Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 4 yıl önceki hain darbe girişimini engellemek için mücadele veren kahramanların eşyaları ile ülkeye ihanet eden darbecilerin kullandığı mühimmatların sergilendiği Hafıza 15 Temmuz Müzesi, birinci yılında 500 bin kişiyi ağırladı.
Abone olCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından geçen yıl açılışı gerçekleştirilen ve birçok etkinliğe ev sahipliği yapan müze, Türkiye ve dünyadaki darbe girişimleri ile modern sömürgecilik tarihine de ışık tutuyor.
1500 metrekare alanda iki kat inşa edilen müzenin zemin girişindeki duvarda "Unutma" yazısı ile 15 Temmuz şehitlerinin isimleri ve onları temsilen tavandan sarkan beyaz güvercinler bulunuyor. Müzenin girişinde bulunan dev ekranda da 15 Temmuz videoları ve belgeselleri gösteriliyor. İkinci katta ise vatandaşları, "Göreceklerin senin hikayendir." yazısı karşılıyor.
Müzede, 15 Temmuz'da yaşananlar materyallerle anlatılırken, şehit ve gazilerin o kara gecede kullandıkları eşyalar sergileniyor. Eşyalar arasında, darbeci tuğgeneral Semih Terzi'yi vurarak darbenin seyrini değiştiren Astsubay Ömer Halisdemir'in beresi ve kaması, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın televizyonda millete çağrı yaptığı Hande Fırat'a ait cep telefonu, gazi Bilal Özyıldırım'a ait kurşun isabet etmiş motosiklet kaskı, gazi Abdullah Çay'a ait kurşun isabet etmiş anahtar, şehit Necmi Bahadır'a ait kurşun isabet etmiş cüzdan ve fotoğraf, gazi İdris Akdoğan'a ait kurşun isabet etmiş telefon, darbecilerin kullandığı tankın ezdiği otomobil, zarar gören motosiklet ve şehitlerin ayakkabıları yer alıyor.
Müzede ayrıca darbe teşebbüsünde kullanılan mühimmatlar bulunuyor.
Hafıza 15 Temmuz'da şehitlerin fotoğraflarına ve biyografilerine, darbeler ve sömürgecilik tarihine dair bilgilere dokunmatik ekranlardan ulaşılabiliyor. Şehadet Şuuru Salonu'nda 15 Temmuz'a dair 3 boyutlu videolar izlenebiliyor.
Müzede, millet iradesine yapılan darbelerin, ülkede ekonomik krize, siyasi istikrarsızlığa, sosyal bunalıma, dışa bağımlılığa ve milli politikalardan uzaklaşmaya neden olacağı anlatılıyor.
Darbeler Çağı köşesinde ise 1950-2016'da dünya genelinde 531 darbe gerçekleştirildiği, bunların 210'unun amacına ulaştığı, Türkiye'de ise 1960-2016'da 9 darbe ve darbe girişimi gerçekleştirildiği aktarılıyor.
Ayrıca, sömürgeciliğe karşı dik duranlar köşesinde, aralarında Mustafa Kemal Atatürk, II. Abdülhamit Han, Aliya İzzetbegoviç, Mahatma Gandhi ve Simon Bolivar gibi liderlerin bilgileri yer alıyor.
"500 bininci misafirimizi ağırladık"
15 Temmuz Derneği Başkanı Tarık Şebik, AA muhabirine, pandemi süreci yaşanmasına rağmen ilk yıl için ortaya koydukları 500 bin ziyaretçi hedefine ulaştıklarını söyledi.
İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile imzalanan protokol kapsamında kentteki tüm 10 ve 11. sınıf öğrencilerinin müfredattaki "yakın tarih" dersi vesilesiyle müzeyi ziyaret ettiğini ve bundan sonraki yıllarda ziyaretlerin devam edeceğini belirten Şebik, şöyle konuştu:
"15 Temmuz'u milli hafızada canlı tutmadan, gelecek nesillere doğru bir şekilde aktarmadan, 'Biz 15 Temmuz'u unutmayacağız.' söylemi sadece söylemden ibaret kalır. 15 Temmuz'u, kahramanlarımızı, şehitlerimizi ve gazilerimizi unutmayacaksak böylesi kültürel işlere, böylesi zihinsel manada akademik çalışmalara ihtiyaç var."
Şebik, Hafıza 15 Temmuz Müzesi'nde bu zamana kadar darbe girişiminin tanıklarının katıldığı birçok program düzenlendiğini anımsattı.
İkinci yıl hedefi 5 dilde hizmet
Şebik, ikinci yıl için de hedeflerini belirlediklerini ve müzede 5 dilde hizmet verileceğini belirtti.
Amaçlarının müzeyi 5 dilde aplikasyonuyla, web altyapısıyla ve rehberleriyle hazır hale getirmek olduğunu ifade eden Şebik, şöyle devam etti:
"Seneye 15 Temmuz'a kadar İngilizce, Almanca, İspanyolca, Rusça ve Arapça yayın yapan bir web sitesini hazırlamış olacağız. Sitenin altyapısı sayesinde ziyaretçiler buraya gelmeden de müzeyi gezebilecek. Ayrıca müzeye yurt dışından gelenler de kulaklık takarak bilgileri kendi dillerinde dinleyebilecek. Gelecek yıl müzede İngilizce ve Arapça bilen rehberlerimiz olacak. Buraya gelen gönül coğrafyamızda olan bir kardeşimize burayı anlatırken onun kavramlarıyla anlatmak lazım ki algılayabilsin, anlayabilsin."
"İkinci yılda hedefimizi yurt dışı ağırlıklı planlıyoruz"
Çağdaş müzecilik anlayışında internetin önemine değinen Şebik, tek tık ile müzelerin gezilebildiğine işaret etti.
Hafıza 15 Temmuz'un da aynı özelliklere sahip olacağını vurgulayan Şebik, "Hiç gelme durumu yoksa tabii ki biz internet hizmetini sunacağız ama gelme imkanı olan varsa da mutlaka müzeye bekleriz." diye konuştu.
Şebik, Hafıza 15 Temmuz Müzesi'ni görmeyen, bilmeyen ve duymayan kalmasın istediklerini dile getirdi.
Müzenin ilk senesinde daha çok yerli ziyaretçileri ağırladıklarını vurgulayan Şebik, ikinci yıl planlamasını yurt dışı ağırlıklı yaptıklarını ifade etti.
Şebik, "Burada genellikle yerli ziyaretçilerimizi ağırlıyoruz. Almanya'dan gelen çok gurbetçimiz var. İkinci yılda hedefimizi yurt dışı ağırlıklı planlıyoruz. Bu konuda çalışmalarımıza başladık. Müzenin yurt dışından gelen konukların bir durağı olması anlamında çalışmalarımıza başladık." dedi.
15 Temmuz'da çeşitli etkinlikler düzenleyeceklerini, sabah Edirnekapı Şehitliğini ziyaret ettikten sonra Sultanahmet'teki 3. Ahmet Çeşmesi'nde şerbet dağıtacaklarını ifade eden Şebik, ayrıca Sultanahmet Camisi'nde hatim organizasyonu gerçekleştirileceğini, akşam da tüm camilerde dualar okunacağını sözlerine ekledi.
"Ben de burada olup şehit olabilseydim"
Zonguldak'ın Devrek ilçesinde oturun Niğdeli Aysel Dokucu, eşinin rahatsızlığı nedeniyle geldiği İstanbul'da akrabası aracılığıyla Hafıza 15 Temmuz Müzesi'ni ziyaret ettiğini söyledi.
Eşinin Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yattığını belirten Dokucu, "Orada hastamı beklerken akrabamız 'Hadi Şehitler Anıtına götüreyim seni, ziyaret edelim.' dedi. Buraya geldim, buradaki anıları görünce çok duygulandım. Ömer Halisdemir'in memleketlisiyim, onun için öyle bir yiğidin kahramanca şehit olmasından gurur duyuyorum. Ben de burada olup şehit olabilseydim, ne mutluydu bize." ifadesini kullandı.
"Oğlumun vatanımız ve milletimiz için şehit olmasını isterim"
Müzedeki şehitlere ait ayakkabıları ve camlardaki kurşun izlerini görünce etkilendiğini vurgulayan Dokucu, "O ayakkabıları orada görünce, camlarda kurşun izlerini görünce çok etkilendim. İnsanların o gün nasıl yaşamını yitirdiği gözümde canlandı, çok üzüldüm. Anlatacak kelime yok, vatanımız için gidenler şehit olmuşlardır, bizlere de nasip etsin Rabbim öyle şehitliği." diye konuştu.
15 Temmuz'u yerinde hissedebilmesi için akrabasını Hafıza 15 Temmuz'a getiren Nazlı Dokucu da müzeye her geldiğinde duygulandığını söyledi.
Dokucu, "O akşam burada olmayı çok isterdim ama kısmet, nasip meselesi. Elimizden gelenleri yapıyoruz. Allah'ım başımızdan reisimizi, Cumhurbaşkanımızı eksik etmesin. Benim ömrümden Allah'ım ona nasip etsin inşallah." diye konuştu.
Bir daha böylesi darbe girişimlerinin yaşanmaması temennisinde bulunan Dokucu, şehit ailelerine başsağlığı dileyerek, "Şehit olmak güzel bir duygu. Benim bir oğlum var. Allah'ın gücüne gitmesin ama vatanımız ve milletimiz için şehit olmasını isterim." ifadesini kullandı.