Başbakan Tayyip Erdoğan, alacakları kararları halka rağmen değil, halkla birlikte almaya kararlı olduklarını açıkladı.
Abone olAnkara Ticaret Odası (ATO) Genişletilmiş Meclis Toplantısında konuşan Başbakan Erdoğan, toplumun tüm kesimleriyle, Türkiye'nin sorunları ve bu sorunların çözümleri üzerine yoğun bir görüş alışverişinde bulunduklarını kaydetti. Ülkeyi bir bütün olarak ilgilendiren sorunların çözülebilmesi için, tüm toplum kesimlerinin taleplerine kulak verilmesi noktasında özel bir önem gösterdiklerini söyleyen Erdoğan, ''Zira biz toplumla birlikte düşünmeye, alacağımız kararları halka rağmen değil halkla birlikte almaya kararlıyız'' dedi. Yıllardan beri Türkiye'yi yöneten iktidarların, halkın, sivil toplum örgütlerinin talepleri ve itirazlarına kulak tıkayarak halka rağmen politikalar ürettiklerini ifade eden Başbakan, ''Bu durum devletimiz ve halkımız arasında gün geçtikçe büyüyen bir uçurumun oluşmasına da, ne yazık ki sebep olmuştur. Fakat AKP'nin iktidara gelmesiyle bu derin uçurum, çok büyük bir hızla kapanma yoluna girmiştir'' diye konuştu. Kendi iktidarları döneminin, devletin halkıyla, halkın da devletiyle barıştığı, karşılıklı güven üzerine kurulu bir dönem olduğunu ve böyle olmayı da sürdüreceğini anlatan Başbakan Erdoğan, bu noktada kararlı olduklarını verguladı. ''Biz icratımızda bizden hizmet bekleyen halkımızın gözüne bakıyoruz. Yarın da, öbür gün de halkımızın gözbebeğine bakmaya devam edeceğiz'' diyen Erdoğan, ''10 yılın, 15 yılın gerçekleriyle şu anda 58'inci ve 59'uncu hükümet olmak üzere 5 ayın değerlendirilmesi de öyle zannediyorum biraz insafın dışında olur'' şeklinde konuştu. VERGİ BARIŞI Bu arada Vergi Barışı konusuna değinen Başbakan, vergi barışı konusunda beklentilerinin hiç bir zaman 750 trilyon olmadığını, başından beri asgari 2.5 katrilyon lira beklediklerini açıkladıklarını hatırlatan Erdoğan, 750 trilyon ifadesinin IMF'ye ait olduğunu vurguladı. Borcu olanların tümünün borcunu ödemesi durumunda bu rakamın çok daha yukarılara çıkabileceğini kaydeden Başbakan, şöyle devam etti: ''Nitekim ödemediler. Ödeleselerdi bu rakam 10 katrilyona da çıkardı. Şu anda 6 katrilyonu aştı. Ne demeye başladılar, dedikleri (bu süre tekrar uzatılsın). Bu boyacı küpü değil. Türkiye'de böyle bir alışkanlık var. Bir şeyi bir kere yaparsanız, ondan sonra tekrar uzatılsın. Bu bir devlet ciddiyetidir. Bunu bir kere uzattık. Bu süre içinde sağolsun vatandaşlarımız gelmiyorlar, son iki gün içinde geliyor kuyruğa giriyorlar. Ondan sonra işte (efendim kuyruklarda sersefil olduk.) Yine suçu hükümete atıyorlar. Hayır, burada biz millet olarak da bazı meselelerdeki ciddiyeti de kavramamız lazım.''