Her 10 kişiden birinin Hiv virüsü taşıyıcısı olduğu Güney Afrika Cumhuriyeti'nin Aids politikası yoğun eleştiri altındaydı. Ama değişen hükümet, Aids'le mücadeleyi artık daha öncelikli konuma getirdi.
Abone olGüney Afrika Cumhuriyeti, Aids vakalarının en yüksek oranda seyrettiği ülkelerden biri. Güney Afrika liderleri yıllardır dev boyutlardaki bu kamu sağlığı krizini ihmal etmekle suçlanıyordu. Fakat iki yıl önce Cumhurbaşkanı Jacob Zuma, ülkenin Aids politikasında bazı radikal değişikliklere gitti. 1 Aralık Dünya Aids Günü dolayısıyla Johannesburg'dan bildiren BBC muhabiri Pumza Fihlani, neyin değiştiğini araştırdı.
62 yaşındaki Moses Sechedi, Soweto'da yaşıyor.
Afrika'nın en büyük hastanesi olan Chris Hani Baragwanath Hastanesi'nin önünde BBC'nin sorularını yanıtlarken, yeni Aids politikasının ailesinin hayatını nasıl değiştirdiğini anlatıyor.
''Birkaç ay önce küçük kız kardeşim çok hastalandı. Hastaneye kaldırdık. Doktorlar tahliller yaptı. Aids olduğunu söylediler.'' diyor.
Moses Sechedi'nin ailesi bu haberle yıkılmış.
Şu an 39 yaşında olan kız kardeşin psikiyatrik sorunları olduğunu anlatıyor. Ailesi, kızkardeşi daha gençken iyileşmesi için onu bir büyücüye götürmüş.
Fakat büyücünün kız kardeşinin ırzına geçtiğini söylüyor.
Geçenlerde bu adamın Aids'le bağlantılı hastalıklardan öldüğünü duymuşlar, ama kız kardeşe Hiv testi yaptırtmak akıllarına gelmemiş.
Ta ki o da hastalanıncaya dek.
Moses Sechedi, ''Hastanede kız kardeşime verdikleri Aids ilaçları olmasa, o da ölüp gidecekti.'' diyor.
Mucize gibi
Kız kardeşin her geçen gün daha dinç göründüğünü anlatırken, ''Sanki bir mucize gibi.'' diye mırıldanıyor.
Cumhurbaşkanı Zuma hükümeti, Hiv virüsüne karşı üretilen en son ilaçlardan faydalanan hasta sayısını 678,500'den 1,5 milyon kişiye çıkararak iki katın üzerinde artırdı.
Eski Cumhurbaşkanı Thabo Mbeki, Hiv virüsü ile Aids arasındaki bağlantıyı reddediyor ve ilaç tedavisini ihtiyacı olan bütün Güney Afrikalılara sunamayacağını söylüyordu.
Güney Afrika'da 5 milyonu aşkın kişi, Hiv pozitif. Bu, ülke nüfusunun yüzde 10'una denk düşüyor.
Sağlık Bakanı Aaron Motsoaledi, BBC'ye verdiği mülakatta, 2014 yılına kadar bir milyon hastaya daha Hiv ilaçlarından vermeyi planladıklarını söylüyor.
Kan tahlillerinde Hiv pozitif çıkan herkes ilaçlara derhal gerek duymuyor.
İlaçların gerekli olup olmadığını anlamak için kullanılan en yaygın yöntem, Hiv'e karşı savaşan CD4 hücrelerinin sayısını ölçmek.
Sayı azaldıkça, vücudun Hiv'e direncinin de azaldığı anlaşılıyor.
Kim ilacı hakediyor?
Bir önceki hükümet, CD4 sayısı 200'e düşenlere ilaçla tedavi olanağı sağlayacağını söylüyordu; yani çoktan hasta olmuş kişilere.
Şimdi ilaç tedavisine başlamak için CD4 sayısının 350 olması yeterli görülüyor. Bu da Hiv taşıyıcılarının daha sağlıklı ve aktif haldeyken tedaviden faydalanması ve yaşam kalitelerinin bozulmaması anlamına geliyor.
Aids tedavisinin yaygınlaştırılması için kampanya yürüten çevreler, CD4 ölçümlerinde ilaç barajının değiştirilmesi için bir önceki Mbeki hükümetini mahkemeye bile götürmüştü.
Şu anki hükümetin ''nihayet doğru olanı yapmaya başladığını'' söylüyorlar.
Kampanyacı Marcus Low, ''İnkar dönemini geride bıraktık, şimdi daha gerçekçiyiz.'' diyor.
Zuma hükümetinin getirdiği bir başka yenilik, devlete bağlı sağlık ocaklarında artık erkeklerin bedavaya sünnet edilmesi. Sağlık yetkilileri sünnetin Hiv virüsünün bulaşabilirliğini yüzde 60'a varan oranda azalttığını söylüyor.
Ölümlerin yarısı
Umut veren bir başka gelişme de son birkaç yıldır Aids'e yakalanan yeni vaka sayısında düşüş yaşanması.
Uzmanlar, bu verinin yeni nesil Güney Afrikalıların daha güvenli bir cinsel hayatı seçtiğine işaret ediyor olabileceğini düşünüyor.
Fakat kaydedilen olumlu ilerlemeye rağmen, Aids halen Güney Afrika'daki en büyük ölüm nedeni.
Sadece geçen yıl 260 bini aşkın Güney Afrikalı, Aids'ten öldü. Bu rakam, ülkedeki bütün ölümlerin hemen hemen yarısının Aids'ten kaynaklandığını gösteriyor.