BIST 9.390
DOLAR 34,43
EURO 36,33
ALTIN 2.841,96
HABER /  SAĞLIK

Güzellik salonlarında yakan tehlike!

Sağlık Bakanlığı, geçen yıl lazer, botoks ve dolgu gibi işlemlerin yapıldığı merkezlerin polikliniğe dönüştürülmesini öngören şartnamesine kaç kişi uydu?

Abone ol

Sağlık Bakanlığı, geçen yıl lazer, botoks ve dolgu gibi işlemlerin yapıldığı merkezlerin polikliniğe dönüştürülmesini öngören şartnamesine, 3 binden fazla merkezden sadece 110'u uydu.

Star gazetesinin haberine göre, Bakanlığın lazer epilasyon, botoks, dolgu, saç ekimi gibi enjeksiyonlu uygulamaların ancak poliklinik statüsündeki merkezlerde yapılabileceğine yönelik geçen yıl hazırladığı şartnameye rağmen binlerci merkezde yasadışı işlemler yapılıyor. Doktor kontrolünde yapılması gereken uygulamaların hiçbir tıbbi eğitimi olmayan güzellik uzmanlarınca yapılmasının sağlık açısından tehlike yarattığı bildirilirken, bu uygulamaların tüketicinin cebini yaktığı kaydedildi. Haftalarca sürecek seanslar için tüketiciden para peşin alınıyor, yasa dışı olduğu belirlenen merkezin kapısına kilit vurulduğunda ödenen para da uçuyor.

3 BİN MERKEZDEN 110'U KANUNA UYDU

Konuyla alakalı uyarıda bulunan OPİD (Özel Poliklinik İşletmecileri Derneği) Başkanı ve dermatoloji uzmanı Dr. Erçin Özüntürk, poliklinik statüsünde olmayan merkezlerin belediyelerce denetimi sonucu tek tek kapatılmaya başlandığını ve insanların ödedikleri paraları geri alamayacaklarını söyleyerek "İnanılmaz kampanyalar yaparak cazip hale getiriyorlar. Vatandaşlarımız sadece dolandırılmakla kalmayıp sağlıklarını tehlikeye atıyorlar" dedi. Türkiye genelinde bu cihazları kullanan 3 binden fazla güzellik merkezi, güzellik salonu ve kuaför var. Bunların yaklaşık 2 bini İstanbul'da. Sadece 110 merkez poliklinik statüsüne geçti. Tehlike çok büyük" diye konuştu.

YASADIŞI MERKEZLERDEN KAÇININ

Dr. Özüntürk, "Merdiven altı koşullarda yapılan işlemler halk sağlığını tehdit ediyor. İşin ehli olmayan kişilerce doktor gözetiminde yapılmayan lazer epilasyon ve IPL uygulaması ciltte kalıcı yanık izleri bırakabilir. Mezoterapi, akupuntur, lipoelektro gibi doktor yetkisinde olması gereken işlemlerin yapılması yasalarla yasaklandı. Beşeri tıbbi ürün tavsiye edilemez ve hastalıkların tedavisine ilişkin tavsiyelerde bulunulamaz dendi. Ama binlerce merkezde bunların hiçbirisine uyulmuyor" dedi.

BELEDİYE DENETİMİ YETERSİZ

Güzellik salonu statüsündeki bu işyerlerinin belediye yetkisinde kaldığı için Sağlık Bakanlığı'nca denetlenemediğini de söyleyen Dr. Erçin Özüntürk, belediyelerin de denetimde yetersiz kaldığını vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü: Buralarda hala yasak cihazların kullanımı devam ediyor ve cazip kampanyalarla giderek de yaygınlaşıyor. Biz OPİD olarak belediyeler ve savcılıklar nezdinde harekete geçerek bunun engellenmesi için girişimlere başladık. Hijyene riayet edilmeyen ortamlarda iptidai şartlarda yapılan tüm müdahaleler insan sağlığı üzerinde olumsuz etkilere neden olabilir. Hepatit, AIDS gibi bulaşıcı hastalıkları beraberinde getirdiği gibi yine ameliyathane gerektiren müdahalelerde daha vahim sonuçlar da ortaya çıkabiliyor. Tüketicinin talebi devam ettikçe ve denetimler yapılmadıhça işlem yapan kuaför ve salonlar ne yazık ki artacak.