11 ayın sultanı olarak nitelendirilen Ramazan ayına girilmesiyle birlikte yemek yeme alışkanlığımız tamamen değişiyor. Özellikle bebek bekleyen anne adayları bu konuda çok dikkatli olmalı çünkü bebeğin gelişimi için düzenli yemek yemek şart.
Abone olBahçeci Sağlık Grubu Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Burçak Erzik “uzun süreli açlık ve sıvı kaybı anne ile bebek için tehdit oluşturmaktadır, ani kan şekeri düşmesi ve vücudun sıvısız kalması uzun vadede bebeğin gelişimini olumsuz yönde etkileyebilir aynı zamanda kilo alımını bir aylık süreçte durdurabilir” dedi.
GEBELİĞİN İLK 3 AYINDA RİSK FAKTÖRÜ OLUŞTURABİLİR
Gebeliğin ilk üç ayında bulantı,kusmalar ve iştah bozukluğu görülür.Bu dönem bebeğin organları oluştuğu için önemli bir süreçtir.Gebeliğin ilk üç ayında oruç tutmaya çalışmak işleri daha da çıkmaza sokabilir. Bununla birlikte hamilelik döneminde anne adayının yeterli miktarda sıvı gıda alması hamile olamayanlara göre fazlasıyla önemlidir. Anne adayının yeterli sıvı almaması ve annenin susuz kalması erken doğuma neden olabilmektedir. Aynı şekilde gebe bayanların kan şekeri diğer insanlara göre daha kolay düşme eğilimindedir . Oruç sırasında uzun süre aç kalındığında bu durum gelişebilir ve bulantı, kusma, mide yanması, kabızlık gibi şikayetlerde artış görülebilir. Özellikle gebeliğinde riskli bir takım durumlar tespit edilmiş olan anne adaylarının oruç tutmaları daha da sakıncalı olabilir. Gebelikte uzun süre aç kalmadan sık sık ve azar azar yemek yenmesi önerilir.
HAMİLELİK DÖNEMİNDE ORUÇ TUTMAK İSTEYENLER DİKKAT!
Anne adayının sistemik rahatsızlıkları varsa ve bu durum beraberinde bebek üzerinde probleme sebep olacaksa oruç tutmak hem anne adayını hem de doğacak bebeği etkileyebilmektedir. Hamileliğine rağmen oruç tutmak isteyenlerin mutlaka doktoruna danışması gerektiğini ve risk taşıyıp taşımadığını öğrenmesi gerektiğini vurgulayan
Op. Dr. Burçak Erzik; dinlenmeye ve beslenme şekline dikkat edilmesi gerektiğini belirterek özellikle şu uyarılarda bulunmaktadır;
Mutlaka sahura kalkılmalı.
İftar 2-3 öğüne bölünerek yapılmalı.
Özellikle evde hazırlanmış çorba içilmeye çalışılarak iftardan sonra bir avuç kuruyemiş yenilmeli.
Hergün süt ve süt ürünleri tüketmeye çalışılmalı.
Mevsimine uygun meyve ve sebzeler yenilmeli.
Yumurta, et, tavuk ve balık gibi protein kaynaklı gıdaların alımına dikkat edilmeli.
3 litreye yakın su içmeye gayret gösterilmeli.
Çok şekerli tatlılar yerine sütlü ve meyveli tatlılar tercih edilmeli.
ÖNCEKİ HABERLER
