Gürtuna, AKP'ye olan kırgınlığını Kırım hanı ile Osmanlı veziri arasında yaşanan husumeti örnek vererek anlattı.
Abone olSon güne kadar AKP tarafından İstanbul'dan aday gösterilmeyi bekleyen ancak AK Parti'nin vetosu ile boşta kalan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Alif Müfit Gürtuna, sessizliğini bozdu.
Gürtuna sessizliğini Kırmızı Koltuk'ta bozarken, hükümete de ince eleştiriler ve mesajlar yöneltti. Bugüne kadar siyasi içerikli beyanlar vermekten kaçınan Gürtuna, aksine AKP'ye eleştiriler yöneltti. Parti icinde çıkar ve menfaat gruplarınının Erdoğan'la arasında nifak tohumları ektiğini söyledi. Gürtuna, partiye kırgın olmadığını söylese de tarihten verdiği bir örnek kırgın olduğunun ipuçlarını taşıdı.
Gürtuna neden aday gösterilmediği konusunu anlatırken şu ilginç tarihi olayı da anlattı:
"Osmanlı vezirinin Kırım Hanına karşı şahsi bir nefreti vardır. Vezir Kırım Hanının burnunun sürtülmesinden yanadır. Kırım Hanı da bu gerginliği bilmektedir. Osmanlı Devleti, Viyana kuşatması için sefere çıktığında Kırım ordusunu göreve çağırır. Ancak bu görev çekişme yüzünden yerine getirilmeyince Osmanlı ordusu için bu kuşatma felakete dönüşür."
Gürtuna, anlattığı bu ilginç tanihi olayla şahsi çıkarlar yüzünden adaylığının engellendiğini ve bundan İstanbul'un ve Türkiye'nin zarar gördüğünü ima etti. Gürtuna kırgın olması halinde de Türkiye'nin istikrarı adına büyük zararlar gelebileceğini iddia ederek şunları söyledi:
"Ben İstanbul halkının takdirini kazanmış biriyim. Aday olmamam benim dışımda gelişen kararla ortaya çıktı. Kamuoyu araştırmalarında bilgi, beceri, ve başarı konularında yüksek reyting yapmış birisiyim. Ben kimseye kırgın değilim. Diyelim ki kırgınım. Kırgınlığımı göstersem Türkiye'nin istikrarına cidden etki edebilecek sonuçlar çıkabilir. Ben devlet adamlığı ciddiyetiyle hareket ettim. Böyle bir tavır içine girmedim. Bundan sonraki tabloyu da Allah'a havale ediyorum"
Gürtuna hükümetin ekonomi politikalarına da üstü kapalı eleştiri getirdi. Ülkenin IMF boyunduruğu altında ezildiğini belirterek, halkın yüzde yetmişinin yoksulluk sınırında yüzde yirmisinin de açlık sınırında yaşadığını söyledi.
IMF'nin önce bütçeyi ele geçirdiğini şimdi de şehirleri kontrol etmeye başladığını iddia eden Gürtuna, bu zor şartlarda İstanbul'u dünya kentleri arasına soktuklarını söyledi.
Ülkede menfaat peşinde koşanların organize olduğunu ve bu grupların AKP dahil her yerde örgütlendiğini belirten Gürtuna, şunları söyledi:
"Bu gruplar, benim Erdoğan'la arama nifak sokmuşlardır. Bu gruplar çok basit şeylerden yola çıkarak önümüze engel çıkarmışlardır. Ben büfe açmak isteyen ancak bu izni alamayan yada yakınını işe sokmak isteyen ancak bunda da başarılı olamayanların iftiralarına maruz kaldım. Türkiye'de iyiler süratle orgarize olmalıdır. Aksi takdirde kimse kimseye güvenemez ve iş yapamaz hale gelecektir."