Güzellik endüstrisinin gönüllü köleleri
Güzellik nedir?
Güzellik algısı öznel mi?
Yoksa Nesnel mi?
Güzellik bütüncül bir değerdir. Olumlu olumsuz bileşenler içerir.
Günümüz dünyasında güzelliği belirleyen hatta dayatan endüstriyel bir sistem var. Bu sistem güzellik endüstrisi.
Güzellik endüstrisinin bileşenleri; ilaçlar,
Kozmetik,
Fitness,
Diyet,
Sosyal medya…
Hepsi aynı şirketin üyesi. Güzellik algısı tekelleşti. Her şey bu algıya hizmet etmek için planlandı ve sonunda endüstriyel bir yapı oluşturuldu. Bu yapıdan hizmet almadan yaşamak neredeyse imkânsız hale geldi. Kadınlar tercihli bağımlı oldular.
Güzellik endüstrisi ve medyanın iş birliği pazarlamayı oldukça iyi yaptı. Güzellik bakanın gözündedir algısını yıktı. Fiziksel, ruhsal ve psikolojik bütüncüllük algısı güzellik olarak sıradanlaştırıldı. Popüler olan güzeldir algısı yerleşti. Bu devasa endüstrinin olduğu yerde benlik varlığımızı neredeyse kaybetmek üzereyiz.
Benlik saygısı,
Benlik varlığı,
Benlik bilinci kopuşa geçti.
Endüstrinin sunduğu yeni bir benlik algısı var. Kolay ve hızlı…
Yapılması gereken tek şey fiziksel olanın öne çıkarılması
Dikkat çekici ve seksi bir görüntüye sahipsen daha kolay iş bulabilirsin,
Bedensel olarak ölçülerin idealse daha çok ilgiyi hak edensin,
Güzel bir kadınsan erkekler sana hizmet eder …gibi pek çok argümanı pazarlayıp hatta pompalayıp satan bir sistem artık endüstriyel hale dönüştü.
Yeteri kadar güzel olmanın standartı nedir?
Bu standartı kim belirliyor?
“Çirkin olmak” neye göre belirleniyor? Acımasızca, canice hayatlarının baharında olan gencecik kadınlar güzellik endüstrisine kurban ediliyor.
Yavaş yavaş tüm kadınlar aynılaşıyor. İnsanlar eşlerini bulmakta zorlanacak.
Dudaklar, yanaklar, gözler, kaşlar…beden…
Bu konuda bir şeyler yapılmalı
Yeterince eğitimli olmayan kadınlar bedensel olarak, fiziksel olarak yeterlilik duygusuna ulaşmak istiyor. Bunun yöntemi yapılan bir takım estetik operasyonlar olmamalıdır. Kadının dikkat çekiciliği beden üzerinden değil de zihin üzerinden ve ürettikleri, ortaya koydukları üzerinden olmalıdır. Saygıyı hak eden emektir.
TV dizilerinde gördüğü oyunculara, mankenlere özenerek kopyala yapıştır yaparak değilde daha öznel olarak ve özgüvenli bir şekilde yapılabilir bu operasyonlar.
Kadınlardaki bu özgüven kaybı; sürekli kendilerini yetersiz ve kusurlu olarak görmelerine ve gerçeklik algısının bozulmasına sonrasında duygusal izolasyona sebebiyet vermektedir.
Bakıldığında Endüstriyel Güzellik algısı bir bakıma istismardır.
Bir kadının güzel olmadığına inandırılması bu istismarın gerçekleşmesine hizmet etmektedir.
Kadınların büyük çoğunluğu güzellik endüstrisine hizmet edenler sektörün gönüllü köleleri haline dönüştürülmüş, kendilerinin fark edilmesini bekleyen, kendisiyle barışık olmayan, sürekli karşı cinsin iltifatıyla beslenen hayata gülümseyerek bakamayanlardır.