Hakan Şükür takiye yapıyor!
Galatasaray'ın milli futbolcusu Hakan Şükür,
"Laiklik benim yaşam tarzım" diyordu
Milliyet'teki habere göre. Hakan'ı böyle
söylemeye, yani Atatürkçülüğü'nü deşifre etmeye zorlayan, "Kutlu
Doğum" açıklamalarıydı...
Bir de Hakan'ın "Gülen taraftarı" yönü var...
Peki şimdi biz hangi Hakan'a inanacağız?
Atatürkçü mü?
Gülenci mi?
Yoksa başka bir tarikatın üyesi mi?
Hakan Atatürkçü değil (!) bence.
Hakan içindeki "Gülen sevgisi" devam ederken nasıl Atatürkçü olabilir?
Olamaz!
Olmamalı!
Bir kişi Gülen'i seviyorsa...
Bir kişi Peygamberi'nin doğum gününü önemsiyorsa...
Bir kişi, namazında niyazında ise...
Ve bu kişi Türkiye'de yaşıyorsa...
Atatürkçü o-la-maz!
Hakan'ın statüsü bu...
İstediği kadar "Laiklik benim yaşam tarzım" desin...
Hem namaz kılacaksın, hem de laik olacaksın olmaz öyle şey!
Bu İtalya'da öteki tarafta olur...
Ama Türkiye'de olamaz!
Kardeş, öyle diyorsun ama, Hakan'ın karısının başı açık.
Olabilir!
Açık olsun...
Bu Hakan'ın takıye yapmadığı anlamına gelmez.
Bu Hakan'ın kafasındaki gizli gündemi (!) ortadan kaldırmaz.
Bu Hakan'ın Türk futbolunu ele geçirme (!) sinsiliğini yok etmez...
Biz ki, Erdoğan'a inanmamışız...
Hakan'a mı inanacağız?!
Sivas'a attığı golden sonraki hareketlerini görmediniz mi?!
Allah'a şükretti resmen!
Kendini kaybettiğinde, dinine, imanına nasıl bağlı olduğunu görmediniz mi?
Peki böyle biri laik olabilir mi?
Böyle biri Atatürkçü olabilir mi?
Olmaz!
Olmamalı!
Çözüm ne peki?
E-darbe sökmüyorsa...
Yargı darbesi yapamıyorsak...
Futbol darbesi ile bu işi kökten çözebiliriz.
Ya da...
Ergenekon'un bir mensubunu sahaya sürüp, Hakan'ın ayağını kırabiliriz..
Aklıma gelen çözüm şimdilik bu...
Sizin önerilerize de açığım :)
ÖNEMLİ NOT : Şu yazıyı okuyan ya da yazdıklarımı sonuna kadar okumadan parmaklarını konuşturan sevgili okurlar... Lütfen yazımı dikkatle okuyun, ünlem işaretlerine, ironi bölümlere dikkatle bakın ve yorumlarınızı ona göre yapın. Eğer yine de yazdıklarımı anlayamayacaksanız, gerçekten sizin için yapabileceğim hiçbir şey yok! (Bu yazıda, Hakan Şükür'e yapılan haksızlıklar kaleme alınmıştır.)
Bir de Hakan'ın "Gülen taraftarı" yönü var...
Peki şimdi biz hangi Hakan'a inanacağız?
Atatürkçü mü?
Gülenci mi?
Yoksa başka bir tarikatın üyesi mi?
Hakan Atatürkçü değil (!) bence.
Hakan içindeki "Gülen sevgisi" devam ederken nasıl Atatürkçü olabilir?
Olamaz!
Olmamalı!
Bir kişi Gülen'i seviyorsa...
Bir kişi Peygamberi'nin doğum gününü önemsiyorsa...
Bir kişi, namazında niyazında ise...
Ve bu kişi Türkiye'de yaşıyorsa...
Atatürkçü o-la-maz!
Hakan'ın statüsü bu...
İstediği kadar "Laiklik benim yaşam tarzım" desin...
Hem namaz kılacaksın, hem de laik olacaksın olmaz öyle şey!
Bu İtalya'da öteki tarafta olur...
Ama Türkiye'de olamaz!
Kardeş, öyle diyorsun ama, Hakan'ın karısının başı açık.
Olabilir!
Açık olsun...
Bu Hakan'ın takıye yapmadığı anlamına gelmez.
Bu Hakan'ın kafasındaki gizli gündemi (!) ortadan kaldırmaz.
Bu Hakan'ın Türk futbolunu ele geçirme (!) sinsiliğini yok etmez...
Biz ki, Erdoğan'a inanmamışız...
Hakan'a mı inanacağız?!
Sivas'a attığı golden sonraki hareketlerini görmediniz mi?!
Allah'a şükretti resmen!
Kendini kaybettiğinde, dinine, imanına nasıl bağlı olduğunu görmediniz mi?
Peki böyle biri laik olabilir mi?
Böyle biri Atatürkçü olabilir mi?
Olmaz!
Olmamalı!
Çözüm ne peki?
E-darbe sökmüyorsa...
Yargı darbesi yapamıyorsak...
Futbol darbesi ile bu işi kökten çözebiliriz.
Ya da...
Ergenekon'un bir mensubunu sahaya sürüp, Hakan'ın ayağını kırabiliriz..
Aklıma gelen çözüm şimdilik bu...
Sizin önerilerize de açığım :)
ÖNEMLİ NOT : Şu yazıyı okuyan ya da yazdıklarımı sonuna kadar okumadan parmaklarını konuşturan sevgili okurlar... Lütfen yazımı dikkatle okuyun, ünlem işaretlerine, ironi bölümlere dikkatle bakın ve yorumlarınızı ona göre yapın. Eğer yine de yazdıklarımı anlayamayacaksanız, gerçekten sizin için yapabileceğim hiçbir şey yok! (Bu yazıda, Hakan Şükür'e yapılan haksızlıklar kaleme alınmıştır.)