CHP'de sular duruldu. Yeni yönetim çalışmaya başladı. Partinin ikinci adamı Tekin'den İnternethaber'e önemli açıklamalar var.
Abone ol
ANKARA- İnternethaber, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'ndan sonra bu kez de partinin iki numaralı ismi Gürsel Tekin ile röportaj yaptı. Partinin halkla en yakın temas kuran yüzlerinden biri olan Gürsel Tekin, çok çarpıcı açıklamalar yaptı.
"Merkez değişti. Merkez artık Ankara değil Anadolu olacak" diyen Tekin'in şu sözleri de iddialı: "Bu arada dikkat! Referandumdaki performansı ile göz dolduran Kılıçdaroğlu bu süreçte her an her yerden çıkabilir…"
Son yaşanan krizin mimarı olarak nitelendirilen Gürsel Tekin, bu iddiayı kabul etmese de partide çok etkin bir güç olduğunu görmek mümkün. Odası şimdiden dolup taşan, bulunduğu kat kalabalıktan pazar yerini andıran, tebrik çiçeklerinin odaya sığmadığı Tekin CHP’nin yeni döneminde en çok izlenen, konuşulan siyasetçilerden biri olacak.
İnternethaber olarak biz de CHP’de böyle etkin bir göreve gelen Gürsel Tekin’e bir “Hayırlı olsun” ziyareti gerçekleştirdik. İl ve ilçelerden gelen yüzlerce kişinin arasında kimi zaman ortak sohbet ederek, kimi zaman ziyaretçiler susup, biz konuşarak yeni dönemin kapılarını aralamaya çalıştık.
Röportajın ayrıntılarına geçmeden önce önümüzdeki günlerde yapılacak bir toplantının da bilgisini aktaralım. CHP Genel Başkan Yardımcısı Tekin’in daha önce “Dayak yedik” diye nitelendirdiği İstanbul’da iki gün süren ve STK temsilcileri, sanatçılar, bilim adamlarının katıldığı bir toplantının benzeri bayramdan sonra bu kez güneydoğuda yapılacak. İstanbul’da dayak yiyen CHP’nin oy oranının çok düşük olduğu doğu’da yapılacak bir toplantıdan nasıl bir hasarla çıkacağı şimdiden merak konusu.
İşte röportajımızdan satır başları:
- Parti içi tartışmalar bitti mi?
81 il başkanı genel başkana tam yetki verdi. İrade Sayın Kılıçdaroğlu’nda. İhtiyaç duyarsa kurultaya götürür, duymazsa götürmez. Yeni seçilmiş, sorumluluk almış, yarın topluma hesap verecek olan bir siyasetçinin kendi kadrosu ile çalışıp yarın da hesap verecek ortamı yaratmak gerek. Genel başkan anketlere bakacak. Örgütlerin, grubun, Parti Meclisi’nin durumuna göre değerlendirme yapacak.
- Bu değerlendirme yapılırken örgüt ne yapacak?
Sayın Kılıçdaroğlu 18 saat çalışıyor. 5 saat uyuyor mu bilmiyorum. Bize de asgari 10 saat dedi. Sayın genel başkan 16 saat çalışıyorsa bizim 18 saat çalışmamız gerek. Bundan sonra CHP’de iç eksenli tartışma olmayacak. Tamamen dışa dönük. Kim ne kadar yarışacak, kim ne kadar koşuyor, kriterimiz de bu olacak.
- Son yaşanan sürecin mimarı olarak siz gösteriliyorsunuz. Öyle mi?
Hayır. Bu sürecin mimarı sayın genel başkandır.
- Eski ekibin size yönelik etnik köken hemşehricilik üzerinden politika yaptığınız suçlaması var.
Buna bir tane örnek gösterebilirler mi? Ben solcu bir insanım. Şovenizm, ırkçılık ile mücadele etmiş bir insanım. Ama şunu derlerse kendi bölgesinde İstanbul da yerel seçim döneminde Karslı olan MHP’li, AKP’li bile CHP’ye oy verdi. Keşke herkes bunu yapabilse. Eğer buraya dayandırılıyorsa evet bu doğrudur. Oy veren herkese de teşekkür ederim. Bunu söylüyorlarsa bu bence başarılı bir durum.
- CHP’de yaşanalar için ihtilal, devrim deniliyor. Siz de böyle mi algılıyorsunuz?
İkisi de değil. 27 yıldır bu partinin içindeyim. Defalarca yönetim, kadrolar değişti. Bugün biz buradayız yarın başkası gelir. Kimseye baki değil bu koltuklar. Bizim iddiamız CHP’nin iktidara taşınmasıdır. Genel başkanın iddiası bu ülkede Başbakan olmaktır. Hep birlikte bu kanalları açmak için uğraşacağız.
- Yeni CHP, rota, dümen tartışmaları… CHP’nin dümeni, rotası nereye çevrildi?
Sosyal demokrat bir partiyiz ve bir sosyal demokrat parti ne yapıyorsa onu yapacağız. Özgürlük, demokrasi, insan hakları, emek… Bunlar bizim temel unsurlarımız olacak.
- CHP’nin önceliği laiklik ve Cumhuriyet’ti, şimdi eksen kaydı mı?
Laiklik ve cumhuriyeti tartışmak büyük ayıptır. O açıdan CHP’de laiklik ekseninde bir kayma olabilir mi? Asla burada tereddüt yok. En son laiklik sisteminin ne kadar doğru olduğunu Cumhurbaşkanının eşi de teyit etti. Kendisini de kutuluyoruz. Sayın Başbakanın yapması gereken konuşmayı Sayın Gül hanımefendi yaptı. Olması gereken de buydu, kutluyorum.
- İç tartışma bitti dediniz, yeni döneme nasıl hazırlanıyorsunuz?
52 milyon seçmen var. Biz 52 milyon insanın tomografisini çekeceğiz. Nasıl doktora gidiyor, sağlıklı bir sonuç almak için doktor sizden tomografi, çeşitli testler istiyor… Biz de CHP olarak 52 milyon seçmen ne istiyor, kim bu seçmenler, ne sever ne sevmez, beklentisi ne bunların hepsini analiz edip vatandaşa ulaşmanın yollarını arıyoruz. Çalışma başladı.
Bur tuşa bastığınızda Adana Çukurova Yenimahalle semtini göreceğiz. Az oy almışsak bunu tespit edeceğiz. Ahmet’i, Mehmet’i göreceğiz. Yalova’daki Erzurumluları bileceğiz. Ereğli’deki Karslıları bileceğiz. Ben baktım Ereğli’nin yüzde 32’si Karslı. Az oy aldığımız yerleri tespit edeceğiz. Sonra oy alamadığımız insanlara gidip derdimizi anlatacağız. Onların derdini dinleyeceğiz. Bu aday tespitine de katkı yapacak. Şu anda birkaç bölge çıktı. Bir aya kadar tamamı bitecek.
- İletişim araçlarınız ne olacak?
İletişimin bütün kanallarını kullanacağız. Aile sigortası, YÖK’e bakış, gençlik ve kadın konusunda düşündüklerimiz, ekonomik vaatlerimiz, kentleşme, çiftçilerin sorunları gibi her alanda kolay, anlaşılır, net ifadeler içeren broşürlerimiz olacak. Hepsi cepte taşınacak büyüklükte. Bunlarla CHP hangi konuda ne düşünüyor hepsini sunacağız.
- Sanal alemde etkinsiniz. Seçime hazırlık sürecinde de bu aracı nasıl kullanacak mısınız?
Her eve gitmek mümkün değil. Biz herkese uğramak, meramızı anlatmak için uğraşacağız ama bir yandan da her eve gitmenin bir başka yolu var onu kullanacağız. 20 milyon insan internet kullanıyor. Facebook, mail adresleri. Bunları kullanarak her eve girmek mümkün. Bir saatte 20 milyona ulaşmanın yollarından biri. Biz de bunu en etkin şekilde kullanacağız.
- Çalışma ekipleri, gönüllüler onlar nasıl organize edilecek?
Takımlarda favori oyuncular vardır, bizim favori oyuncularımız da kadınlar ve gençler olacak. Çok sayıda gönüllü grupla çalışacağız. Bizim İstanbul’da 6 bin gönüllü ile yürüttüğümüz bir kampanya oldu. Bunu Türkiye’ye yayacağız. Örgütlerin yanında bu gönüllü gruplarla çalışacağız. Bunu denetleyecek, yönlendirecek de bir yapı kuracağız. Bu arada il ve ilçe başkanlıklarına bütün illerde STK’lar dernekler, sendikalarla işbirilği, özel iletişim içinde olmalarını isteyecek bir genelge göndereceğim. Onların dertleri, tasaları ne bunları bilmemiz gerek.
- Sayın Kılıçdaroğlu referandum sürecinde il ziyaretleri ile Sayın Başbakan’ı geride bıraktı. Yeni dönemde nasıl çalışacak?
Kılıçdaroğlu her an her yerden çıkabilir. Hiç belli olmaz. Ankara merkez olmayacak. Merkez Anadolu olacak. Doğu’ya gidecek. Edirne’den Ardahan’a gidilmedik yer, ayak basmadığımız toprak kalmayacak. Vatanın bütünlüğü için CHP’nin yapması gereken temel unsur bu. Karış karış gezmeliyiz.
- Önümüzdeki günlerde yapacağınız önemli bir çalışma var mı?
CHP’den beklentileri öğrenmek, eleştirileri dinlemek için İstanbul’da çok sayıda sanatçı, bilim adamı, STK yöneticisi ile bir araya geldik. Onları dinledik. Benzer bir toplantıyı da güneydoğuda yapacağız. Yine bizim dışımızda organize edilecek. Biz katılacağız, dinleyeceğiz. Tarihi ve yeri tam belli değil ama bayramdan sonra gerçekleştireceğiz.
- İlk kez BDP’ye bayram ziyareti yapacağınızı öğrendik. Bu değişimin ilk sinyallerinden mi?
Bayram sevgi, kardeşlik, dostluk, düşmanlıkların ortadan kalkacağı gündür. Bayramın siyaset malzemesi yapılması doğru değil. Hatta bayram ziyaretlerinde de siyaset yapılmamalı. Alınmış karar çok doğru. Bu coğrafyada hepimiz birlikte yaşıyoruz. Birbirimize hoşgörülü bakmak zorundayız. Fikirlerimiz ayrı olabilir ama bunu yapmalıyız.
- Başbakan Sivas’ın ötesine geçemediğinizi söylüyor. Doğu ve güneydoğudan milletvekiliniz yok. Yeni dönemde bu anlamda bir değişim görecek miyiz?
Sayın Kılıçdaroğlu mayınlı bölgelerdeki arazilerin vatandaşlara verilmesi, toprak reformu, insan hakları ihlalleri, faili meçhul cinayetlerin aydınlatılması gibi pek çok konuda partimizin bakışını ortaya koyuyor. Kimlikle ilgili 89’da pek çok söylenmiş söz var. Bugün ki siyasetçilerin bakanların şiddetle karşı çıktığı neredeyse Sayın İnönü ve Baykal’ı vatan haini gibi ilan ettikleri demeçler var. Bir de bugün verilen demeçlere yapılan açıklamalara bakın.
Şunu da anlamakta güçlük çekiyorum. İktidardan hesap sorulacağına muhalefetten hesap soruluyor. Eşeği döveceğine semeri döv. İktidar olup yapmazsanız bu eleştirilere tamam. Ama iktidara hesap sorulmuyor, bize soruluyor. Bu Kürt sorunu niye çözülmüyor. 330 milletvekili verin bana 48 saate çözelim. Doğu ve güneydoğuya daha çok gideceğiz. Bizim neden oy vermediklerini neden direnç içinde olduklarını öğrenmemiz gerek.
- Oy hedefiniz nedir?
Şu an elimizde bir çalışma yok, ancak hedefimiz net. Yüzde 40.