BIST 8.664
DOLAR 34,35
EURO 37,42
ALTIN 3.022,08
HABER /  GÜNCEL

Haberin barındırması gerekenler

Sabah Okur Temsilcisi Yavuz Baydar. okur-kitlenin istediği tarzdaki haberin kriterlerini yazdı. Baydar'ın kriterleri şöyle:

Abone ol

Sabah Okur Temsilcisi Yavuz Baydar, haberde "Eksiklik ve abartma"nın olmaması gerektiğine değindi.

Ne az olacak, ne fazla. Haberleri 'mutfakta' hazırlarken, "bunda bir şeyler eksik" veya "baharatı fazla kaçmış..." dedirtmemeliyiz..

Ender de olsa, bazı haberler, anlattıkları kadar soru işareti üretir. Bu, bir eksikliği ifade eder. Haberi hazırlayıp sayfaya koyanlar, haberde "peki, bu da nesi?" dedirten bir unsur olduğunu fark etmeyebilir .
O zaman da okurlar "açıklasanız.." diye ricada bulunur.
Semih Erol, 23 Mart tarihli gazetede bir kısa haberle karşılaşınca olan da bu.
Meseleyi anlamak için Sevindiren Ayrılık başlıklı haberi okumak gerekiyor: "Bağırsakları, omurgaları ve üreme organları birleşik olarak doğan Polonyalı ikizler, Suudi Arabistan'da yapılan başarılı ameliyatın ardından ülkelerine geri döndü. 15 aylık olan ikizlerin doktoru Jolanta Jezewska, 4 Ocak'ta birbirinden ayrılan Polonyalı Olga ile Daria'nın sağlık durumlarının çok iyi olduğu ve hastanede kalmaları gerekmediği bildirildi. Geleneksel Arap kıyafetleri giydirilen ikizleri Varşova Havaalanı'nda karşılayanlar arasında Suudi Arabistan Büyükelçisi de vardı. Sevimli ikizlerin anne ve babası çok mutlu olduklarını ve Polonyalı yetkililerin kendileri için hazırladığı yeni dairelerine yerleşmek için sabırsızlandıklarını ifade ettiler." Güzel. Ama sanki bir şeyler eksik aktarılmış gibi... Ne dersiniz?
Erol'a kulak verelim: "Ameliyat Suudi Arabistan'da yapılmış. Büyükelçiler işin içinde. Peki, neden bu ameliyat Suudi Arabistan'da yapılmış? Suudi Arabistan bu konuda çok mu ileri? Yoksa o Polonyalı aile orada mı yaşıyordu da geri döndü? Bu konular haberde yok." Haberi Dış Haberler gece bölümünde çalışan Murat Karpuz hazırlamış.
Özgün haberde, okurun sorusunun cevabı var.
Sonradan, yer darlığı nedeniyle sayfadan çıkan bölüm şöyle: "İkizlerin tüm tedavi ve ulaşım masraflarını Suudi Arabistan Prensi Abdullah Bin Abdul Aziz üstlendi. İkizlerin ayırma ameliyatı 50 kişilik bir doktor ekibi tarafından yapıldı."
Gece ekibi editörlerinin, haberleri kısaltırken daha titiz olmaları gerekiyor .

KÜL OLMAK

İfadelerde aşırıya kaçma, yani "abartma" konusu, okurları hayli sinirlendiren bir meslek rahatsızlığı. Süsleyip püslemek; haberi daha çekici, olayları daha çarpıcı göstermek adına ölçü kaçarsa, "protesto"yu yiyoruz.
27 Mart tarihli ön sayfada, alt tarafta, Türkler Silahlı Nöbet Tutuyor başlığı altında, Kırgızistan başkenti Bişkek'te malları yağmalanan Türklerin hali konulu bir dizi bilgi yer alıyordu. Haber, Zülfikar Ali Aydın ve Güngör Karakuş'a aitti.
Haber spotunda, "Bişkek'teki Beta Alışveriş Mağazası önündeyiz.10 milyon dolarlık bu bu Türk yatırımı kül olmuş.." deniyordu.
Yandaki fotoğrafta, tahrip edilmiş bir binek arabası ve camlarının üzerinde kapkara isler olan bir bina görünüyordu. Metinde, "..arkada kül olan Türk Beta Alışveriş Merkezi" denmekteydi.
Okurumuz Suat Bayraktar, "Arkada, sadece bazı pencerelerinin üzerinde duman islerinin olduğu, sapasağlam bir bina görüyoruz, görmesek inanırdık ama..." diyor.
"Kül olmak", yanma sonucunda ortada sadece maddenin küllerinin kalması demek.
İç sayfadaki ana haber metninde Aydın ve Karakuş böyle bir ifade kullanmamış.
Haberde, sadece, "İçindeki 10 milyon dolarlık malvarlığı talan edildikten sonra ateşe verilmiş" deniyor.
Demek ki, mallar çalınmış, yangında kül olmamış.
Peki, bina? O da öyle, kül olmamış, içi epeyce yanmış, ama dimdik ayakta ! "Okur nasılsa ayrıntılara önem vermez. Okurken geçer gider" şeklinde mi düşünüyoruz, bilemem.
Ama bilinen şu:
"Tuhaf" bulunan ayrıntılar, sıkı bir okur süzgecinde takılı kalıyor.

MİLYONLUK BEBEK

23 Mart tarihli arka sayfada "Milyonluk Bebek" filminin gerçek hayattaki kahramanının rakibi olan Lucia Rijker'in 1 milyon dolar için ringe çıkacağı anlatılıyordu.
Sinemadaki Rolü Gerçek Olabilir başlıklı haberde, Rijker'in rakibi
Cristy Martin'in 50 karşılaşmada "45 yenilgisi olduğu" belirtiliyordu.
Okurumuz Ateş Abut, "Bu son bilanço bana mantıklı gelmedi" diyor. Belli ki, "Bu kadar yenilgisi olan başarısız bir kadın boksörü neden bu kadar yüksek paraya ringe çıkarsınlar ki?" diye düşünmüş.
Sanal alemde yaptığı bir araştırma sonucunda, Martin'in hafif orta sıklet ABD şampiyonu olduğunu (haberde olmayan önemli bir eksiklik) ve 30'u nakavtla olmak üzere 45 galibiyet aldığını, sadece 3 yenilgisi olduğunu öğrenmiş.
Abut'un internette yaptığı bu kısa araştırmanın benzerini Sabah habercilerinden haberin hazırlanması aşamasında beklemek, sanıyorum okurların hakkı!

YAZI:Yavuz BAYDAR
SABAH