PKK'yı 'muhatap' almak mı, 8 kamu görevlisinin sağ salim eve dönmesi mi? Devlet Bahçeli'nin eleştirileri haklı mı?
Abone olİNTERNETHABER.COM- MHP, iktidar partisini kaçırılan kamu görevlileri ile PKK'lıları eşit konuma getirmekle suçluyor.
Devlet Bahçeli, gelinen noktayı "Bu düpedüz haysiyet kırıcıdır, millet vicdanının sakatlanmasıdır ve devlet adabının yerlere çalınmasıdır" sözleriyle açıkladı.
HAİNLERİN CİĞERİ DE SÖKÜLÜR
Hatta Bahçeli, "Türkiye Cumhuriyeti öyle bir devlettir ki, Türk milleti öyle bir kudrettir ki, PKK’nın elinde tuttuğu vatan evlatları her nerede ise aranır, bulunur ve hainlerin de ciğeri sökülür" diyor.
Tartışmanın bir yüzü böyle.. Peki kaçırılan kamu çalışanlarının da aileleri çok daha farklı noktalarda. Kimisi eşine, kimisi evlatlarına kavuşmanın heyecanı içindeydiler. Tatlı bir telaş içinde gün saydılar, adeta şafak saydılar.
18 AY ÖLÜP ÖLÜP DİRİLDİLER
18 ay boyunca hemen her gün öldüler, günler geçmek bilmedi. Belirsizlik ölümden beterdi onlar için. "Devlet onuru", ya da "onur kırıcı pazarlık" gibi kavramlar hiç akıllarının ucundan geçmedi.
AİLELERİN GÜNDEMİ BAŞKA
Tek istekleri evlatlarının sağ salim eve gelmesiydi. Nasıl dönmelerine dair tartışmalara hiç girmediler. Ortada sözü konusu olan kendi canlarıydı, kanlarıydı.
DUALARI KABUL OLDU
İşte oğullarının yolunu gözleyenlerden biri de polis memuru Nadir Özgen'in annesi Müşerref Özgen oldu. Özgen, sevincini "Oğlumun eve gelişinden önce bütün hazırlıklarımızı yaptık. 18 aydır çok dua ettim, dualarım kabul edildi" sözleriyle anlatıyor.
Madalyonun bir yüzünde "kudretli devletin itibarı ayaklar alındı" diyenler var, diğer yüzünde ise belki de hiç göremeyecekleri zannettikleri çocuklarına kavuşmanın sevincini yaşayan aileler var.