BIST 9.916
DOLAR 35,22
EURO 36,66
ALTIN 2.962,84
HABER /  GÜNCEL

Halkın vermediğini yargı veremez

Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, halkın oy vermediği partilere yargının oy verme gibi bir hakkı olmadığını savundu..

Abone ol

Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, ''Halkın oylarıyla vermediğini kimse yargı yoluyla alamaz. Alsa da kalıcı olamaz. AK Parti her ihtimale göre hazırdır'' dedi. Bakan Çelik, UNESCO 32. Genel Konferansı'na katılmak üzere THY'nin tarifeli uçağıyla Fransa'ya gitti. Paris'e hareketinden önce Atatürk Havalimanı'nda basın toplantısı düzenleyen Çelik, konferansta Türkiye'yi temsilen bir konuşma yapacağını belirterek, konferans kapsamında 3-4 Ekim tarihlerinde gerçekleştirilecek ''Eğitimde Kalite'' konulu Bakanlar Yuvarlak Masa Toplantısı'na da katılacağını söyledi. Çelik, konferansta, ''Herkes İçin Temel Eğitim'' ve ''Bilgi Toplumunun Oluşturulması'' konularının ele alınacağını bildirdi. YSK'YA BAŞVURULAR Gazetecilerin, ''Yargıtay 6. Ceza Dairesi'nin DEHAP yöneticileri hakkındaki mahkeme kararını onamasının ardından bu sabah Yüksek Seçim Kurulu'na, 3 Kasım Milletvekili Genel Seçimleri'nin iptali ve yenilenmesi istemli başvurularda bulunulduğunu'' hatırlatmaları üzerine, Bakan Çelik, şöyle konuştu: ''Halkın oylarıyla vermediğini kimse yargı yoluyla alamaz. Alsa da kalıcı olamaz. AK Parti her ihtimale göre hazırdır. Biz, yola çıktığımız günden beri hep hesaplarımızı kışa göre yaptık. 'Yaz çıkarsa bahtımıza' dedik. Onun için, en şiddetli kış şartlarına bile AK Parti hazırdır. Seçime gidilirse, şimdi 367 milletvekilimiz var, o zaman 450 olur. Kimse boşuna hesap yapmasın. Biliyorsunuz, aç tavuk, rüyasında kendisini darı ambarında zanneder. Bu hesaplar ülkeye zarar verir.'' Hüseyin Çelik, Türkiye'nin ekonomik istikrar yakaladığını da vurgulayarak, ''Bütün göstergeler çok iyiye gittiğimizi gösterirken, uluslararası derecelendirme kuruluşları notumuzu yükseltirken, kendi kendimize fenalık etmeyi en iyi beceren bir halkız. Bundan kimseye fayda olmaz. Bu tartışmaları son derece suni buluyorum. Seçime gitme yetkisi meclistedir. Ne Yüksek Seçim Kurulu'nda, ne başka bir partidedir'' dedi. İZMİR'DEKİ Y.O'NUN DURUMU Milli Eğitim Bakanı Çelik, ''İzmir'deki HIV virüslü ilköğretim öğrencisi Y.O ile ilgili gelişmelerin'' sorulması üzerine de şunları kaydetti: ''İzmir'deki konu, artık kabak tadı vermeye başladı. Ben defalarca televizyon programlarında, 'Medya bu yavrumuzun yakasından elini çeksin' dedim. Bu çocuk adeta televizyon televizyon, gazete gazete dolaştırılır oldu. Bu yaştaki bir çocuğu malzeme yapmanın pedagojik olarak, akli olarak izah edilebilir bir tarafı yoktur.'' Olayın başından itibaren ''Bir sınıfta, tek başına doktor, hemşire nezaretinde ama öyle veya böyle biz bu çocuğumuzun eğitimini sağlayacağız'' dediklerini hatırlatan Çelik, ''Kendi elinde olmadan, ailesinin elinde olmadan, iradesi dışında bir felakete uğramıştır. Biz bu tavrımızla bu çocuğumuzun, ailesinin felaketini kat kat daha büyük hale getiriyoruz. Yazıktır, günahtır. Medya, reyting uğruna bu çocuğumuzu ve ailesini kullanıyor. Bundan vazgeçelim'' diye konuştu.

dig