Halis niyetimiz rızayı ilahidir!
Enerji üzerindeki siber saldırılar Bakan Berat Albayrak’ ın enerji de uyuyan devi uyandırmaya başlamasından başka bir şey değildir…
Üstat Necip Fazıl şu güzel sözü son noktadır....
“Ya Allah'a baş eğer hiç kimseye eğmez sin, ya da herkese baş eğer hiçbir şeye değmezsin”
İşte karar vereceğimiz tabloyu bu söz en iyi şekilde anlatıyor..
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ne diyor?
"Bugün Türkiye yeni bir istiklal mücadelesi içindedir. Bu mücadeleyi kazanırsak, 2023 hedeflerimize de ulaşacağız. Kaybedersek, 100 yıl önce başarılamayan bir Sevr tezgâhı, yeniden önümüze getirilecek.’
Sevgili okurlar dört koldan saldırı altında olan Türkiye bir başka kurtuluş savaşı veriyor…
İçeride artan terör saldırılarının nedeni ‘Otur oturduğun yerde’ uyarısıdır..
O nedenle Türkiye’ nin Ortadoğu’da oynanan büyük oyuna müdahalesinin, Fırat Kalkan Operasyonunda var olmasının Türkiye Cumhuriyetinin vatanı ve milleti ile bölünmez bütünlüğü ile direk ilgili olduğunu görmeyip ’Bizim ne işimiz var Suriye’de’ demek devletin milli politikasına ihanettir…
Küresel güçlerin maşası olmaktır..
Çünkü bu süreç Misak-i Milli mücadelesidir..
Türkiye’ yi dizleri üzerine çöktürmek ülke topraklarında istedikleri gibi ameliyat yapmam isteyenlerin millet iradesinin dimdik ayakta durması sonucu kullandıkları terör örgütlerinin saldırıları ile bir yere varamayacaklarını anlamalarının ardından büyük bir şaşkınlıkla saldırı boyutlarını genişlettikleri görülmektedir...
Bakın son günlerde enerji kaynakları (elektrik) üzerine yapılan siber saldırılar bunun açık belgesi olmuştur.
Konumuzda bu..
Buda bir üst akıl oyunudur!..
Bugün enerji alanında hiç olmamış şekilde dev adımlar atılması,
artık ‘Yüzde yüz milli’ bir devlet politikası
uygulanması küresel güçleri daha da rahatsız etmiştir...
Nasıl etmesin ki!..
***
Bakın..
Türkiye enerjideki çalışmalarıyla sessiz bir devrim
gerçekleştirdi. 2002'de 31 bin megavat kurulu gücü olan Türkiye,
bunu 2,5 kat artırarak 80 bin megavata çıkarmış
durumda!
Bu müthiş bir sıçrayış…
Arkası gelecektir…
Bunu hazmetmeleri zor tabi ki!
Bir anda ortaya çıkan siber saldırı bir gözdağıdır…
Gezi, 17/25 kumpası,15 Temmuz darbe girişimi, artan
terör olayları, dolar oyunu sonrası enerjiye siber
saldırılar Türkiye üzerindeki hain halkalar zincirinin
son versiyonudur!..
Özellikle elektrik üretim ve iletim hatlarımızı kontrol eden
sistemlere yönelik çok sayıda sızma girişimi tespit edilip
engellenmesi ve bu girişimlerin Türkiye’ nin ulusal elektrik
şebekesine büyük bir sabotaj hazırlığı olması artık sözün bittiği
yerdir…
Tablo nettir..
Türkiye’ nin ekonomik bağımsızlığını ortaya koyabilmesi
için olmazsa olmaz olan ulusal enerji politikalarını yenilemeye
devam etmesi, güçlendirmesi, yeraltı zenginliklerini artık bağımsız
bir şekilde ortaya çıkarmaya başlaması Türkiye Cumhuriyeti
tarihinde sessiz bir milattır…
Bir enerji uyanışıdır..
Türkiye’nin enerji politikalarının kaderi bir bakan ile 90 derece
değişmiştir.
Türkiye’nin hedeflediği 2023 vizyonu için enerji
politikasının ve yeraltı zenginliklerinin ne kadar önemli olduğunu
çok iyi bilen, nasıl büyük bir servet üzerinde oturduğumuza
inanıp bakanlığını harekete geçiren genç, idealist 2023
vizyonuna sahip bir bakan gerçeği ortadadır..
O bakan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat
Albayrak..
***
Tablo nettir..
Küresel güçlerin Türkiye’ nin enerji politikaları üzerine
saldırmasının nedeninin Bakan Albayrak’ ın enerji alanında uyuyan
devi uyandırmaya başlamasından başka bir şey değildir…
Dünyada bütün uluslararası mücadelenin enerji
kaynakları üzerine olduğunu düşünürsek 2023 Türkiye’sinin yol
haritasında Bakan Albayrak kilit adam rolü oynadığını söylemek zor
olmayacaktır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Siz yeterli miktarda ve düşük
maliyetli elektrik enerjisi üretemiyorsanız, zaten diğer
hedeflerinize ulaşmanız mümkün değildir” sözü
Albayrak için sözde değil özde yol haritası oldu...
Yani Reis’inin izinde bir adam o!..
İşte küresel güçlerin dört koldan Türkiye’ye saldırdığı bu dönem
içerisinde yeni bir oyun olarak ortaya koydurdukları siber
saldırıların nedeni Türkiye’ nin bu noktada başarı
sağlamasını engellemek bakanın önüne çıkabilmektir..
Çünkü..
Şöyle bir baktığımız zaman cari açığın yarısını tek başına
enerji ithalatımızın oluşturduğunu ve cari açığımızı iyice
aşağılara çekemezsek, ekonomide işimizin çok zor olacağını ask akıl
iyi bilmektedir.
O nedenle büyümeyi yakalamak zorunda olan Türkiye gerçeğinde enerji
politikalarımız olmazsa olmaz noktasında kilit rol
oynuyor.…
Albayrak aldığı sorumluluğu çok iyi bilerek sessiz ve derinden
dersini çok iyi çalışan bir bakan profili çizmeye devam
ediyor..
***
Örneğin Çorlu’dan Şırnak’a kadar devasa bir damar kömürle dolu
olduğunu tespit ettirip kömür kaynaklarını da etkin bir
şekilde kullanabildiğimiz takdirde cari açığın büyük ölçüde
kapacağına inanıyor..
2020'ye kadar özel sektör eliyle 18 milyar TL, devlet eliyle 12
milyar TL toplam 30 milyar TL'yi aşan bir yatırımla elektrikte
modernleşme, iyileştirme için adımlar atıyor..
Güneş enerjisinden hidroelektriğe toplam 5 milyar dolarlık
yatırımla Türkiye'nin büyümesine güç katan bir bakanlık inşa
ediyor
MTA’ya son talimatı ise küresel güçlerin neden harekete geçtiğini
de anlatıyor.
Ne diyor;
“Engel tanımayacağız. Bu ülkenin çok zengin yeraltı
kaynakları var. Nerede ne varsa bulup mutlaka
çıkaracağız..”
İşte bu kadar..
***
Ne yapıyor?
Türkiye'nin her 5 kilometresinden toprak, dere ve bitki
örneği alınarak hangi maden açısından zengin olduğunun belirlenmesi
için de kararlılık gösteriyor.
Gökyüzünden görüntüleme ile jeofizik röntgeni çekilerek tüm maden
ve yeraltı zenginliği araştırmaları ile veri deposu oluşturulmasını
da istiyor.
Bütün bölgelerde yeraltı zenginliklerinin ortaya
çıkarılması için sondaj altyapısı, jeofizik ve jeokimya
haritalarını çıkarıyor.
Yani Bakan Albayrak durmuyor..
Çıtayı öyle yüksek bir noktaya koydu ki;
Türkiye'de sondaj çalışması oranları yüzde 20'lerde ve
ortalama 300 metre derinlikte iken, 2019'a kadar bu yüzde 60'lara
ve en az 700 metreye taşınacak..
Müthiş bir hamle…
Ve…
Yazımızı noktalarken Bakan Albayrak’ın bu yıl elektrik ve doğalgaza zam yapılmayacağını açıklaması bu zor süreçte millet ve devlet dayanışmasını sarsılmaz bir şekilde belgeliyordu..
Son söz şudur..
Bakan Albayrak tıpkı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın hafızasından çıkmayan Yavuz’un şu anlamlı sözü ile millete hizmete devam ediyor.
Ne diyor Yavuz;
“Biz bunca meşakkate alkış uğruna katlanmadık, halis
niyetimiz rızayı ilahidir.”
Üstatın yazımın başındaki sözündeki karar o nedenle bellidir..
‘Allah’tan başka kimseye boyun eğmeyecek bir devlet, bir millet ’
Allah yar ve yardımcımız olsun..