde (hamili kart yakınımdır) dönemi bitti. Her şey şeffaf yapılıyor. Gizli kapaklı hiçbir şey yok'' diye konuştu. Çelik, okullaşma konusunda da çağdaşlaşmayı yakaladıklarını, 41 ayrı tip projenin tüm valiliklere gönderildiğini, bundan sonra tüm devlet okullarının buna uygun yaptırılacağını söyledi. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez milli eğitime en fazla ödeneğin ayrıldığına dikkati çeken Bakan Çelik, buna karşı eğitim çağındaki 20 milyon gibi kalabalık bir nüfus nedeniyle ihtiyaçlara cevap vermekte zorluk yaşandığını vurguladı. Eğitimdeki sorunların aşılması için özel okulların büyük önem taşıdığını vurgulayan Çelik, ancak, Türkiye'de henüz emekle aşamasından geçildiğini ifade ederek, şunları söyledi: ''Arnavutluk'ta yüzde 3, Rusya'da yüzde 10 olan eğitimdeki özel okul payı, Türkiye'de yüzde 2 düzeyinde kalıyor. Bu nedenle açılan her özel okul bize ayrı bir mutluluk veriyor, devletin sırtındaki yük azalıyor. Biz bakanlık olarak özel okul ya da devlet okulu diye ayırım yapıp, üvey evlat muamelesini yaşatmıyoruz. Bugün temelini attığımız bu özel okul, yapılıp da devredilmiş olsaydı araç-gereç donanımı, öğretmen ve personel maaşı, elektrik ve su giderleri, bakanlığımıza yeni bir cari yük getirecekti. Oysa bu okulu kuranlar, kendileri işleterek tüm giderleri karşılayacakları gibi istihdam da sağlayacaklar.'' EĞİTİM ÖNCELİKLİ MESELEMİZ Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, eğitimin hükümetin gündemindeki en öncelikli mesele olduğunu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da bunu her fırsatta dile getirdiğini belirterek, şunları kaydetti: ''Bir ülkenin bağımsızlığını, Silahlı Kuvvetleri temin eder. Türkiye, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde Kurtuluş Savaşı'nı vermiş ve ülkenin bağımsızlığı sağlamıştır. Ancak şimdi istikbalimizi, yani geleceğimizi güvence altına almak için eğitime önem vermek zorundayız. Çünkü, bir ülkenin istikbali kılıç, kurşunla değil, kalemli kuvvetlerle olur. İngiltere Başbakanı Tony Blair, iktidara geldiğinde kendisine öncelikli 3 mesele sorulduğunda (Birincisi eğitim, ikincisi eğitim, üçüncüsü de eğitim) demiştir. İngiltere gibi çağdaş bir ülkenin başbakanı bu sözleri sarf ediyorsa, bizim eğitimde daha çok şeyler yapmamız gerektiği daha iyi anlaşılıyor. Ancak eğitim, özel sektörü de içine alan bir seferberlik ruhuyla istenilen düzeye gelir. Günümüzde en büyük savaş, eğitim için verilendir. Bu nedenle eğitime yatırım yapanları (kahraman) olarak ilan ediyorum.'' EĞİTİME HAYIRSEVER KATKISININ ÖNEMİ Hatay Valisi Abdulkadir Sarı ise eğitime yüzde 100 desteğin önemine işaret ederek, bu konuda kentte önemli mesafe alındığını bildirdi. Vali Sarı, kente özel okul kazandıran Narin ailesinden bir de devlet için okul yapmalarını istedi. Anneleri adına özel okul yaptıran işadamı Mehmet Narin de 400 öğrenci kapasiteli okulu çağdaş araç gereçlerle donatacaklarını ve 30 öğretmen ile 15 yardımcı personel istihdam edeceklerini belirtti. Narin, ''Eğitime yatırım yapmanın mutluluğu anlatılmaz yaşanır'' dedi. Mehmet Narin, temelini attıkları okulu bu yıl içinde tamamlamayı hedeflediklerini vurguladı. PLAKETTE TASARRUF DÖNEMİ Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, temel atma töreni sonunda düzenlenen ve eğitimin sorunlarının çözümüne gösterdiği çabalardan dolayı kendisine de verilen plaketin maliyetine dikkati çekti. Başbakan Erdoğan'ın kamu kuruluşlarında plaket vermeyi yasakladığını ifade eden Bakan Çelik, ''Bu plaket işini külfet olarak görüyorum. Benim evim ve makamımda plaketleri koyacak yer kalmadı. Türkiye'de yüzde 100 kapasiteyle çalışan en önemli sektörün plaket sektörü olduğunu düşünüyorum'' dedi. Bakan Çelik, hazırlanmış olması nedeniyle kendisine sunulan plaketi bir defaya mahsus olmak üzere aldı. Çelik, daha sonra okulun temelini attı.
ÖNCEKİ HABERLER
